- Kediye isim verdin mi ?
- Sen ne ara geldin ?
- Çok olmadı. Kediye bakışlarını gördüm..
- Gözleri aynı renk
- Aa evet. Şansa bak ya resmen aynı renk.
- Aslında adını mucize koysam diye düşünüyordum. Onun sayesinde yaşandı o olay. Ama gözlerinin aynı renk olduğunu görünce kararsız kaldım.
- Hım. Bilemiyorum. Hangi renk gözleri tam olarak.
- Asker yeşili
- Karabiber ? Asker yeşili oda. Karabiber olabilir.
- Karabiber..çok iyi. Tamam bu içime sindi. Bundan sonra senin adın Karabiber.
- Bak kıpırdanmaya başladı sakın bırakma korkuyorum ben !
- Tamam dayısı tamam. Koyalım seni yerine abla korkmasın.
- Bizde içeri geçelim artık. Birazdan gelir. Seni görmesin.
Son kez Karabiber e baktıktan sonra Hafsa nın peşinden içeri geçtim bende. Her ne kadar endişelerim olsada özellikle şu iki gündür benden mutlusu yoktu. Değişik değişik gülüyordum gözleri aklıma geldikçe. Çok güzeldi Allah'ım çok güzeldi.
Zamanın dolmasını hızlandırmak için yukarı çıkıp kaldığım odaya girdim. Dolaptan alt üst birşeyler çıkarıp koydum kenera. Rukiye gelip gittikten sonra Karabiberi veterinere götürmeye karar vermiştim. Evimde besleyeceğim için aşılarını vs yaptırsam iyi olacaktı. Giyinip hazırlanırken de onun gelme saati gelmiş olurdu zaten. Aşağıda boş boş beklememiş olurdum. Dişlerimi fırçalayıp abdestimi tazeledim. Dolaptan çıkardığım kıyafetleri giyip indim aşağıya. Allah'tan oturma odasında kimse yoktu. Ablamın işinin olması çok mutlu etmişti şuan beni. Kimse olmadığından rahat bir şekilde camdan bakabilirdim. İki gündür mesken edindiğim köşeye geçip dışarıyı seyretmeye başladım.
- Dayı ben çıkıyorum. Şimdi gelicek. Hadi hakkınızda hayırlısı.
- Amin dayısı amin. Dönünce konuşuruz dikkatli gidin Allah'a emanet.
- Allah'a emanet.
Her an gelebilirdi. Dikkatlice izlemeye başladım dışarıyı. Yollarını gözleyecek kadar seviyordum onu. Ne ara bu kadar sevmiştim bilmiyordum. İnsan üç beş kez gördüğü insanı sevebilir miydi ? Sevebilirmiş demekki. Daha önceden inanmadığım birçok şeye inandırmıştı beni. Üstelik hiçbirinden haberi yoktu. Bana yaşattığı duyguları bilse kendi bile şaşırırdı. Bağlanmıştım ben ona. Kabul ediyordum. Hemde çok bağlanmıştım. Artık dönüşü yoktu bu yolun. Ya o olacaktı. Hayatıma kattığı güzelliklerle beraber benim olacaktı. Yada sonsuza kadar sevdasını kalbime gömüp onsuz yaşayacaktım. Onu gördükten, sevdasını tattıktan sonra kimseyle işim olmazdı artık. Ya o olacaktı yada olmayacaktı.
On dakikanın sonunda eve doğru yaklaşan beyaz arabayı görünce kalbim hızlı hızlı çarpmaya başladı. Evet oydu. Arabayı durdurup dışarı çıktı. Hafsa yı kendine doğru gelirken görünce gülümsedi. İlk defa görüyordum güldüğünü. Kalbimin ritmini değiştiren bu hissi bastırmaya çalıştım. Onlar arabaya binip ilerlerken ben hala gülüşünde takılı kalmıştım.
- Mahkum ettin beni kendine vicdansız..
- Yasir ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kınalı Parmak 2
Teen FictionKimisi başladığı yerde biter Kimisi bittiği yerden başlar hikayelerin.. O mektup yeni hikayeler mi yazacak? Eski hikayeleri mi silecek ?