💎84
"Senin de bir akıl hastalığın mı var?"
____
Sesi aniden sertleşti "Bir şey söyle!"
"......"
Tekrarlanan sorgulaması altına,
Xie Qingcheng altında soldu ve yavaşça gözlerini kapattı.
Xie Qingcheng'e gelince, onun gibi erkeksi bir adam asla He Yu'dan en ufak bir korku hissetmezdi ama kan toksininin gücü acımasızca baskıcıydı, vücudunda hiçbir çekince olmadan akıyordu.
Bu daha önce olduğundan farklıydı. Daha önce hiç bu kadar fazlasını tatmamıştı ama bu sefer He Yu'nun kanını çok fazla yutmuştu, öyle ki ağzı hâlâ He Yu'nun önceki tutkulu öpüşmelerinden geride bıraktığı metalik tatla doluydu.
Bu sefer He Yu'nun kanını doğrudan büyük miktarda tüketmişti. Bu tür bir dozaj, kan toksininin kokuyla sahip olacağı olağan etkiden tamamen farklıydı.
Yani iradesi ne kadar güçlü olursa olsun bedeni hala kontrol edilemeyen bir korku hissediyordu. Bu son derece istilacı kan toksini karşısında istemsizce titremeye başladı.
"Xie Qingcheng..."
Xie Qingcheng'in beli He Yu'nun tutuşu altında titredi. Tutulduğu sırada biraz acınası bile görünüyordu. Bu, He Yu'nun daha önce hiç hissetmediği bir şeydi.
He Yu, alçalmış kirpiklerinden solgun ve hafif serin dudaklarına kadar o adamın yüzüne baktı... Vücudu ne kadar zavallı görünürse görünsün, hâlâ bir güç havası yayıyordu.
Xie Qingcheng aslında hâlâ direnebiliyordu.
Alnı hızla terden parladı. Giydiği resmi polis üniformasının lacivert rengine karşı yüzü olağanüstü derecede solgun görünüyordu.
"......"
Sonunda sanki saf irade gücüyle ilerliyormuş gibi görünüyordu; sanki kan toksininin bile sınırlamaları varmış gibi görünüyordu. Zorlamanın en güçlü dalgası geçtikten sonra, zorlayıcı gücü yavaş yavaş azaldı.
Xie Qingcheng yavaşça titremeyi bıraktı. Zaten terden sırılsıklam olmuştu.
Titreyen kirpiklerini kaldırdı ve fısıldadı, "He Yu."
Sesi çok zayıf ve son derece boğuk olmasına rağmen sesi hala berrak geliyordu.
"Biliyor musun? Modern toplumda yaşayan herkes bir dereceye kadar akıl hastasıdır."
"......"
"Kan toksininin beni etkileyebilmesinin nedeni, sadece kanını koklamakla kalmayıp, aynı zamanda içmiş olmam; yani en hafif zihinsel sorunlarım olsa bile, kanını yuttuktan sonra, senin yeteneğin beni yine de etkiler." Sanki gücü yetmiyormuş gibi çok yavaş konuşuyordu.
"Bunda tuhaf bir şey yok."
Bu noktada uzandı ve yavaşça He Yu'yu itmeye çalıştı.
Ama He Yu hareket etmedi. "Bana hâlâ yalan söylüyorsun."
Xie Qingcheng: "......"
"Bana söylediğin şeylerin yarısı muhtemelen yalandır. Bu sefer hâlâ yalan söylediğini biliyorum; neden bu kadar yalancı olmak zorundasın?! Xie Qingcheng?"
"......"
"Bana söylediğin ve herkese söylediğin şeylerden herhangi biri doğru mu!?"
Xie Qingcheng cevap vermedi. Kan toksininin ezici gücünden kurtulmuş
