Sakin

2 0 0
                                    

Andrew gözlerini açtığında,  demirci ikisinin başında duruyordu, oturmaya çalıştı.

Demirci Andrew'in uyandığını görünce hemen yanına gelerek ona uzanması için yardım etti ve:

" Oturma evlat, iyi değilsin, yat uyu ben yanındayım." dedi.

Andrew zaten bitkindi, elini zorla kaldırdı ve Eiri'yi işaret ederek:

" O iyi mi" dedi.

Demirci Andrew'in üstünü örterek
" Evet, iyi evladım" dedi, Andrew bir oh çekerek arkasını döndü ve uyumaya devam etti.

Demirci de mutfağa giderek bir bardak su aldı, kafasını kaldırarak camdan dışarıya baktı, derin bir nefes alarak sakinleşmeye çalıştı ve yine içeriye giderek koltuğuna oturdu.

Eiri sesizce uyanarak etrafına baktı, demirci onun başına gelerek

" iyi misin kızım?" dedi, Eiri korku ile demirciyi iterek kendinden uzaklaştırdı, etrafına hızlıca baktı.

Andrew de yanında yatıyordu, demirci uzaktan " Merak etme, sevgilin benin dostum. " dedi.

Eiri utandı, utanç ve sinirle

" o benim sevgilim değil!" dedi.

Demircide " Bunu bir kenara bırakalım, iyi misin? " dedi.

Eiri kendini kontrol ederek bir şeyinin olup olmadığına baktı, kafasını demriciye çevirerek:

" Senin adın ne" dedi.

Demirci " Adım Totras, demirciyim. Bu arada kendi gezeginizde değilsiniz,  benim gezegenim Astronia dasınız.

Yer çekimi ağır gelirse sebebi ondandır. " dedi.

Eiri vücuduna uygulanan yüksek kuvveten biraz rahatsızdı ama Xan enerjisi bunu kaldırabiliyordu.

Totras'a:

" Andrew,  o iyi mi?" dedi, Totras kafasını salladı ve " Evet,  çok çetin bir çocuk, kolay kolay girdiği savaşı kaybetmez." dedi.

Eiri güldü ve sessizce " bilemez miyim " dedi.

Şaşkınlıkla kafasını kaldırdı ve

" Hey, sen nasıl benim ile aynı dili konuşuyorsun ve ben seni anlıyorum?" dedi.

Totras biraz güldü " Andrew'in kozmik bir taştan mı ne aldığı ' Evrensel Dil' yeteneği vardı yanlış hatırlamıyorsam.

Anlaşılan onu seninle de paylaşmış,  yoksa ne ben seni nede sen beni anlardın. " dedi.

Dediğinde de haklıydı,  Andrew henüz Eiri'yi Xavier'in elinden kurtarmadan önce ona da bu yenteneği vermişti.

Totras " Size ne oldu da bu haldesiniz?" diye sordu.

Eirinin yüzü düştü :

" Xavier denen bir manyak var, tanrı desem yeridir, ona tapan milyarlarca yaşam formları/kişiler var.

Andrew onu bir süre kadar yenmiş olsa da ölümü bile alt edip yine karşımıza çıktı.

Üzerimize Kuantum bomsasından attı, Andrew ile eskisine nazaran daha saldırgan savaştı.

Onun yüzünden burdayız." dedi.

Totras Eirinin yanına oturdu ve :

" Hayat zaten bir savaş, kaybedersen kazanırsın, kazanırsan kaybedersin.

Eminim Andrew onu orada, belki daha öncesinde öldürebilirdi, içindeki kuvvet akıl almaz büyüklükte çünkü.

Oda bunun farkında bence, sadece onu kullanırsa sevdiği tek şeye, sana zarar vermekten korkuyor." dedi.

Eiri de :

" Beni seviyormu ki, ona ağak bağı oluyormuşum gibime geliyor.

Pat diye tanıştık, daha doğru düzgün oturup konuşamadık.

Onun geçmişi hakkında çok az şey biliyorum,  bildiklerim yine benimkinden fazla orası ayrı tabi." dedi.

Totras elini Eirinin omuzuna koyarak:

" Geçmişini unutan birisi, hatırlanmaya değmeden kimsedir, hatırlamak istemiyor olabilirsin ama sonun Andrew gibi olur.

Baksana ona, geçmişinden, içindeki şeylerden kaçamıyor. Her zaman onun peşindeler, aynı karabasan gibi.

Ona dikkatli bak kızım, öyle huzurlu uyuyor ki. Yatışı bile farklı, sanki uzun zamandır hiç uyumamış gibi.

Belki hayatında hiç bir şry görmedin,  rehber olacak biri çıkmadı karşına.

Karşına çıkan tek şey yıkılmış bir adamdı, sende ona güzel davranınca Andrew buna karşılık veremedi, eminin.

Biz farklı türleriz, sen insansın ben ise zavallı bir Astronia'lı demirciyim.

Ama o, o kendi gücünün farkında, bir insan bu kadar gücü kaldırabilir mi?" dedi.

Eiri uyuyan Andrew'i iyice izledi, Totras'ın dediği gibi, Andrew sanki uzun zamandır ilk defa uyuyormuş, gözüne uyku dahi girmemiş şekilde yatıyordu.

Totras üzgün ve içten bir sesle:

" Kızım, burada kalamazsınız, Andrew biraz dinlendikten sonra gitmelisiniz." dedi.

Eiri şaşkımlıkla dönerek " Neden?" dedi.

Totras:

" Neefrax, Andrew'in peşinde." dedi.

Eiri de " Neefrax kim be?" dedi.

Totras da aynı şekilde:

" Neefrax, savaş tanrısı. Evrende en çok korkulan kadın.

Onun gücü ve yetenekleri Andrew'in çok ama çok üstünde.

Xavier bile yanında bir hiç kalır.

Zamanın başlangıcından bu yana, varolmuş ve varolacak tüm savaş hamlelerini, dövüş taktiklerini bilir.

Kendisi zamandan bağımsız bir varlık olduğundan,  kimse onu şuana kadar yenememiştir." dedi.

Eiri şaşkınlıkla:

" Bütün bunları nereden biliyorsun?" dedi.

Totras da

" Andrew buradan gittiğinde beni buldu, onu aradığını söyledi, bende bilmediğimi söyledim.

Zor bela elinden kaçtım ve şimdi onun peşinde, kendisini.bizzat gördüm.

Çok güzel bir kadın olsa da, kudreti öylesine fazlaki karşısında ayakta duramadım." dedi.

Andrew de bu süreçte uyanmaya başlamıştı.

AVCIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin