97. Bölüm

233 8 84
                                    

SINIR ""5"" OYYY!!! ""100"" YORUMMM!! (SINIR DOLMADIKÇA BÖLÜM YOK!!

Aşkın Gücü...

Özüm Kara;

Sev dedim de sevmem dedin, gül dedim gülmem dedin, kal dedim kalmam dedin, inat edip sana bana zindan ettin. İki gramlık canım vardı sevginle yok ettin...

İnat uğruna sevdik, nefrete körü, körüne gittik. Yok ettik kendi ellerimizle aşkı, saygıyı. Güveni hiçe sayarak ayaklarımızın altıyla ezipte bir daha bakmadık yüzüne, kendi doğrumuzla adımlar attık, yanlışlarımızla doğruyu bulamadık, cahil derken cahillik ettik. Sevgiyi çocuk oyuncağı sandıkta boca ettik, sobeyken ebelendik. Güzel olan ne varsa görmek istemeyip toz, buz edip attık üstüne kara toprağı. Kaç can verdik hesap edemedik, yaktığımız canların hesabını yapamadık. Sadece 'Ben!' Dedik nede çok bencillik etmişiz 'Biz, onlar!' Diyemeden nasıl 'Ben!' Diyebilmiştik? Nasıl kör olabilmiştik bu kadar? Kör ettik kendimizi göremeyecek kadar, anlayamayacak kadar sağırdık, kendi doğrumuzu kendimiz yazmak istedik. Ama bütün doğrularımız yanlıştı, kararlarımız hataydı onlar doğruyken biz çok yanlıştık. Ne sevmeyi becerebilmiştik, nede ayrı kalmayı. Birde buna biz diyorduk ki 'Aşk!' 'Sevgi!' Değildi belki de bütün sorun biz sevmesini beceremiyorduk.

İlk defa hayatım çok sakin geçiyordu ama bu da beni çok huzursuz ediyordu.

'Sende haklısın bünye hep bir kaosa, gerilime alışınca hayatında bir şey olmayınca garipsiyorsun'

Canmısın? Düşman mısın! Zaten canım sıkkın çok meraklıyım bende zaten bir kaosun olmasına. O yüzden ömrümden her defasında ömür çalınılıyordu. O yüzden bitmiyordu sıkıntılarım, dertlerim.

"Özüm Hanım?"

Başka bir sesle irkildiğimde ona baktım Defne bana şaşkınca bakıyordu.

"Efendim Defne?"

"Müşteriler yemek bekliyor ama..."

Kaşlarım çatıldı yaptığım işe baktım sadece tek bir iş yaptığımı fark ettiğimde iç çekerek başımı salladım.

"Selim'i de al gel"

"Tamam efendim"

Baran yüzünden hiç bir iş yapamıyordum kendime gelmem gerekiyordu artık, her şey istediğim gibi gidiyordu ama ben bir türlü iyi olamıyordum.

Selim'le Defne gelmeden ben yemekleri ayarlıyordum. Serhat şefim olsaydı ne iyi gelirdi bana. Baran olmadığı zamanlar hep o ayakta tutmuştu beni düştüğüm zamanlarda, sevgisiyle merhem oluyordu kalbime.

Gözlerim dolduğunda ayarladığım yemekleri kenarlara koyup elimi boğazıma koydum.

"Özüm Hanım iyi misiniz?"

Defne'ye baktım korkuyla bakıyordular ikiside.

"İyiyim yemekleri ayarladım ben, siz götürün sonra yemeğe çıkın öğle arasına giriyoruz"

"Siz nasıl isterseniz"

Yemekleri alıp gittiklerinde kenara oturdum.

BENİ ÇOK SEV (Cefâpîşe Serisi 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin