Tuvaletten oflayarak çıkmış, sınıfa doğru gidiyordu Harika. Köşeyi döndüğünde Oğulcan'ı gördü. Yanında biri vardı, onunla konuşuyordu gülerek. Ama Harika kim olduğunu göremiyordu.
Biraz daha ilerleyince yanındakinin alt sınıftan bir kız olduğunu gördü. Burun kıvırıp "Benden sonra bu kız mı Oğulcan?" dedi kendi kendine.
Tam gidecekken Oğulcan kızın elinde duran telefonunu alıp bir şeyler yaptıktan sonra geri verdi ve yanından ayrıldı. Birkaç adım atıp geri döndü ve "Ara beni." diye seslendi kıza.
Kız da kahkaha atıp "Tamam." diye bağırınca "Sevimsiz şey." deyip eliyle saçlarını havalandırıp sınıfa yürümeye başladı Harika.
Sınıfa girmeden önce Oğulcan'ın sesini duydu. "Ama kızı bir gör kuzi, o kadar güzel ki." "Ee aldın mı numarasını?" diyen Ömer'i duyunca "Sen de kardeş olacaksın sözde." dedi kendi kendine Harika. Dediği şeyi fark edince "İyice dengemi bozdu geri zekalı." deyip içeri girdi ve sinirle yerine oturdu.
O yerine gelirken Oğulcan'ın sesini duydu tekrar. "Almadım, kendiminkini verdim. Böylece ben aradığım için nezaketen değil, kendisi istediği için konuşacak benimle. Sen de hiç taktik bilmiyorsun kuzen." dedi Oğulcan neşeli sesiyle.
Çantasından çıkardığı kitapları duyduğu şeylerin siniriyle masaya attı Harika. Çıkan sesle herkes ona bakınca "Ne bakıyorsunuz be? Dönün önünüze." diye bağırdı.
Harika yere düşen kitaplarını toplarken Oğulcan'a sinirli bir bakış atınca Ömer Oğulcan'ın kulağına "Oğlum bizi duydu da ona mı kızdı acaba? Baksana buraya bakıyor?" dedi.
Harika'ya bir bakış atıp Ömer'e döndü ve "Ona ne ki oğlum?" dedi Oğulcan. "Ne bileyim kıskanmıştır belki diye dedim." "Deme kuzi, deme." dedi ve daha yüksek bir sesle "Hem hepimizden nefret ediyor o." dedi.
Harika, elinde topladığı kitaplarıyla kalkıp kitaplarını tekrar sırasına bıraktı ve Oğulcan'a dönüp "Evet, hepinizden nefret ediyorum. Hepiniz midemi bulandırıyorsunuz. Ama en çok sen Oğulcan." dedi ve önüne döndü.
Teneffüste kızlarla cam kenarında otururken gelen kıkırdamayla Oğulcan'ın olduğu yere döndü. Asiye "Sen iki saattir neye gülüyorsun?" diye sorunca orayı dinlemeye başladı. "Kuzen bir kızla tanıştım. Hatun ateş ediyor. Onunla konuşuyoruz."
"Allah bir yerden alıp bir yere vermiş demek ki." dediğinde herkes Harika'ya döndü. "Harika sen ne diyorsun ya?" diyen Ömer'e "Of sana ne be ezik." dedi Harika.
Hepsi önüne dönünce Aybike "Oğulcan bu kız sana nasıl baktı ki, kıt mı acaba?" dediğinde Oğulcan'dan önce Harika söze girdi. "Evet, kıt. Bir de sevimsiz."
Ömer "Aynı senin gibi desene. Oğulcan sen kıt ve sevimsiz seviyorsun herhalde." dediğinde "Ne diyorsun sen be geri zekalı?" diye bağırdı Harika.
Ömer bir şey diyecekken Oğulcan eliyle durdurup yerinden kalktı ve Harika'ya doğru adımlamaya başladı. Harika küçük bir an tebessüm etse de hemen toparladı yüz ifadesini. Oğulcan Harika'nın yanına gidip kolunu omzuna attı ve "Harika haklı." dedi. "Allah bir yerden alıp bir yere veriyor."
Harika'nın yanağından makas alıp kolunu çekti. Harika'dan bir adım uzaklaşıp tekrar sırasına döndü "Gençler Simge kantindeymiş, yanına gidiyorum ben." dedi. Harika'ya göz kırpıp sınıftan çıktı.
Harika da arkasından çıkıp tuvalete gitti. Kimsenin olmamasını fırsat bilerek küçük bir çığlık attı. Aynadaki yansımasına bakıp "Salak Harika." dedi. "Seni seven tek kişiyi de kaybettin, aferin sana."
Aklına Oğulcan'ın onun etrafında pervane olduğu ama kendisinin sadece egosunu tatmin etmek için defalarca onu reddettiği zamanlar gelince "Salak Harika." dedi tekrar. Aynaya bakıp "Senden de nefret ediyorum." dedi yansımasına. "Herkesten nefret ediyorum."
Bunu dedikten sonra aklına Oğulcan gelince "Bir tek senden nefret edemiyorum." dedi Oğulcan yanındaymış gibi. "Bir tek senden nefret etmiyorum. Ama sen artık benden nefret ediyorsun."
***
2K olduk. Okuyan, oylayan, yorum yapan herkese teşekkür ederim.
Bu sefer OğHar ile geldim. Bir sonraki özel bölümde hangi ship olmasını istersiniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT GİBİ ✓
FanfictionAsDor hayali sahneler 🦋 💛💚 Omzunda hissettiği elle kolu yavaşlasa da durmadı. "Tamam Doruk, yeter." dedi Ömer durgun bir ses tonuyla. Doruk duymazdan gelmeyi tercih edince Ömer, Doruk'un umursamaz tavrına sinirlenerek "Ne yapıyorsun sen? Ha?" ded...