Üçüncü Perde - 16.Bölüm : Kaçıyordum.

738K 28.3K 62K
                                    

Selammmm mahşerin binlerce atlısı! 

Hiç uzatmayıp sizi bölümle baş başa bırakıyorum^^ 

Yukarıdaki müziği açmayı unutmayalım,

İyi okumalar, yorum yapmayı ve oy kullanmayı unutmayın^^


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


16.Bölüm : Kaçıyordum.
*Etrafımda bir hayat dönüyordu ve ben o hayatın içinde kıpırdamadan durmaya çalışıyordum.*


(Zeynep'in Anlatımıyla)

Bazı anlar vardır, bazı organlarınız sizin bulunduğunuz yerlerde bulunmayı reddeder. Kulaklarınız duymayı reddeder, gözleriniz görmeyi reddeder, beyniniz çalışmayı reddeder, ciğerleriniz nefes almayı reddeder, içinizde isyan çıkar. İşte ben hayatımın organlarımın yaşadıklarımı protesto ettiği o andayım şimdi. İçimde isyan var. Tükenmiş bir şekilde çamurların üzerinde oturmuş başımı ellerimin arasına almış biri beni alıp buradan götürsün de kurtulayım diye bekliyorum. Kim götürürse götürsün, artık hiçbir şey umrumda değil. Çünkü artık... Benim tek istediğim buradan gitmek. Başka hiçbir şey değil.

"Zeynep! Güzelim bana bak!"

Onur'un kollarını kollarımda hissettiğimde gözlerim kapalıydı, sanıyorum ki başım çamurların üzerine yığılmak üzereyken koşup beni tutmuştu. Beni kolları arasına alıp kucağına aldığı sırada gözlerimi hafifçe aralayıp Onur'un yüzüne baktım.

"İyi misin güzelim? İyi misin!"

"Onur..." diye mırıldandım zar zor.

"Söyle Zeynep!"

"Götür beni buradan..."

Gözlerimden birer damla yaş akarken Rıza Amca'nın Ender'in başına dayadığı silahı gördüm. Onur birkaç saniyeliğine onlara bakmak için durduğunda gözlerimi tekrar kapattım. Ona ne olacağı umrumda bile değildi. Fakat Onur arkasını dönüp arabaya doğru ilerlediği sırada onların son diyalogunu duymak zorunda kaldık.

"Seni kızının gözleri önünde öldürmeyeceğim." diyordu Rıza Amca, "Ama bir daha oğluma ve sevdiğim kadına yaklaşırsan, kızın da seni öldürmem için bana yalvaracaktır." İçim acı içinde dolarken Ender'in o iğrenç sesini duydum. İlk defa titriyordu sesi, ilk defa korkuyordu, ilk defa nefret dolu değil acı doluydu.

"Ne yaparsanız yapın, eğer o benim kızımsa... kızımı size asla bırakmam! Onu er ya da geç alırım."

Ellerimi kulaklarıma götürüp kulaklarımı kapattığımda hiçbir şey duymak istemiyordum. Ne onun sesini ne başkasının sesini. Hayatımda ilk defa yağmurun sesini bile duymak istemiyordum. Onur beni almış çamurlu yollardan ilerlerken kendimi dış dünyaya tamamen kapatmış Allah'a beni bir anda uyutması ve aylarca uyandırmaması için yalvarıyordum. O sırada Onur'un sesini duydum kapattığım kulaklarımın ardında zar zor.

Karantina SerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin