Her son bir başlangıçtır, derler...
Pek hoş olmayan vedamızdan sonra nasılsınız?
Size bir açıklama yapmam lazımdı, biliyorum ama anca toparlanabildim. Artık Hayat Gibi'ye istediğimi veremediğimi düşündüm ve bu yüzden geldi sonumuz.
Ani bir kararla bitirmedim kitabı, 1 aydan beri düşünüyordum. Sadece elimden geldiğince erteledim, ama bu kadar dayanabildim. Bu yolda beraber ilerliyorduk, yalnız kalınca yapamadım.
Bu kitap benim için çok özel ve çok özlüyorum. Eksikliğini çok hissediyorum, sahnelerini kurgulamayı şimdiden çok özledim.
Elimdeki özel bölümleri atmak istiyorum. Bu kitaba 16.bölümde eksik gördüğüm sahneleri yazarak başladım. Eğer izlediklerim bana yine aynı şeyleri hissettirirse tekrar geleceğim, söz.
Bu zamana kadar yanımızda olduğunuz için, bizi yalnız bırakmadığınız için teşekkür ederim. Hayat Gibi'yi ben var ettim ama beraber büyüttük. ❤️
İletişimi koparmak istemiyorum. En çok korktuğum şeylerden biri, bir gün tekrar geldiğimde kendimi yalnız bulmak. Çünkü geleceğimi biliyorum. Bizi yalnız bırakmayın, olur mu?
Kurduğumuz güzel bir telegram grubumuz var, hem sohbet ediyoruz hem de alıntılar, kesitler paylaşıyorum. Katılmak isteyen varsa yorum olarak ya da bana özelden yazabilir. ❤️
💖🎵"Bu nasıl?" dedi Doruk elindeki tableti Asiye'ye uzatırken. Sayfada açık olan ev ilanını inceleyen Asiye "Yani iyi hoş da tren yolu var bunun yanında, nasıl uyuyacağız geceleri?" deyince yüzüne yerleşen gülümseme ile "Uyumayız biz de." diye cevap verdi Doruk.
Asiye'nin anlamamış suratıyla bakarken kafasını omzuna yaslayıp boynuna bir öpücük kondurdu. Asiye'nin kapanan gözleri, Doruk'un bıraktığı küçük ısırıkla açılırken dudaklarından firar eden inleme ile açıldı. "Ne yapıyorsun Doruk?"
"Sevgilim, şimdi şöyle ki" diye açıklamaya başladığında yüzünde meraklı bir ifadeyle ona döndü Asiye. "Ben, seni biraz fazla özledim sanırım." Asiye, yüzüne yerleşen gülümsemeyi engellemeye çalışırken ciddi bir şekilde "İyi, özlemeye alış." dedi. "Düğün gecesi koltukta yatacaksın gibi duruyor çünkü buradan."
"Ne? Asiye, hayır ya?" Onun isyanına umursamaz bir şekilde omuz silkerek cevap verince "Tamam, sen hangi evi istersen onu tutalım. Valla bak." dedi hızlıca.
Asiye sessiz kalırken ekranda gördüğü yeni ilanı incelemeye devam etti. "Bak, bu nasıl?" diyerek Doruk'a gösterdiğinde "Güzelim, şehir dışında yaşamak istediğini bilmiyordum." diye cevap veren Doruk'a "Yoo, o nereden çıktı?" dedi.
"E baktığın ev, Kocaeli'ye İstanbul'dan daha yakın." Asiye, ona gülerek göz devirirken "Abartma." deyince "Abartmıyorum." diye karşılık verdi.
Aklına gelen şeyle "Bu ev iyi ya, güzel." dediğinde "Ne oldu? Neden fikrin değişti?" diyen Asiye'ye "Yani içinde sen olduktan sonra, orayı bizim için yuva yaptıktan sonra evin nerede olduğu fark etmez ki. Benim evim de yuvam da sensin zaten." diye cevap verdi.
Asiye ona inanmadığı belli bir şekilde bakınca oflayarak "Şimdi sevgilim, Ömer kendisi de söylüyor 'Ben sürekli size geleceğim, kardeşimi senle yalnız bırakmayacağım.' diye. Eğer bu evi tutarsak gelemez diye şey ettim." dedi.
"Yani kardeşim gelmesin diye tutacağız bu evi, doğru mu anladım?" "Böyle deyince kulağa hoş gelmiyor tabi ama Asiye, Ömer bu ya. Valla iş çıkışları gelir, bizde kalır. Başbaşa kalamayız hiç. Evlenip üstüne Ömer'i evlat edinmiş gibi oluruz."
Asiye gülmemek için dudaklarını dişlerken son dediği ile kendini tutamayıp gülünce tuhaf bakışlarla ona baktı Doruk. "İyi misin? Bu ani gülüş, birazdan kızacağın için değil, değil mi?"
"Ömer düğünden sonra birkaç gün bize gelmek istediğini söyledi geçen gün, benden öyle hemen ayrılamazmış, önce alışması lazımmış." dediğinde "Yuh!" diye tepkisine engel olamadı Doruk. "Siz zaten ayrı yaşıyorsunuz. Ne şimdi bu 'Ben, kardeşimden ayrılamam.' tripleri?"
"Sanırım Ömer, bizim evliliğin sadece aynı evde yaşama kısmına uymamızı istiyor." Doruk gülerek "Sanırım, mı?" deyince güldü Asiye de.
Tekrar sevdiği kadının omzuna yerleşirken "Arayıp 'Biz, o sınırı çoktan geçtik Ömercik. Artık evlenince bizde kalman bir şeyi değiştirmez.' diyeyim mi?" dediğinde ondan uzaklaşıp "Ömer de seni vursun." dedi Asiye gülmemeye çalışırken. "Yani, bir şeyler olduğunu tahmin ediyordur, Ömer zeki biri sonuçta." diye konuşmaya devam ettiğinde "Hâlâ Ömer'den mi bahsediyoruz?" diye kesti Doruk sözünü.
Asiye, ona birkaç saniye baktıktan sonra "Her ne kadar o, tahmin etse de kabullenmesi uzun sürecek belli ki, evliliğimize bile karışmak istediğine göre." diye kendini tamamlayınca "Ama biz her şeyi yoluna sokmaya çalışıyoruz, Ömer bozuyor." dediğinde dudak büken Asiye ile bakışları oraya kaydı.
Asiye ilerideki orta sehpanın üstünde duran suyu içerken dudaklarının kenarından akan suyu hayranlıkla izledi. "Asiye ya, biz şu ev bakma işini ertelesek mi biraz." dedi ikisi de yutkunduktan sonra.
Asiye, elindeki bardağı bırakırken gelen teklif ile konunun ne ara buraya geldiğini anlamasa da kendisine de cazip gelen teklifi kabul ettiğini belirtmek için elindeki tabletin ekranını karartırken "Saat geç oldu zaten, ev bakmak için yani." diye karşılık verdi ona.
Tableti sehpaya bırakıp gülümseyerek kendisini izleyen Doruk'a döndükten sonra üzerinde yükselip kollarını, boynuna dolayınca aşina bir şekilde vücudunu kavrayan eller gülümsemesine sebep olurken aralarındaki mesafeyi kapattı.
💖🎵Nasıl buldunuz bölümü?
blackdaisy368in istek sahnesiydi. Çok önceden yazmıştım ama yine bir Zeynep klasiği olarak taslakta unutmuşum hsbdjsjd
Okuduğunuz için teşekkür ederim, sizi seviyorum. ❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT GİBİ ✓
FanfictionAsDor hayali sahneler 🦋 💛💚 Omzunda hissettiği elle kolu yavaşlasa da durmadı. "Tamam Doruk, yeter." dedi Ömer durgun bir ses tonuyla. Doruk duymazdan gelmeyi tercih edince Ömer, Doruk'un umursamaz tavrına sinirlenerek "Ne yapıyorsun sen? Ha?" ded...