Solarius

3 0 0
                                    

Andrew yavaş yavaş sakinleşmeye başladı, kafasını çevirdiğinde etraftaki herkesi öldürdüğünü gördü.

Tüm ev kanla kaplı ve iç organları içe doluydu, manzara korkunçtu. Andrew ayağa kalkarak evden çıktı ve çevresine baktı, kimse yoktu.

Hızlıca oradan ayrılarak çöle geri döndü ve gecenin karanlığında yürümeye başladı.

Yorulmuştu, öfke yine ondan bir şeyleri, o an ki sakinliğini almıştı.

Sallana sallana yürürken karşısına kurt-köpek benzeri bir hayvan sürüsü çıkarak onun yolunu kesmişlerdi.

Sallana sallana yürürken karşısına kurt-köpek benzeri bir hayvan sürüsü çıkarak onun yolunu kesmişlerdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Andrew kafasını yukarı kaldırarak derin bir nefes aldı ve ;

" Yine mi?" dedi ve kurtalara bakarak kılıcını çekti.

Andrew kılıcını çekti çekmesine de bir sıkıntı vardı, kılıcın yarısı yoktu.

Bunu fark edince hızlıca biraz geri çekildi ve belindeki hançeri çekti, lakin o da aynı şekilde yarısı kırılmıştı.

Kurtlar inanılmaz hızlı şekilde Andrew'e saldırmaya başlamışlardı, Andrew kendini korumak için sadece kaçırıyordu.

Elinde hiç bir silahı kalmayan Andrew'in, yanında da bir zırhı veya kıyafeti yoktu, paçavra kıyafetleri ile bunca vakit bu gezegende dolaşıyordu.

Andrew zaten yorgundu, Xan enerjisi de azalmış, son olan olaylardan sonra mentali de iyice çökmüştü.

Olan oldu,  Andrew yeterince hızlı olamadı, kurtlardan birisi Andrew'in kolunu 6cm lik dişleri ile ısırdı.

İşin kötü yanı, bu kurtlar dünyadaki gibi standart hayvanlar değillerdi.

Bu canlıların bulundukları gezegendeki isimi " Solarius" olarak geçmektedir.

Solarius lar;

İnanılmaz vahşi ve güçlü hayvanlardır, kökenleri bu gezegendeki insanlardan,  hatta dünya üzerinde ki yaşam formlarından bile eskiye dayanır.

Bu canlıların en güçlüleri (alfaları), büyük kas kütlesine ve devasa dişlere sahiptir.

Ortalama bir Solarius, 2 m uzunluğa ve 6 cm olan dişlere sahip, kızıl kürklü bir avcı hayvandır.

Alfa Solarius lar 3.5 metreya kadar büyüye bilen, 10cm ve akıl almaz keskinliğe sahip oldukları dişlere sahip olan, çene kasları aşırı güçlü yırtıcılardır.

Dişleri yedikleri leş ve zehirli yaratıklardan aldıkları, zehirli toksinlerle doludur.

Ve bu hayvanlar önüne ne gelirse gelsin tamamen saldırgan davranır,  dişlerini geçirdikleri her şeyi yerler.

Bunlardan biride Andrew'in kolunu ısırmış, 6cm olan keskin dişi Andrew'in kolunun öteki tarafından çıkarmıştı.

Andrew sakin kalmaya çabalasada canı inanılmaz yanıyordu, zehir onun kolunu tamamen kaplamaya başlamıştı.

En sonunda Andrew dayanamayıp kolunu ıssıran kurt'a tüm gücü ile vurarak onu yirmi beş metre kadar ileriye fırlattı.

Sol kolu inanılmaz acıyor ve kanıyordu,  zehir kolunu neredeyse tamamen kaplamıştı.

Kurtlar biraz geri çekilerek Andrew'in etrafında dönmeye başladılar,  amaçları ona her yönden aynı anda saldırmaktı.

Andrew'in yerinde sıradan bir insan olsa, zehir yüzünden çoktan ölmüş olurdu.

Andrew geriye az miktarda kalan Xan enerjisini tamamen iyileşmek için harcıyordu.

Kurtlar aynı anda her yönden Andrew'in üzerine atılarak saldırdıkları da,  hepsi havada donmuş gibiydi.

Bunun nedeni, Andrew'in "Zamansız" yeteneğini aktif hale getirmesiydi.

Andrew iyileşmeyi bir kenara atarak kalan tüm Xan enerjisini Zamansız yeteneğini kullanmak için harcamıştı.

Lakin zamanı dardı, Zamansız aktif hale geldikten sonra 4 sn hateket edebilme imkanı vardı ve Xan enerjisi de çok az kaldığından bu durum giderek daha acılı hale geliyordu.

Kırık kılıcını alarak " Bin Kesiş" yeteneğini kullandı ve tüm kurtları zaman yavaşlamışken doğradı.

Zamansız yeteneği kapandığında Andrew,  dizlerinin üstüne düştü ve havadaki tüm  kurtlar paramparça olarak, kanları Andrew'in üzerine döküldü.

Nefes nefese kalan Andrew kendini toparlamaya çalışırken, bunun nafile olduğuna karar vererek olduğu yere uzandı ve dinlenmeye, gökyüzüne bakmaya başladı.

Kurtlar onu çok yormuştu, zehirde giderek kötüleşiyor, daha acılı hale geliyordu.

Uyumaya karar verdi, sonuçta insan bedeni, kendini en çok uykuda yenileyebiliyordu.

Andrew gözlerini açtığında, gezegenin güneşi çoktan doğmuştu ve onun yüzüne vuran ışık biraz rahatsız ediciydi.

Oturur pozisyona gelerek sol koluna baktı, kontrol etti.

Kolu zehirden dolayı tamamen işlevsiz hale gelmişti.

Kırık kılıcını alarak, omzuna kadar olan bir kısmı zar zor keserek attı. Ayağa kalkarak çöldeki sonsuz yoluna, kavurucu sıcaklık eşliğinde devam etti.

AVCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin