66. Bölüm

298 18 385
                                    

SINIR ""12"" OYYY!! ""400"" ""YORUMMMM!!"" (SINIR DOLMADIKÇA BÖLÜM YOK!!!)

HediyeKan Ablama ithaf ediyorum

Tükenen Umutlar...

Özüm Kara;

Her zaman unuttuklarımız ve hatırladıklarımız vardır, bazen hiç unutmaman gerekenleri unutur için yana yana bir 'Ahh ahh' çekerek nefesler alamazsın unuttun diye, bütün zincirlerler boğazına düğüm düğüm oturup kalır keşkeler içinde boğulursun, ama hatırladıkların hep aklında, kalbinde kalır hatırlayamadıklarımı da keşke kalbime doldursam der ve ölürsün, ya sevdiğim bizde böyle öldük.

Yüreğim yangın yeriydi, kavrulup dururdum. Unutmaktan, hatırlamamaktan korkarım, yavrumun acısıyla kül olur can veririm.

O kadar şey olmuştu ben kızımın yanına bir kez olsun gidememiştim, Baran, hastane, taşınmak, dert tasa derken ben yavrumu unutmuştum! Böyle mi anneydim ben? İnsan hiç evladını unutur mu? Bana yakışır mı hiç? Onu orada bir başına bırakmıştım! O annesini ararken ben onu unutuvermiştim! Bu kadar düşüncesiz bir anneydim.

Ağzımdan kaçan hıçkırıkla başımı vurdum duvara! Çok özlüyordum, o minik ellerini, melek yüzünü! Ben kızımı çok özlemiştim.

Dışarı çıkıp taksi çağırdığım da gideceğim adresi verdim göz yaşlarımı sildim ağlayarak olmazdı bebeklerime de zarardı. Başımı camdan dışarıya çevirdiğimde bir kadının çiçekler sattığını gördüm tekrar dolan gözlerimle taksiciye döndüm telaşla.

"İki dakika durur musunuz? Lütfen! Şu köşeye çekin! Çiçek almam lazım!"

Dikiz aynasından bana baktığında o da halime üzülmüştü.

"Tamam abla şurada demi?"

Gösterdiği yere başımı salladım heyecanla gülümsediğimde hemen durup ona döndüm.

"Hemen geliyorum"

Başını salladığında arabadan inip çiçekçi teyzenin yanına gittim gözlerimdeki yaşları silip gülümsedim.

"Kolay gelsin teyzecim!"

Çiçeklerinden başını kaldırmadan konuştu.

"Hoşgeldin ablam!"

Bakışları beni bulduğunda kaşları havalandı.

"Bana papatyalarından verirmisin? Böyle bol bol olsun! Aralarına bir tane de gül koy güzel koksunlar"

Ağlayacak durumdaydım ama şu an ağlayamazdım.

"Ah be güzelim sen çok mu acılısın?"

Evet çok acılıydım hemde.

"Şey acelem varda"

"Sana en güzelinden vereceğim"

Gülerek istediklerimden yaparken heyecanlıydım teyze bir kaç dakika sonra papatyalarımı hazır etmişti.

"Gülde koydun demi teyze?"

"Bolca koydum hemde"

"O kadara gerek yoktu ama sağ olasın. Borcum ne kadar?"

Çantamdan cüzdanımı çıkarırken teyze elimi tuttu.

"Benden olsun, sok onu çantana"

"Olur mu öyle şey"

BENİ ÇOK SEV (Cefâpîşe Serisi 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin