Kınalı Parmak 2

Yirmi üçüncü bölüm: Can arkadaş ( part 2)

- Nasıl geçti nişan?
- Yani sade , düz, yavan, sıkıcı , monoton, nişan işte..
- Neden? Muhabbet falan etmedin mi kimseyle?
- Ya bi ara mutluydum. Tam nişan yapılmadan önce başladı, nişandan sonra sen beni zorla attın ya heh o zaman bitti.
- Bende ciddi ciddi dinliyorum ya !
- Sen şuan benim duygusal damarıma oynuyorsun olmuyor ama..
- O neymiş?
- Yeni askerden gelmişim 6 ay uzaklık hasret , iki haftadır koşturmaca doğru düzgün bir vakit geçirmedik. Birde bu nişan işi çıktı ayrı ayrı. Karımsız nasıl mutlu olayım? İki dakka girdik hemen şutladın beni.
- Ya kocacığım zaten öyle olması gerekiyor. Kadınların içine mi alayım seni ? Ayrıca 6 ay sanki hiç görüşmedik. Tamam bende istiyorum görüşmeyi, buluşmayı, vakit geçirmeyi ama hepsi birden olmuyor. Hem düğünümüz hemen olsun istiyoruz hem vakit geçirelim yetişmiyor hepsi bir. Tamamen kavuşmamız için son imtihanlar bunlar. Bak zaten yanındayım. Elim elinde. Biraz sabır yarim sabır.
- Ya sen bu şekilde konuşursan biz hiç tartışamayız. Nasıl eğleneceğiz ?
- Ya Rabbim ya derde bak. Tartışmayalım paşam eğleniriz merak etme. Sen beni gıcık edecek birşey bulursun. O konuda güvenim sonsuz.
- O müessesemizin ikramı canım.
- Allah'ıma şükür. Bizi bir etti sonrada etrafımızdakileri.
- Evet herkes evleniyor.
- Yekta da da birşeyler varmış galiba bugün duydum.
- He evet bende yeni öğrendim.
- Nasıl biri , daha önceden de varmıydı? Hiç duymadım şaşırdım yani.
- Şöyle diyim bende ilk defa duyuyorum. Kaç yıllık arkadaşım daha önce olsa bilirdim.
- Görücü usulü falan herhalde.
- Yekta pek o konularda atılgan değildir. Birisi söylemiş herhalde. Daha çok kız tarafı aracı olmuş herhalde değişik biraz. Görüşmüşler falan. Öyle işte sözleri olur yakında.
- Gideriz tanışırız. Hayırlısı olsun inşallah.
- İnşallah..
- Niye öyle dedin?
- Ne dedim ?
- Biraz şüpheli gibi oldu.
- Ya ne bileyim güzelim ya. Bir anda ortada hiçbirşey yokken söz möz lafı olunca değişik oldum. Tanışmadığımız insanlar olunca da insan güvenemiyor. Can arkadaşım sonuçta iyi bir yuvası olsun isterim. İnşallah iyi olurda. Sözlencem falan diye bi heyecan yok Yekta da. Hiçbir zaman evlilik falan demezdi ondan mı yoksa ne bilmiyorum işte. O yüzden de biraz endişe ediyorum yani.
- Anladım hayatım anladım. Haklarında hayırlı ise olsun.
- Hayatım mı? Bunu ikinciye söylüyorsun. Birinciyi niye söylediğini hatırlıyor musun?
- Hatırlıyorum evet . Hatırlamasam daha iyi.
- İlk defa bana o şekilde özel bir hitap şekliyle hitap etmiştin. Ama sonra hiç demedin.
- Hayatım, aşkım vs. şeyler bana anlamını yitirmiş ergence şeyler geliyor. Aslında çok anlamlı ama herkesin ağzına pelesenk olduğu için kullanmıyorum ben. Daha özel şeyler kullanmak hoşuma gidiyor.
- O gün neden kullandın peki ?
- O an sinirle o geldi aklıma ilk.
- Kıskanmıştın dimi ?
- Evet kıskandım. Kıskanırım. Benimsin çünkü.
- Vayy karıma bak seen. Kıskan tabi karım kıskan birtanem kıskan. Yeri göğü yak arkandayım.