LEZÂ

♧84♧ HORMONLAR

Selam arkadaşlar, nasılsınız? Keyfiniz ve sağlığınız umarım yerindedir. Galiba finale giderken yavrularımı en iyi şekilde sonlandırmak istemek bende durulmaya sebep oldu. Ne yazsam hep eksik gibi, aranın da gün geçtikçe özel hayatımda bazı sebeplerden dolayı çok açıldığının farkındayım. Okunsun ya da okunmasın ben benimkileri mutlaka finale ulaştıracağım. <3

Beğeni ve yorumlarınızı eksik etmeyin, öpüyorum.

Keyifli Okumalar :')

Instagram: @tamamyayazar

BaBa Zula-Bir Sana Bir De Bana

10.HAFTA

Gölge benim içindi.

Benim içimdi.

Bu his uzun zamandan beri benimle birlikteydi ama şimdi ondan iki parça şeklinde içimde taşıdığım, günden güne hatta saatten saate onlarca kat büyüttüğüm iki bebeğimle birlikte bunu daha net idrak etmiştim.

İçime öyle bir işlemişlerdi ki hepsi, şimdiden beni kendilerine küstürecekmiş gibi babacı olacakları belli onun kokusunu almadan durulmuyorlardı. Ama öyle parfüme, losyona bulanmış kokusunu da değil. Tamamen Gölge'ye has hissettiren zaten benim de müptelası olduğum kokusunu.

Sırf bu yüzden tatil günümde erken uyanmak zorunda kalmıştım. Bana tatildi doğrusu, bir cumartesideydik. Gölge için gece hayatının cafcaflı olduğu iki gündü hafta sonları. Ve yarın gerçekleşecek dövüş için antrenmana gitmek zorundaydı. Yeni yıldızları parlatmak için onları benim kocam çalıştırıyordu. Haliyle kalkmış duşa girmişti. Ardından hemen uyansam da üzerime çöken artık her yerde uyuma isteğiyle gözlerim kapalı beş dakika daha yatmıştım. Sonrasında beni kaldıran şey mide bulantımdı. İki haftadır beni yoklamaktan vazgeçmeyen ve ne zaman bitecek bu diye yakındığım mide bulantım... Bir de çişim. Çok fazla, aşırı fazla ve sık sık tuvaletim geliyordu. Daha bu aylarda böyleyse çocuklar büyüyüp mesaneme baskı yaptığında Allah bana yardımcı olmalıydı. Tuvaletten hiç çıkamazdım herhalde.

Bulantıyla kolay açılan gözlerimle birlikte banyoya fırladım. Gölge bugün benden önce kalkmıştı. Duştaydı. Klozetin kapağını açıp, yere çöker çökmez öğürmeye başladım. Bu işten kelimenin tam anlamıyla nefret ediyordum. Gerçi kim severdi? Ama ben canım bebeklerim için bulantıya da katlanırım diyemiyordum çünkü bulantı ve eğildikçe öğürmek, başımı da saçma sapan döndürüyordu. Bir gün bir yerde bayılıp kalacağım diye panik halindeydik. Ben, bu halimi fark eden Gölge ve hastanede beni gördüğünden beri pimpiriğiyle nam salmış Damla sayesinde tüm ailem.

Akan suyun biraz azaldığını duydum. Boş öğürtüden başka midemden bir şey çıkmamıştı çünkü zaten kusmamak adına daha sağlıklı, kolay hazmedilebilecek şeylerden az miktarda yiyordum. Yine de kustuğumu görünce bir kere daha kusuyordum. Bu garip döngü, beni içine almış gibiydi. Banyoda eko yapan Gölge'nin sesi kulaklarıma ulaştı. "Mihre?"

Tabi ki ben olduğumu biliyordu ama adımın altında yine mi kusuyorsun sorusu yattığını anlamıştım.

"Evet." dedim.

Duşa kabinin kapağını açtı. Göz ucuyla beni kontrol ettiğini görebiliyordum. İçimden bir şey çıkmayacağına emin olduğumda sifonu çekip, lavaboya doğru yürüdüm. Dişlerimi hızlıca fırçalayıp, ağız suyuyla ağzımı tamamen çalkalamak için ağzıma bir miktar döktüm. Bunların zararsızından bile almıştım. Kaldı ki hafiften kurcalamaya başladığım kitaplarda, bebeklerimin de dişi oluşacak diye yeteri kadar flor almam gerektiğini okumuştum. Almazsam ben delirirdim zaten çünkü ağzımdaki acı tat yüzünden kendimi berbat hissediyordum. Bir cevap beklediğine emin olduğum kocamdan tarafa döndüm yüzümü. Saçındaki son köpükleri duruluyordu. Bu izlenilmeye değer görüntü kanımı kaynattığında, kapağını kapatıp klozetin üzerine oturdum. Çıkmak gereksizdi şimdi. Heyecandan çişim bile geri gitmişti.