21. Bölüm : Kokun Sinsin Üzerime

8.8K 707 564
                                    

Didem ile evden çıktık. Üzerimizi değiştirmek için eve uğramak zorunda kalmıştık. Aslında bizi gören biri asla gece kulübüne gittiğimizi düşünmezdi. Kendi tarzımızdan yine ödün vermemiştik.

Planlar oluşturulmuştu. Bütün ekip kulüpte nöbet tutuyor olacak, ters bir durum olduğu takdirde hemen müdahele edilecekti. Kulağımdaki küçük cihazı düzelttim. Bu da ekibin konuşulanları duyması içindi. Pek belli etmiyorduk ama Didem de ben de oldukça gergindik.

Kulübe tek tek girecek, masalarda tek duracaktık. Böylece kolay bir hedefmişiz gibi görünecekti. Önce Didem girdi. Beş dakika kadar sonra da ben giriş yaptım.

Ortada insanlar saçma sapan dans ediyordu. Renkli ve neon ışıklar yüzünden bir ara kör olduğumu sandım. Bir de bunlara alkolün iğrenç kokusu eklenince kaçıp gitmek istedim. Burası kesinlikle bana göre değildi.

"Niye mal gibi kulübün ortasında dikiliyorsun?" diye söylendi Cenk. Etraf çok gürültülü olmasına rağmen cihazdan gelen sesi rahatlıkla duyabiliyordum.

"Etrafı incelemeye dalmışım." diye mırıldandım.

İlerleyip bara yaslandım. Barmen hemen arkasını dönüp elindeki metal şişeyi sallarken bir yandan da konuşmaya başladı. "Buyrun, nasıl yardımcı olabilirim?"

Yardımcı olamazsın.

İçecek halim yoktu. Hele ki bu gece kesinlikle ayık olmalıydım ama bir şeyler sipariş vermezsem de çok dikkat çekerdim. Fakat bir durum daha vardı ki alkolle pek haşır neşir değildim. Ne söyleyecektim ki?

"Ver işte bir şeyler." dedim. Buradaki herkes salak salak sırıtıyordu. Ortama ayak uydurmak için ben de güldüm.

Adam da gülerek karşılık verdi ve elindeki şişeyi bir bardağa boşlatıp önüme itti. "Çok seveceğinize eminim."

Tabi ya, ne demezsin.

Sırtımı tezgaha yaslayıp etrafa göz attım. Ekip köşedeki masaya oturmuş bir Didem'e, bir bana, bir de etrafa bakıyorlardı.

Cihazdan bir ses duyuldu. "İçmeyeceksin değil mi Pelin?" diye sordu Ateş.

"Saçmalama." diye cevap verdim.

Tam bu sırada "Bana mı seslendiniz?" dedi ve arkasını döndü barmen.

"Hayır." dedim hemen.

Sanırım cihazdaki konuşmalara cevap vermemeliydim. Yoksa etrafa rezil oluyordum.

"Saat 3 yönünde evladım olsa sevmeyeceğim iki genç var. Dans edenleri izliyorlar. Kendinize dikkat edin." dedi Sinan Komiser.

Gençlere baktım. Yaşları fazla küçüktü, bence aradıklarımız bunlar değildi.

"Tadına bile bakmamışsınız, beğenmediniz mi yoksa?" diye sordu barmen.

Gülümsediğim sırada ne yapacağımı düşünüyordum.

"İçme!" diye bağırdı Cenk, Emre, Savaş ve Ateş aynı anda. Kulağım zonkladı resmen.

Fakat ardından Sinan Komiser "Adam senden şüphelenmeye başladı, konuşurken tek kaşını kaldırdı. Eğer içmezsen iyice takacak sana. Biraz iç, ama sarhoş olursan kafanı kırarım."

EKİPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin