Elbette hepmizin ufak çaplı bir korkusu olmuştur. Kimimiz çocukken kendi gölgesinden bile korkardı, kimiyse karanlıktan korkardı.
Bazılarıysa yanlızlıktan korkardı, hemde çok korkardı.
Benim korkumsa bambaşka, ben kendimi yarıda bırakmaktan korkuyorum.
Çünkü yarıda kalırsam eğer, biliyorum küçüleceğim.
Küçük bir çocuk gibi kendi gölgemden korkacam, birden yaş atlayıp karanlıktan korkacam ve birden bire bir yaş daha atlayıp yanlızlıktan korkacam, hemde çok korkacam.
Aslında insanı güçlü tutan şeydir korkular, korktukça korkuların üzerine yürürler, bazılarıysa tabiki korkularından da çok korkarlar yanaşamazlar ne kadar yakın olmak isteseler de, korkuları kendi korkularına baş koymaya izin vermez.
Tabi korkular bunla sınırlı da değil. Kimimiz sevilmemekten korkar ve tabikide en çok korkulanlardan biri bu sevilmemek.
İnsanı yarıda bırakır, hissiz bırakır, yorgun bırakır...
Ve en hoşnutsuzu ise kimsesiz bırakır ve o korkularından biri olan arkanda gölgen sana bakar ve el sallar.
O zaman anlarsın ki, ne kadar korkularının sana zarar verildiğini düşünsende çoğu zaman bu korkuların kimsenin sana yakın olmadığı kadar yakınında oluveriyor.
Sarılmak istiyorsun yanında sandıklarına, bakıveriyorsun ki yerlere düşmüşsün yerlerde gölgen tozunu sirkeliyor, gözyaşlarını siliyor ve yine seni ayağa kaldırıyor.
Bazen en büyük çaresizlik oluyor, kimsesizken sana korku verenlere sarılmak.
Banzense korkularının takendisi oluyor seni tekrardan ayağa kaldıran, tekrardan gözyaşlarını silen, tekrardan sana umut veren...
Umutla gözlerimizi açmaya çalışırken, korkularımızın bize çok yakınlarda olması bizi bir epey bir ürkütüp, bir yandan da kimsesizlikten alıkoyuyor. Yakınında en yakınında korkularının oluşu seni zamanda yolculuğa çıkarırken, çocukken düşmeye korktuğun yolların şimdiyse çamurlu hallerinde süründüğünü görüyorsun.
Üstünün kirlemesinden korkan sen zamanla kirlenmekten korkmuyor.
Gölgesinden korkan küçük sen zamanla korktuğu gölgesine sarılıyor.
Yanlızlıktan korkan o küçük sen zamanla yanlızlığın tek dostu olduğunu fark ediyor ve tabiki zamanla korkularınınsa gelecekteki büyük acılarının hafifleticisi olduğunun bilincine varıyor.
Küçükken korktuğumuz şeylerden, şimdi zevk alıyoruz...