Ben, aşk'ın ne olduğunu gözlerine kapıldım an öğrendim. Kapkara geceleri, zifiri karanlıkları aydınlığa çeviren gözlere sahipsin. Eğer olur da bir gün sana karanlıklarla çebeleşen biri gelirse, karanlığı aydınlığa çeviren gözlerini ona haram kılma. Ondan gözlerini uzaklaştırma, uzaklaştırırsan da ondan başka gözlere bakma, bakarsan bile kıskandırtma kendini de onu da yakma. Bir can ki ne kadar yanarsa yansın. Her seferin de yarin'de hafifletir canın yanmasını. Bir gökgürültüsü misali, bir ses bırakır ki ardın'da ansızın kalbini sökercesine korktur. Beni senden yana korkutma, bir gökgürültüsü olmak yerine. Yerlere serpilen yağmur, gözlerini gökyüzüne açtığın'da tenine düşen, kirlendiğini hissettin ruhunun yıkanmasını istediğin zaman üstüne seripilen yağmur ol. Benim dünyama da, içime de huzur ol. Beni, benden uzaklaştırma. Beni, bana sevdir. Geceme sızan ayışığım ol, uykularımın en huzurlu olduğu yer de rüyalarımı süsleyen kelebek ol gel. Bir diyardan, diğer diyara kop gel. Yeter ki sen gel de, bana huzur ol. Bir Nisan ayın da, umudun tam da tükendiğini hissettin anın da kop gel. Bir diyardan, diğer diyara. Yeter ki sen gel de, bana huzur ol. Kalbi'nin sıkıştığını hissettin anda ya da hiç ait olmadın kalpler'de olur da kırılırsan. Kopup gel kıyısı limanına serili sandalıma.
