Selam arkadaşlar, nasılsınız? Keyfiniz ve sağlığınız umarım yerindedir.
Beğeni ve yorumlarınız benim için değerli. Fikir belirtin lütfen. Beklerim. <3
Keyifli Okumalar :') Tabi keyif kalırsa 😔 😭 🥺 🥺
Vega-İz Bırakanlar Unutulmaz
Ali Atay-Yalan
Emir Can İğrek-Kaybeden
Hayatta var olma sebebimiz yaşadıklarımızdı. Var olduğumuzu kanıtlayan, dünyadan göçüp gittikten sonra da ortada kalan yegane somut şeyler de hatıralar...
Gece gündüz demeden başımızı bekleyen, perdeye yansıtılmış bir filmi izlercesine beynimizin bize sunduğu oyunlarla canlı kalan anılar.
Zihinden silinse bile baktıkça iç buran ya da mutluluk kokan birkaç fotoğraf parçası.
Aynı anı, birlikte yaşayanların gözünden hayata bakmak, akıllarda her zaman beraber yaşamak.
Geçmişi bir masal gibi gelecekte bir gün yine gelecek nesle anlatmak.
Bir yerde duymuştum.
'Hayat hatıradır, unutursan ölürsün,' diyordu.
Şairane dilin, gözle görülen, tıpta bir hastalık olan alzheimer adlı gerçeğe bu denli uyacağını yeni fark ediyordum. Daha öncesinde bu söz üzerine düşünmek anlamsızdı, insan gerçeklerin farkına vardığında ancak onlara uyan sözlerin peşinden koşuyor, ucundan tutuyordu. Diğer türlü duyduklarımız hep havada asılı kalan, içi boş kelamlar oluyordu.
Öldüğü haberini saniyeler öncesinde aldığım kadının savaştığı bu hastalığın ne kadar sinsi ve ağır ilerlediğini, ancak geri dönülmesi mümkün olmayan hasarlar bıraktığını da en basit tabiriyle biliyordum. Gidişat yavaşlatılabilirdi ama son kaçınılmazdı. Nedeni belirli şeylere bağlanamasa da yani birden çok nedeni olsa da Ayşe Hanım'ın da savaş verdiği bir hastalıktı. Bildiğim kadarıyla da yıllarını ondan almıştı. Öyle ki son zamanlarda fazlaca ağırlaştığından doktoru onun bizim düğünümüze gelmesini bile uygun görmemişti. Gölge'nin onlarla konuştuğunda öğrendiği buydu. Oysa gelmesini, kocamı ne olarak görürse görsün Gölge'nin mutluluğu için aramızda olmasını ben de isterdim. O bilmese ya da farkında olmasa bile mutlu gününde başını çevirip baktığı bir masada onun bedenen varlığını bilmek Gölge'yi de çoğu şeyden daha mutlu ederdi. Ama sağlık söz konusu olduğunda maalesef öncelik sıraları değişiyordu.
Hava ağırlaşmış gibiydi. Gece boyu emniyette olmanın verdiği ağırlığı kaldırmıştık ama şimdi ortamda çıkacak çıt sesi dahi tüm sinirleri bozup yıpratacakmış gibi geliyordu.
Kötü bir şey olacağını hissetmeyi hiç istememiş olmayı diledim. Üstelik ne olursa olsun kötü haberi verilen kadına en yakın kişi ben değildim ama benim gönül bağım, Gölge'yle çoktan bağlandığından onun üzülecek olacağını hissetmiş olmalıydım. Bunu ermediğim sürece başka türlü açıklayamazdım. Kalbimdeki ağırlık hem on katına çıkmış hem bir sonuca bağlandığından tam şu anda kalkmıştı.
Gölge'nin kara gözleri, geçmişin derinliklerine çoktan saplanıp kalmış gibi derinleşmişti, buğulanmıştı. Donakalan yüzünde canlı tek şey titreyen kirpikleriydi. Deniz'in elinden çantasının düştüğünü gördüm. Çıkardığı ses de çıt sesinden daha çok yankı bırakmıştı zaten koridorlarda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEZÂ
General FictionTolstoy: Tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir, der. İki noktada da haklıdır. Ben de tamamen duygularımın esareti altında, yeni bir yolculuğa çıkmış, yolculuk boyunca sızlayan vicd...
