Deniz Kenarı

1 0 0
                                    

Komutan içeriye girdiğinde kampı sessizlik sarmıştı, kimseden çıt dahi çıkmıyordu.

Göz ucu ile herkese yavaşça bakındı, birden Andrew'in gözlerinin içine bakarak bekledi.

Andrew buna anlam veremese de bekledi, komutan sinirle:

" Ravion! Bu saçmalıkta ne oluyor?! Size kavga edin diye mi Avcı'yı yanımıza almanızı söyledim ben?!"

Andrew sessizliğini korudu, Ravion gülerek karşıladı:

" Haha! Komutan sakin ol be, sadece antrenman dı, yere göğe sığdırılamayan Avcının gücünü görmek istemiştim."

Komutan iç çekerek of'ladı, kafasını kaldırıp Andrew'e bakarak:

" Hoş geldin Avcı, namı diğer Andrew. Senin gibi biri olmadan kazanacağımızı düşünmek bile hayallere sığmıyor."

Andrew meraklandı:

" Ravion gibi güçlü biri varken, sizi bu kadar zorlayacak olan kim var ki karşınızda?"

Komutan tam konuşacak iken kamptan birisi:

" Bilmiyoruz, tek bildiğimiz senin peşinde olduğu Andrew. Onun inanılmaz güçlü olduğunu söylüyorlar."

Andrew biraz sinirlendi:

" Ne yani? Savaştığınız adamı bilmeden savaşa mı gidiyorsunuz? Yarım akıllı falan mısınız?"

Ravion, Andrew'in arkasından gelerek elini onun omzuna koydu:

" Sakin şampiyon, sen ve ben varken bize ve senin değerli arkadaşına kimse bulaşamaz."

Andrew göz ucu ile Ravion'a bakarak:

" Bu neyin savaşı peki?"

Ravion geri çekildi, komutan:

" Xandarium savaşı. Alteris'te büyük miktarda Xandarium var, Lunaris de bunun peşinde."

Andrew:

" Xandarium'u ne yapacaklar peki?"

Ravion araya girerek:

" Ah Andrew, Xandarium öyle tehlikeli ki tahmin dahi edemezsin.

Bize güçlerimizi veren de o, bizi yok edecek olan da!

Lunaris bildiğim kadarıyla pasif bir Şehir-ülkesi, bu savaşı illaki bir çatlak çıkartmıştır, yoksa o ot kafalıların buna götü yemez.

Hem Xandarium mevcut güçlerimizi de arttırabilir, belkide bunun için istiyorlardır ha?"

Ravion haklıydı, Andrew de Solriva'ya geri döndüğünde ekstra Xandarium'a maruz kalınca daha da güçlenmişti.

Ravion devam ederek:

" Hem teknolojik olarak baya da iyiyiz, senin şu Zenith'i buluruz, tabi bize yardım edersen, değil mi Komutan Karvis?"

Komutan Karvis başını sallayarak onayladı, Andrew'in içinde halen ufak bir şüphe olsa da, istediği an burdan gidebileceği için bunu pek takmamaya karar verdi.

Aralarında biraz daha konuştuktan sonra herkes işine dönerek, yarım kalan şeyleri de birlikte bitirdiler.

Andrew ise kampın bulunduğu deniz kenarına gelerek oraya oturmuştu.

Andrew ise kampın bulunduğu deniz kenarına gelerek oraya oturmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
AVCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin