Seninim

599 56 357
                                    

Bölümü okurken umarım kafanız karışmaz. Bence güzel bir bölüm oldu. Ama siz ne dersiniz bilemiyorum. 

Keyifli okumalar :)

_Önceki Bölümden Kesit_

Başım dönüyordu. Dudaklarım benden bağımsız bir şekilde, yaşanan öpücüğe karşılık verirken, bir süre sonra William'ın dudaklarıma doğru fısıldadığını duydum.

"Sakinsin ve benimsin."

Onun gözlerine bakarken, sakinleşmeye başladığımı hissediyordum. Hissettiğim duygular bir anda öylesine artmıştı ki, kendimi onu onaylarken buldum.

"Seninim."

Alec

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Alec

Rüyadan zorla çekilirken, kendimi var olmayı hiç istemediğim yerde buldum. Yine kendi bedenimde, özenle hazırlanmış kafesin içinde tıkılı kalmıştım. Başlarda William'ı bastırmam daha kolay olsa da, şu an kendimi ciddi anlamda bir böcek, hatta hastalıklı bir parazit gibi hissediyordum. 

Yok olması gereken kişinin William olduğunu bilirken, artık bedenimdeki fazlalık ruh, ben olmuştum. En kötüsü Magnus'a bu kadar yakınken, aynı zamanda ondan bir o kadar da uzak kalıyor olmamdı. Dahada fazlası varlığımın başka biri tarafından çalınmasıydı.

Saatler sonra ise en kötüsüne henüz maruz kalmadığımı, yaşayarak öğrenmek zorunda kaldım. William, resmen Magnus'u sevdiğini söylüyordu. Bunun yalan olmasını dilemem ise hiç bir işe yaramıyordu, çünkü duygularını tam anlamıyla içimde hissediyordum. William ile sevgi anlayışımız her ne kadar birbirinden farklı olsa da, Magnus'u kendince seviyordu. Hatta aşık olduğunu söylüyordu. 

Beni şu an ayakta tutan tek şey ise Magnus'un hala ona, beklediği karşılığı vermemiş olmasıydı. Yinede, bu da korkumu azaltmakta tek başına başarılı olamıyordu. Sonuçta Magnus, duygularını şu an benimle değil, William ile paylaşıyordu. Hissettiğim korku giderek artarken, tıkılı kaldığım kafesin içinde bağırmaya başladım. 

"Magnus'u rahat bırak, onun kimi sevdiğini çok iyi biliyorsun. Bu yaptığın sadece ona işkence etmek..."

"Sende şu an kontrolün kimde olduğunu çok iyi biliyorsun. İzin vermezsem ona tekrar dokunamazsın, Alec. Aslında onu sana vermeyi hiç ama hiç istemiyorum. O yüzden kafesinde kalmaya devam et ve sessiz ol."

Konuşmak için tekrar ağzımı açtığımda, dudaklarım birbirine yapışırken daha derinlere gömüldüm. Bu his berbat bir şeydi. Sürekli olarak rüyalarda yaşamaya benziyordu. Kontrolün bende olmadığı kabusumun içinde kapana kısılıyor, işkence görüyor ve acı çekiyordum. Uyanmak içinse William'ı alt etmem gerekiyordu. Ama denediğim hiç bir yol beni sonuca taşıyamıyordu. Günlerdir yaşadığım şeyin tam olarak özeti buydu.

Obscuration [Malec]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin