Selam Mahşerin Binlerce Atlısı^^
Yukarıdaki müziği açalım ve bölümü öyle okuyalım. İyi okumalar dilerim <3
2.Bölüm : Biz Yine Birbirimizi Buluruz.
*Yağmur bu sefer bizi eski sularla buluşturmak için yağıyordu.*Ne yapacağımı, ne düşüneceğimi, ne yöne adım atacağımı bilmediğim bir sabahtı bu yaşadığımız. Tek bildiğim aylardır süren buruk mutluluğumun sona yaklaştığı ve beni yeni bir depresyonun karşıladığıydı. Her şey bilindik düzeniyle ilerlerken çalan bir kapı, gelen bir kadın her şeyi mahvetmişti. Onur, Burak ve Mert bundan etkilenmese bile ben içten içe olması gerekenden bile fazla etkilenmiştim. Gelen kadın bana geçmişi hatırlatmıştı, gelen kadın bana gerçekleri hatırlatmıştı ve gelen kadın bana gelebilecekleri hatırlatmıştı. Şimdi daha sıkı sarılmalıydım Gece'ye, Onur'a ve tüm sevdiklerime...
"Güzelim, bugün evde kalmak ister misin? Yorgun görünüyorsun..." Onur montunu giymiş koridorda durmuş beni izlerken bir yandan da kolumu okşuyordu. Ona omuz silkip elimdeki montumu üzerime geçirdim ve yerde pusetinde yatan Gece'yi pusetiyle beraber kucağıma aldım.
"Dur, bana ver... Çok ağırlaştı artık." Onur gülerek elimdeki puseti benden alırken Burak ve Mert maç muhabbeti yaparak yanımıza geldiler.
"Takımdan gideceği gün yüz kişiye forma dağıtacağım yüz. Şerefsiz mahvetti tüm takımı..." diyordu Burak dertli dertli, o sırada bana göz kırptı ve derin bir iç çekti.
"Seni yine mi evde tutamıyoruz Zeyno?" diye sordu.
"Tabi ki hayır." dedim, "Bensiz hiçbir yere gidemezsiniz..."
"Bir düş yakamızdan ya!" dedi Mert gülerek. Birlikte gülüşerek evden çıktıktan sonra asansöre bindik. Gece uyuyor diye hiçbirimizden çıt çıkmıyordu. Birlikte asansörden inip birkaç dakikalık mesafedeki restaurantımıza girdik.
"Ver götürüp içeriye yatırayım..." diye fısıldadım Onur'a pusete doğru uzanırken. Onur Gece'nin yanağına ufak bir öpücük kondurup puseti elime verdi.
"Yavrum mu gelmiş benim!" Annem restaurantın mutfağından bağırarak çıkıp koşarak bize doğru gelirken Gece'nin gözleri açıldı.
"Anne ya! Uyandı!" Anneme moral bozukluğuyla söylendiğim sırada annem gülüyordu.
"Aman ne olacak, uyansın da sevelim biraz. Ver torunumu bana, siz müşterilerle ilgilenin. Ben içeride onunla hasret gidereyim." Annem Gece'yi alıp içeri geçerken içerideki masalara göz attım. Altı masamız doluydu. İki çalışanımız masalarla ilgilenirken Onur, Burak, Mert ve ben masalardan birine oturup sohbet etmeye başladık, şimdilik bize ihtiyaç yoktu.
"Haftaya bugün Yedinci Ev konseri varmış..." dedi Burak telefonuna bakarken, "Gidiyoruz, değil mi?"
"Gece ne olacak?" diye sordum endişeyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karantina Serisi
Teen Fiction''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı...