Kahvaltıdan sonra işler halledilmiş öyle böyle derken öğlen olmuştu. Babamda işe gittiği için dayım tek kalmıştı. Her ne kadar annemle benle muhabbet etse de adam muhabbeti gibi olmuyordu. Beş gündür bir şekilde geçirmişti günü ama artık canının sıkılıyor olduğu her halinden belli oluyordu. Aslında onu sıkan şeyin ne olduğunu bilsem de tek kalmakta tuzu biberi olmuştu işte. Kafasını dağıtsa güzel olacaktı. Mutfağa annemin yanına gidip yanaştım iyice. Diyeceğim şeyi dayım duymasın diye sessiz söylemeyi tercih etmiştim.
- Anne
- Ay ne oluyor kız?
- Birşey diyecektim.
- Niye sessiz sessiz geliyorsun ? Ödüm patladı.
- Özür dilerim anne.
- Heh ne diyecektin?
- Dayımın canı sıkıldı kaç gündür. Evde durmayamı geldi çocuk. Bi dışarı doğru çıksak hem hava alırız,hepimize iyi gelir olmaz mı?
- Siz çıkın kızım. Gidin istediğiniz yere.
- Anne beraber gidelim hem kardeşime de birşeyler alırız.
- Kızım daha erken.
- Yaa anne..
- İyi tamam hadi tamam.
- Tamam..
Annemin yanağını öpücük kondurup koşa koşa dayımın yanına gittim. Aniden yüklenen enerjime şaşıran dayım anlamayan bakışlarla bana bakıyordu.
- Dayı biraz gezelim mi ne dersin?
- Olur. Nereye gidiyoruz?
- Çarşıya doğru gidelim işte. Kardeşime de birşeyler alırız.
- İyi tamam. Hazırlanın çıkarız.
- Hemen hazırlanıyorum.
Hızlı hızlı odama çıkıp hazırlanmaya başladım. Sonunda o gün gelmişti. Kardeşime birşeyler alacaktık. Allah'ım çok heyecanlıydım. Dayıma da iyi gelecekti eminim. Boş durduğu için sürekli o konuyu düşünüyordu. Kafasını başka yere verince zihni rahatlardı en azından.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kınalı Parmak 2
Teen FictionKimisi başladığı yerde biter Kimisi bittiği yerden başlar hikayelerin.. O mektup yeni hikayeler mi yazacak? Eski hikayeleri mi silecek ?