Yılbaşı

14 0 0
                                    

Peri..
Peri, o günden sonra bir daha Gökhana ulaşmayı hiç denememişti. Üstünden bir hafta geçmek üzereydi. Yılbaşı gelmişti. Peri, dediği gibi babasına moral olması amacıyla evde küçük bir organizasyon yapmıştı. Nevra, Haldun ve eşi, Bekir, eşi ve çocukları, Duha, Lara, Turgay, Eylem, Güney, Mine..
Hepsi bir arada güzel bir akşam yemeği yemişlerdi. Uzun süre sohbet edip hediyeleştiler. 2023'e girerken hepsi, bütün kötülükleri 2022de bırakmaya söz verdi kendi içlerinde. Ama en çok Peri. Peri, Gökhanı 2022ye gömmüştü. Oradan onu kimse çıkaramazdı artık.
Misafirlerin içeceğinin bittiğini fark etti Peri. Ayşe ablaya söylemek için mutfağa gitti. Arkasından Duha da gitti.
"Ayşe abla, meyve suları ve alkolleri yeniler misin?"
"Tabi, hemen ilgileniyorum"
Ayşe, mutfaktan çıktığında Duha kendine su alıyordu.
"İster misin?"
"Teşekkür ederim"
Duha güldü.
"Ne oldu Duha?" diye sordu Peri o da gülümsemişti.
"Türkçeyi ne kadar öğrenmiş olsam da bir şey ister misin diye sorduğum kişiler 'Teşekkür ederim' dediklerinde istiyorlar da o yüzden mi teşekkür ediyorlar yoksa istemedikleri için mi onu tam algılayamıyorum." Dedi gülerek. Peri de bu söylediğine kahkaha attı. "Türkçe zor bir dil, haklısın. Ama bir o kadar da güzel. Karmaşık ama bir o kadar da çözülmesi eğlenceli. Bildiğin zaman çok şey anlatabilirsin ama bilmeyi çok zor başarırsın"
"Sen, Türkçe gibisin o zaman" dedi Duha. Aksaanlı konuşuyordu, bazen kelimeleri unutuyordu ama konu iltifat etmek olunca hiç düşünmüyordu.
Bunu söyledikten sonra Duha, Peri'ye bir adım daha yaklaştı.
"Ve ben Türkçeyi bir gün tam anlamıyla öğreneceğim" dedi fısıldayarak. Peri, neyi kast ettiğini anlamıştı. Gülümseyerek "ben içeri geçeyim" dedi.
Kızların yanına masaya oturdu.
Lara, bebeği için seçtiği oda takımını gösteriyordu. Eylem, Güneyle yazın gidecekleri tatil planını anlatıyordu. Peri ise, hiçbir şey anlatamıyordu. Çünkü anlatınca ağladığı bir özel hayatı vardı...
O an aklına Serdar geldi. Gökhan, yılbaşını ikisinin de kimsesi olmadığı için Serdarda geçirdiklerini söylemişti. Şimdi Gökhan da olmadığına göre Serdar bir başınaydı. Hemen babasının yanına gidip kulağına bir şeyler fısıldadı
Sezgin Bey "tabii kızım" dedi.
Gökhanın yurt dışına çıktığının haberini almıştı Serdardan.
Peri, Serdar'a mesaj attı. "İyi akşamlar. Bir planın yoksa biz, bizim evde bir şeyler içip sohbet ediyoruz. Tatlı bir ortam var sıkılmazsın. İstersen gel, bekleriz. Babam davet ediyor"
Peri, kimi kimsesi olmayan insanlara çok merhamet duyardı. Serdarı da ilk gördüğünde sanki biliyor gibi merhamet hissetmişti. Geçmişleri benzeyen insanlar birbirlerini hissediyorlardı. Peri de eğer Sezgin olmasa kimsesiz, bir başına büyüyecekti. Özelikle özel günler, bayramlar yalnız insanlar için kırıcı oluyordu.
Bir yarım saat sonra kapı çaldı, Serdar geldi.
"Hoşgeldin, beklemiyordum açıkçası"
"Hem babam çağırıyor de, hem beklemiyordum de.. ikisi çok uç cümleler Peri" dedi Serdar gülerek.
"Aç mısın, baya bir hazırlık var"
"Hayır, kanalın yemeğinden çıktım şimdi"
Beraber salona geçtiklerinde
"Herkese iyi akşamlar. Umarım boza seviyorsunuzdur" dedi elindeki şişeleri havaya kaldırıp.
Sezgin Bey "Hoşgeldin Serdar. Valla ben bayılırım iyi düşünmüşsün" dedi.
Serdarı tekrar herkesle tanıştırma gereği duymadı, nasıl olsa hastanede herkes birbiriyle bir şekilde tanışmıştı.
.
Saat 23.55'i gösterirken Lara "dilek fenerlerini çıkarıyorum" dedi heyecanla. Herkes merakla ona döndü.
"Şimdi herkese bir fener vereceğim ve birlikte dilek dileyip tam 00.00da uçuracağız." diyip getirdiği poşetin içerisinden bir sürü dilek feneri çıkarıp dağıtmaya başladı.
Herkes heyecanlanmıştı bu fikir karşısında. Montlarını giyip bahçeye çıktılar. 23.59 olduğunda herkes dileğini diledi. Havai fişekler atılmaya başladığında onlar da dilek fenerlerini havaya uçurdu. Peri, öncelikle Sezgin Bey'e sarılıp mutlu yıllar diledi. Daha sonra herkes sırayla birbirine iyi, sağlıklı, mutlu seneler dileyip sarıldı, tokalaştı.
Peri, Serdara sarıldığında bi süre Gökhanı hissetmek istedi gözlerini kapatıp. Ona en yakın olan Serdardı. Ve bunu yapacak kadar alçaldığı için kendinden utanıyordu. Gökhana, Gökhana ait her şeye çok bağlanmıştı kısa bir süre içinde. Peri, Serdardan ayrıldığında "iyi misin?" diye sordu Serdar. Peri kafa salladı. O sırada Nevra Hanımın sesiyle herkes ona döndü "haydi herkes fotoğrafa girsin" diye seslendi Nevra. Dediği gibi herkes direkt poz verme moduna geçti.
"Pericim sana atarım fotoğrafları sen at herkese" dedi. Peri gülümseyerek onayladı. Sezgin Bey, üşütmeyin hadi diye söylenerek herkesi tekrar eve soktu. Biraz daha oturduktan sonra herkes yavaş yavaş evlerine dağılıyordu. Güzel bir yılbaşı olmuştu hepsi için.
.
Gökhan..
Ülkesinden, sevdiklerinden uzak geçireceği ilk yılbaşında kendini çok yalnız hissediyordu Gökhan. Zaten kalabalık bir ailesi yoktu, ama kanalın o kalabalık yemeği bile onu mutlu ediyordu, Başardığını hissettiriyordu. Ve bu sene Peri ve Sezgin Beyle kutlaması muhtemel olan yılbaşını, böyle ayrı gayrı geçiriyordu. Ülke dışına çıktığında kendine yeni bir telefon almış, Serdar dahil kimseye dememişti ve bir sosyal medya hesabı açmıştı; Periden haber alabilmek için. Ancak Peri bunu hissetmiş gibi hesaplarını kullanmıyordu. Açtığı hesaptan Periyi, Serdarı ve Perinin arkadaşlarını takip ediyordu. Allahtan hepsinin hesabı açıktı dikkat çekmiyordu. Kendi adına değildi zaten hesap, araya başka kişileri de takibe almıştı, göze batmıyordu.

PERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin