Kırılmış bir kalbin ahı.
İnsan bedeni içinde 206 farklı kemik bulunuyor,
O insanı 206 farklı yerinden kırabilecekken neden en hassas olan kalbini kırar ki bir insan.
Kalp çok hassastır. Her hangi kemiğe benzemez, bir kemik kıldığı zaman yeri ve zamanı gelir ve düzelir.
Eskisi gibi tekrar tutup kaldırır,
Lakin bir kalp kırıldığı zaman eskisi gibi olmaz.
Kırılmış bir kemiğin tamiri olur.
Fakat kırık bırakılmış bir kalbin tamiri olmaz,
Kırık bırakılmış bir kalbin ahı çokça büyük olur.
Dünyaya umutlu bakan gözler vardı bir yerde.
Ardı kırık paramparça bırakılmış bir kalbe yerini bıraktı.
Sevmekten ve sevilmekten çok büyük mutluluk duyan hissler vardı.
Yerini umutsuzlukları ve hissizlikleri bıraktı.
Kalp dünya içinde insan oğluna bırakmış en temiz organdır.
En temiz duyguları ve en masum hisseleri barındırır.
Bu kadar temiz bir duyguları ve hisseleri beraberinde barındırması da kırılgan olması hassasiyetine de zemir hazırlar durumda bırakır.
Bir insanı kazanmak zordur,
İnsan kazanmak emek ister,
Çaba ister,
Zaman ister,
Ve bir insan kazanmak bunlara da çok büyük bir sabır göstermek ister.
Hani ama şu da var ki;
bir insanı kazanmak o kadar zorken,
Aynı zamanda bir insanı kaybetmekte o kadar kolaydır.
Bir kalp cam bir bardak gibidir,
Eğer o bardağa sahip çıkmaz da fırlatıp atarsan paramparça edersen,
Kırdın onlarca parçayı yeniden yerine getiremeyebilirsin.
Unutma ki kırılmış bir bardaktan su içemezsin,
Kırılmış bir kalbi de yarabandı ile saramazsın...
Sana 206 adet kemik verildi canının istediğini kırabilirsin,
Fakat kalpten uzak dur..!
Unutma kırılmış bir kalbin ahı çok büyük olur,
Kırık bırakılmış, yarım kalmış bir hayatın devamı olmaz.
Aynı şekilde kırık bir kalbi de yarabandı tutmaz.
Sana vaddedilmiş 206 kemiği kır.
Fakat kalpten her zaman uzak dur,
Kırılmış bir bardağı eritip eski haline geri getirirsin fakat kırılmış bir kalbi ve yarım bırakılmış bir hayat'ta, hayatını dahi sersen düzeltemezsin.
Bir bardak uğruna saatlerini verir düzeltir insan,
Fakat bir kalbi düzeltmeye yetmez bir ömrü insan...