32 | Doğal Denge

1.4K 89 67
                                    

Günaydın bebekler, nasılsınız?

Salı günü sınır geçilmediği için bölüm atmadım ama dün akşam sınır geçildi. Bölüm sizindir :D

Sınıra biraz daha devam edeceğiz. Sınırsız yorum sayısından memnun değilim çünkü. Emek veriyorum sonuçta, anlayacağınızı düşünüyorum.

Bu bölümün sınırını özel bölümler hariç son üç bölümün oy ve yorum sayısını baz alarak belirledim. Çok yüksek değil yani.

Bölüm sonuna gelin de sohbet edelim 😉

✧SINIR: 50 OY 60 YORUM 

Doruk gitarını arabaya bırakmış, şimdi denize karşı bir bankta Asiye'nin kafası omzunda oturuyorlardı. Asiye çaktırmamaya çalışarak biraz daha Doruk'a yaklaştıktan sonra bakışlarını Doruk'un yüzünde gezdirmeye başladı.

Kafası omzuna yaslı olduğu için alttan görebiliyordu yüzünü. Gözlerini ılık esen rüzgarla hafif hafif hareket eden saçlarına çıkardı. Doruk'un dağılmış saçları ile gülümserken ellerini saçları arasına daldırmak geldi içinden ama yapmadı.

Doruk, kolunu tutan elini biraz sıkılaştırınca bakışları oraya kaydı. Kendisini tutan eline gülümseyerek bakıp bakışlarını tekrar yüzüne çevirdi ve gözlerinin karşısındaki belirgin çene kemiğine baktı. Bir iç çekti Doruk'a bakarken. Her şeyi ile kusursuzdu bu adam.

Asiye iç çekince Doruk'un sesi duyuldu. "Sık sık içini çekerek beni izlerdi." Asiye bakışlarını Doruk'un yüzüne çevirdiğinde gülümsediğini gördü. "Ama bilmezdi ki içine beni çektiğini..." Doruk bakışlarını ona çevirdi ve devam etti. "Bilmezdi, o her iç çekişinde benim ona biraz daha çekildiğimi."**

Asiye utanarak gülümseyip karşısındaki denize çevirdi bakışlarını. Doruk'un bakışlarını hala üzerinde hissediyordu. Kafasını çevirmeden ona bir bakış attığında yanılmadığını gördü. Bakışlarını tekrar denize çevirdikten sonra oturduğu yerde hafifçe doğruldu ve kollarını Doruk'un boynuna dolayıp bir öpücük kondurdu yanağına.

Alnını omzuna yasladı sonra gözlerini kapatıp. O an hissettiği duyguların içinden en güçlüsü huzur olabilirdi. Sevdiği adamın kollarında huzurla gülümsedi. Doruk elini Asiye'nin beline koymuştu ki duydukları telefon sesiyle geri çekildi Asiye.

Asiye cebinden telefonu çıkarırken Doruk "Bahse varım Ömercik arıyor." dedi. "Biz iki dakika romantik şeyler yaparsak ölür çünkü. Üstümüze çip falan mı taktı acaba Asiye?"

"Yok artık Doruk ya, saçmalama. Hem ne biçim konuşuyorsun öyle ölüm falan." dedi Asiye yalancı bir sinirle. Cebindeki telefon susmuştu konuşurken. Ekrana bir bakış attığında Ömer'in aradığını görünce gülerek gözlerini kapattı.

Ekranı Doruk'a çevirdiğinde Doruk da ekranda Ömer'in adını görünce "Al işte, dedim ben sana. Asiye baksana telefonda doruksavar diye bir uygulama var mı?" dedi.

Telefon tekrar çalınca Asiye açıp kulağına koydu. Ömer'in heyecanlı sesiyle hızlı hızlı anlattığı şeyleri yüzündeki gittikçe büyüyen gülümseme ile dinledi. Telefonu kapatınca kollarını hızla Doruk'un boynuna doladı küçük bir kahkaha atarak.

Doruk da ellerini beline dolayınca kapattı gözlerini gülerek. Geri çekilince "Doruk, abim," diye anlatmaya başladı Asiye. "Abim ile konuşmuş Ömer. Dün bir avukat gitmiş abimin yanına. Suçsuz olduğunu kanıtlayabilirmiş. Doruk, abim kurtulacak."

Doruk yeni duymuş gibi yapmaya çalışarak "Çok sevindim sevgilim." dedi. Asiye ona gülerek bakarken aklına gelen şey ile yüzündeki ifade sorar bir ifade aldı. Doruk bankta eski pozisyonunu alıp Asiye'nin kafasını da tekrar omzuna yaslarken "Ne oldu? Neden asıldı yine yüzün?" dedi.

HAYAT GİBİ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin