Yeni bir başlangıç...Özüm;
Gözlerimden akan uykuya rağmen sırf şu lanet alarmın sesini kesmek için kalktım sıcacık yatağımdan.
Henüz Kasım ayındaydık. Havalar yağmurlu olduğu için en ufak dikkatsizlik hasta eder adamı.
"Kızım kapatsana şu alarmını yaa!"
Leylanın sesiyle sersemliğimden kurtulup tek gözüm kapalı şekilde telefonumu bulmaya çalıştım.
"Nerede bu?"
"Özüüümm! Kalkmayacaksan neden kurdun alarmı?!"
"Haaah! Sabah'ta bağırdığına göre dayak yemeden bulsam şu telefonu iyi olur. Komodine koymuştum nerede bu telefon ya?"
El yordamıyla sonunda bulup kapatmıştım alarmı.
Dün yaptığım görüşme sonucu SS Restoranlarının İstanbul daki ana restoranına aşçı olarak kabul edilmiştim.
SS diye duyunca bende şaşırdım ama tabelada ismi görünce anladım anlamını.
SÜREYYANIN SOFRASI
İsmi gayet güzel ve asil olmuş. Kısaltılmışıda farklı bir imaj katmış sanki.
Şöyle hem klasik, hem de modern ve havalı!
Aceleyle ilk iş günü için duşa girip sonrasında da hazırlanmaya başladım. Yaklaşık yarım saat sonra tamamen hazır olduğuma kanaat getirip mutfağa geçtim.
"Hiç çıkmasaydın odandan tatlım!?"
Sabah kahvaltı masasına oturmuş doğranmış salatalıklardan bir tanesi elinde bana bakıyordu.
"Hiç çıkmamayı tercih ederdim şuan inan Sabahcığım!"
"Ya Özüm bu ne hal? İşinde ilk günün değil mi senin?"
Leyla çaydanlıktan bardaklara çay doldururken bana bu tuhaf soruyu yöneltmişti.
Masadaki sandalyelerden birini çekip oturdum ve çatalı alıp salamdan bir kaç tane tabağıma koymaya başladım.
Bir yandan da sorusuna cevap veriyordum.
"Ne varmış halimde? Ve evet işimde ilk günüm. Ne oldu ki?"
"Hem ilk günü olduğunu biliyor birde ne oldu ki diye soruyor! Hey Allahım ya!?"
"Of Leyla! Geç kalmadan gideyim diye hızlıca bir kahvaltı edeyim dedim onuda burnumdan getirme! Ne demek istiyorsan dolaylı yoldan değil doğrudan anlat. Anlat ki anlayabileyim."
"İnsan ilk iş günü için biraz özenir bezenir. Azıcık süslenir! Bu çok olmuş git pijamalarını giy istersen de öyle git işe!"
"Bende birşey diyeceksin zannettim. Aşçıyım ben aşçı! Sekreter değilim ki abiye giyip üstüne düğüne gider gibi makyaj yapıp gideyim?! Bütün gün mutfakta çalışacağım."
"İnsanlar ilk günden ne bu paspallık, birde okumuş aşçı olmuş, ilk günden böyle geldiyse sonraki günler nasıl gelir Allah bilir diyecek! Orası kurumsal, lüks ve saygın bir yermiş. Az bak kendine ya! İlk itibar önemli."
"Az önce ki son cümlemi tekrar etmek istiyorum. Bütün gün mutfakta çalışacağım!"
"Ee? Ne var bunda?"
"Yani garsonlardan ve mutfak çalışanlarından başka kimse görmeyecek beni. Ayrıca orada giyinmem gereken bir aşçı önlüğü var. Bilmem anlatabildim mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ ÇOK SEV (Cefâpîşe Serisi 2)
Fiction généraleÖzüm Sancak; Geçmişinden gelen izler ve bu izlerin hatırlattığı acılar yüzünden bir türlü yüzü gülmeyen bir kız. 24 yaşına gelmiş ama hayattan beklentisi kalmayan, umudu tükenmiş bir kız. Hiçbirşeyin yolunda gitmeyeceğine tamamen inandığı bir zamand...