HAYAT GİBİ ✓

31 | Sen Benim Şarkılarımsın

✧✧✧YENİ BÖLÜM İÇİN SINIR✧✧✧

50 OY 55 YORUM

Sahile geldiklerinde arabayı durdurdu Doruk ve Asiye'ye dönüp "Bir yere gideceğiz diye sözleşmediğimiz için buraya getirdim seni ama istediğin bir yer varsa oraya da gidebiliriz." dedi. Asiye emniyet kemerine uzanan eliyle Doruk'un elini tuttu ve "Sen yanımdasın ya, ne fark eder ki." dedi gülümseyerek.

Doruk ona gülümseyerek bakarken emniyet kemerini açtı ve arabadan indi. Asiye'nin kapısını açmak için o tarafa geçtiğinde Asiye'nin inmiş olduğunu görünce "Kapını ben açmak istemiştim." dedi. Asiye ona gülümseyerek bakıp "Doruk sen benim sevgilimsin, özel şoförüm değil." diye cevap verdi.

Doruk bir şey diyecekken ileride pamuk şeker satan bir adam görünce Asiye'nin elini tuttu ve ödev yapma bahanesiyle geldiklerinde oturdukları yere oturttu. "Bekle beni burada." deyip gittiğinde Asiye anlamasa da "Peki." dedi kendi kendine.

Bir süre sonra omzunun üstünden uzanan kol yüzünün önünde pamuk şeker tutunca bakışlarını arkasına çevirdi ve kendisine gülümseyerek bakan Doruk'u gördü. Onun gülümseyerek kendisine uzattığı pamuk şekeri alınca Doruk da karşısına oturdu. Asiye keyifle gülümseyerek pamuk şekerini yerken Doruk'un orada olduğunu unutmuş gibiydi.

Doruk ise elindeki pamuk şekeri yanına koymuş gülümseyerek Asiye'yi izliyordu. Asiye büyük bir parça pamuk şekeri ağzına tıkıştırırken duyduğu kıkırdama sesleri ile bakışlarını kaldırdı ve onu izleyen Doruk'u fark etti.

Başta az önceki halleri için utansa da yanındaki pamuk şeker poşetini Doruk'a attı ve "Pis, ne diye beni izliyorsun?" dedi yalandan bir sinirle. "Hem sevgili ile dalga geçilmez. Maazallah taş olursun, taş."

"Ben zaten taşım güzelim." dedi Doruk eliyle her zamanki gibi yüzünü gösterip. Asiye ona gülerken kafasını yukarı aşağı salladı. "Ayrıca karşımda dünyanın en güzel manzarası var. Nasıl bakmayayım? Ne demiş atalarımız 'Güzele bakmak sevaptır.' E şimdi ben sana bakmazsam ateşlerde yanarım, öyle büyük günah olur."

Asiye gülerken "Artık pamuk şekerimi yiyebilir miyim?" dedi. Doruk ona gülerek kafa sallarken kendi pamuk şekerini de açtı ve yemeye başladı.

Pamuk şekerleri bittikten sonra "Beni biraz bekler misin?" diyen Doruk'a "Sonunda geleceğini bilirsem sonsuza kadar beklerim." dedi tatlı bir gülümseme ile.

Doruk yalandan telaşlı bir ifade takınıp "Asiye, iyi misin güzelim? Az önce sevgilim dedin, şimdi bunları söylüyorsun. Seni arkadan başka biri mi seslendiriyor bugün?" dedi. "İstersen tekrar eski Asiye olabilirim Doruk?" dedi Asiye net bir ses tonuyla.

Doruk ona yaklaşıp yanağına bir öpücük kondurdu. Geri çekildiğinde ellerini tuttu ve "Hangi Asiye olursan ol, benim Asiye'm olduktan sonra fark etmez." dedi.

Asiye yüzüne yayılan gülümseme ile Doruk'un yanağına küçük bir öpücük kondurunca huzurla gözlerini kapattı Doruk. "Sen beni burada bekle, geleceğim." deyip kalktı sonra.

Asiye'nin yanından kalktıktan sonra arabasının yanına geldi ve bagajdan gitarını aldı. Asiye'nin yanına geri geldiğinde karşısına bağdaş kurup oturdu gitarı kılıfından çıkarırken. Gitarı dizine yerleştirdiğinde bakışlarını Asiye'ye çevirdi ve "Ne söylemek istersin?" dedi.

Asiye gözlerini etrafta gezdirirken aklına gelen anıyla gülümsedi.

"Aşk?" Duyduğu soru karşısında afallasa da belli etmemeye çalışarak ne cevap vereceğini düşündü Asiye. Karşısındaki genç adama kaçamak bir bakış attıktan sonra aklına gelen ilk şeyi söyleyerek "Şarkı söylemek." dedi.