HAYAT GİBİ ✓

33 | Yüzük

HELLO, HELLO. N'ABERSİNİZ?

Daha sınırı geçmemiştiniz ama bugün momentday olduğu için içim içime sığmadı ve "Bölümü ateşleyeyim." dedim.

Sıradaki bölüm için sınır 50 OY, 60 YORUM yine. Ricam okuyan herkesin en azından bir yorum yapıp fikrini belirtmesi, görüşleriniz benim için önemli çünkü.

HAYDİ BÖLÜME!

***

"Şimdi bizim bu damat," dedi Şengül. Gözlerini kısmış havaya bakarak olayı çözmeye çalışıyordu kendince. Bakışlarını Berk'in yüzüne çıkardığında anlamadığı belli olan gözlerle baktığını görünce oflayıp "Ay hem salak, hem kötü hem de cahil bu çocuk. Doruk'u diyorum oğlum, Doruk'u." dedi.

Sonra devam etti. "Bizim bu damat o sarı çıyanı hiç sevmedi yani. O sarı çıyan ondan musallat oldu demek kızlara. Anlattı Aybike'm yaptıklarını." "Manyak o manyak." dedi Berk bir avuç daha çiğdem alırken. "Sırf Doruk'u kıskandığı için sınav sorularını çalıp Asiye'nin çantasına koydu."

"Kız duydum, duydum. İnsan değil şeytan resmen. Benim yavrum, Oğulcan'ım da onu beğeniyordu bir vakit. Allah'tan vazgeçti akıllı çocuğum. Yoksa o kızı nasıl sokacaktım bu eve gelinim diye."

"Doruk'un Harika'yı Oğulcan yüzünden terk ettiğini biliyor muydunuz?" dedi Berk koltukta geriye yaslanırken.

"Yok, nasıl oldu o iş?" "Doruk bir gece Harika'yı aramış aramış ulaşamamış. Sonra ertesi gün okulda ben Oğulcan ve Harika'yı gördüm konuşurken. Doruk'a söyledim." "Ha yine ortalık karıştırdın yani." diye sözünü kesti Şengül.

Berk kafasını önüne çevirince "Şaka yaptım ayol, şaka." dedi. Berk tekrar ona dönüp gülümseyerek "İşte Doruk da Oğulcan'a sordu. Oğulcan 'Önceki gece benimleydi, beni sana tercih etti.' falan deyince delirdi Doruk. O sinirle de Harika'yı terk etti. Ama bence ayrılmaya bahane arıyordu zaten. Çünkü hemen sonra Asiye'ye yürümeye yani onunla ilgilenmeye başladı." diye devam etti.

"Bak, görüyor musun? Ne yere bakan yürek yakanmış o da." "Ya ya, öyle. Bu Asiye'ye yürüyüp yürüyüp sonra 'Kız benimle konuşuyor.' diyordu ama Asiye sadece ağzının payını veriyordu ona." Şengül, Berk'in dediğine gülerken "Öyledir bizim Asiye. Kimseye eyvallahı yoktur onun." dedi.

Aybike duyduğu gülüş sesleri ile odasından çıkıp salona geldiğinde gördüğü manzara karşısında "Bu ne ya? Sizin şu an tartışmanız, sonra da senin Berk'i evden atman gerekiyor anne." dedi.

Şengül, suratını asıp Berk'e dönünce Berk bakışlarını ondan kaçırıp odada gezdirmeye başladı. Tatlı çocuktu Berk, şeytan tüyü var dedikleri cinsten. Hemen sevdirmişti kendini. Ama bebek yüzüne aldanıp yaptıklarını çok çabuk unutmuştu. Oturuşunu dikleştirip "Aybike, odana." dedi sert bir tonda.

Berk "Aybike, bir bekler misin?" deyip Şengül'e döndü. "Eğer sizin için bir sorun yoksa Aybike'nin yanında konuşsak?" dedi. Şengül "İyi, peki madem." deyince odadaki tekli koltuğa oturdu Aybike.

Berk, Aybike'ye bir bakış attıktan sonra Şengül'e dönüp "Ben sizden Aybike ile görüşmeye devam edebilmek için izin almaya geldim." diye söze başladı. Şengül ona burun kıvırırken "Endişenizi anlıyorum, daha doğrusu anlamaya çalışıyorum. İyi bir başlangıç yapmadık sizin aile ile ama kendimi affettirebilirim. En azından deneyebilirim." diye devam etti.

"Çocuğum sen benim kocamı hastanelik ettin. Adam felç kalıyordu senin yüzünden, ölümlerden döndü." "Evet, maalesef yaşandı öyle bir olay. Ama inanın amacım böyle bir şey değildi." "Bir de bu olsaydı." dedi Şengül mırıldanarak.