Stalker

49.4

ABİ BEŞ YÜZ BİN OLDUK TÖVBE ESTAĞFURULLAH
Bildiğiniz üzere asla ama asla ama asla gözü şanda şöhrette olan bir yazar değilim lakin BU HİKAYE NEDEN BİR TÜRLÜ MİZAHTA BİRİNCİ OLAMADI ULAAAAAAAN? 
Beş yüz bine özel hemen şunu coşturun, sabaha birinci uyanmam lazım, yapacağım iğrenç bir ingilizce ödevi var, biraz yazarınıza çalışın yahu.
(ciddiyim)
(ciddiyimsiyim)
(sizi seviyorum her yaştan çılgın okuyucularım hayatınızda sakın beyin kullanmayı unutmayın)

SEVGİLER
SAYGILAR
.
.
.

"Ciddi misin sen?"

Alparslan'ın gözleri şüpheci bir bakışla dolduğunda tabii ki de ona hak verdim. Bakınız ki ben yaklaşık üç yüz kırk yedi kez evlenelim demiş, bir keresinde ise çocuğun evlilik teklifine tamam deyip onu keklemiştim.

"Aden! Konuş çıldırtma beni."

Benden cevap bekleyen Alparslan'a verebileceğim en güzel cevabı vermek adına aramızdaki birkaç santimi kapayıp dudaklarına dudaklarımı bastırdım ve geri çekildim.

"Evet. Gayet ciddiyim."

"Yani seni şuan alıp nikah dairesine götürsem benimle evleneceksin, öyle mi?"

Söylediği dahiyane cümleden sonra aklımda elli milyon ampul bir anda yandı ve beynim patladı.

"Oha Alparslan. Hadi gidiyoruz, hem de hemen."

Elinden tutup onu kapıya çekmemle beni durdurmaya çalıştı.

"Aden bir dur, manyadın sen her halde."

Gözlerimi ona çevirip derinlemesine baktım. Benimle pat diye evlenemez miydi?

"Bu saatte her yer kapalı, yarın evleniriz."

Kahkahamı engelleyemeyip ona sarıldığımda kolları beni kavrayarak koltuğa doğru çekti.

"Aden emin olmak için söylüyorum gerçekten evleniyor muyuz?"

İç geçirerek sevgiliceğizimiz yumuşak olmayan yanaklarını kavradım ve onları büzüştürdüm.

"Alparslan Ertürk, evet. Bir kere evet, bin kere evet. Evlilik teklifini ben yapmış olsam da evet ulan evet. Evleniyoruz, evleneceğiz."

"Tamam o zaman ciddiyetle konuşmamız gereken üç beş şey var."

Omuzlarımı elleri ile kavrayıp gözlerini gözlerime diktiğinde gülmemek için kendimi zorlayarak ona baktım.

"Bak ciddi dedim, ona göre."

Dudağımı ısırıp başımı onaylarcasına salladığımda derin bir nefes aldı.

"Asla ama asla hayatta başka insanları önümüze koymayacağız. Birbirimizi başka insanlardan duyduğumuz şeylerle değil kendi ağızlarımızdan çıkan cümleler ile yargılayacağız."

Onu bölmeden devam etmesini bekledim. Nelerden bahsedecekti merak ediyordum.

"Hayatta birbirimizden saklayacağımız şeyler olmayacak, bu ilişkide beyaz da olsa siyah da olsa yalana yer yok. İkimiz de her türlü manyaklığı kaldırabilecek kadar çılgınız. Ve her şeyden önemlisi..."

Yutkunup gözlerini  kaçırdığında ciddileştim.

"Gün gelir beni sevmeyi bırakırsan o zaman bana bunu söyleyeceksin."