+Sen katil değilsin Jimin. Sen hepimiz gibisin.
-Yanılıyorsun ben acımasız bir katilim ve bu benim işim unuttun mu? Hepimizin bir görevi var. Plan yapmak, araştırmak, bulmak, ve benimki öldürmek. Gerekirse hiç acımadan seni de öldürürüm...
✦
+Anlam...
Victoria'yı karşımda gördüğümde şimdi çocukların ne demek istediğini anlamıştım.
Siyah elbisesinin içinde tam bir siyah kuğu gibi duruyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yanıma yaklaştığında adam eğilerek baktığım yöne odaklanmıştı.
Th-Jimin'in gözlerindeki işığı farkedeniniz oldu mu? Yoksa sadece ben mi gördüm?
Nj-Taehyung şakayı bırak. Ciddi olmamız gerekiyor.
+Şu siyah elbiseli bize doğru gelen yabancı bayandan mı bahsediyorsunuz?
Jm-Evet...eşim.
Şuan rol yapmamız gerekiyordu ama bu şeyi söylemek neden bu kadar hoşuma gitmişti.
Yanıma vardığı anda parfümünün kokusu etrafı sarmıştı. Gerçekten her haliyle asil gözükmeyi başarıyordu.
Hemen yanıma oturarak masadakileri selamlamıştı. Bense istemsizce sadece onu izliyordum.
Victoria anlatımından
+Demek evlisiniz?
Jm-Evet öyle...
Jimin'in cevabıyla adamın bakışları değişmişti. Sinirlenmişti... Tamda düşündüğüm gibi. Morali bozulmuştu çünkü geldiğimden beri beni yiyecekmiş gibi bakıyordu.
+Peki böyle güzel bir kadınla nerde tanıştınız? Üstelik yabancı biri...
İşte böyle sorular için cevap düşünmemiştik.
Jimin elimi avuçları arasına alarak gözlerimin içine bakıp konuşmaya başlamıştı.
Jm-Universitede tanıştık. Vee gördüğüm anda dedim ki işte hayatımın kadını bu olmalı.
Ben şaşkınlığımı saklamaya çalışarak başımla onaylamıştım.
+Peki sizin isminiz ne?
Bana arsızca bir bakış atarak içkisinden bir yudum almıştı.
"Rebecca...ismim Rebecca"
Kafamdan bir şeyler uydurmuştum. Gerçek ismimi söylemem tehlikeli olabilirdi.
Sıkılsakta masadaki herkesin aptal sohbetlerine ayak uydurmaya çalışmıştık.
Bir kaç kişi daha gelerek bizimle birlikte oturmak istemişti. Yer olmadığı için herkes yanındaki sevgililerini ya da artık her neleriyse kucaklarında oturtmuştu.
Ahhhh sikeyim.
Adam inatla bize bakıp duruyordu. Özellikle benim neden kalkmadığıma.
Jm-Hadi Victoria...
Jimin'in kısık sesli uyarısıyla hemen kalkarak elbisemi düzelttim.
Bacaklarının üzerine oturduğumda belimden tutarak daha yukarıya çekmişti.
İkimizde gülerek hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya çalışıyorduk ama işte bu durum Jimin'in işine gelmiş gibi duruyordu.
Gülerek yavaşça kulağına doğru eğilip sesizce fısıldadım
"Eğer bunları bahane ederek sırnaşmaya kalkarsan kim min seok'dan önce seni öldürürüm"
Tekrar gülerek geri çekilmiştim.
Jm-Ahhh öylemi bebeğim. Çok komiksin ama sana söyledim daha vakit var...
Ne diyordu bu aptal?
+Anlaşılan bir birinizle aranız çok iyi.
Jm-Evet her konuda aramız çok iyidir.
Kulaklıktan diğerlerinin gülme sesini duyuyordum. Gerçekten size gününüzü göstermezsem bana da Victoria demesinler.
+Siz aranızın iyi olduğunu söylüyorsunuz ama Rebecca size karşı soğuk gibi... ya da çekiniyor mu?
Jm-Hayır kesinlikle öyle bir şey yok. Öyle değil mi sevgilim?
Gözlerimin tam içine bakarak Ellerini bacağıma koymuş baş parmağıyla tenimi okşuyordu. Belimden tutan kolunu daha da sıkılaştırarak kendine yaklaştırmıştı ve o an küvette olanlar aklıma gelmişti.
Gerilemiştim ama sakin olmalıydım...sakin olmalıydım.
Yavaşça yüzüme yaklaşarak kulağıma eğilmişti.
Jm-Şu bacağıma dokunan sert şey ne?
Bende boynundan tutarak onun gibi belli etmeden kulağına doğru yaklaşmıştım.
"Silahım seni aptal. Bacağımda sakladım. Elbiseyle nerde saklayabilirdim. Asıl ben şuan bana temas eden şeyin silah olmasını umut ediyorum"
"Hmm bilmem emin değilim Victoria"
"Gerçekten çıldırmama ramak kaldı"
Bir birimizden uzaklaştığımızda adam iyice kızgın görünüyordu. Kesinlikle amacımıza ulaşmıştık Jimin'i kıskandığı için beni ondan almaya çalışacaktı.
Sinirle yanındaki kızın kolundan tutup kendine doğru çekerek dudaklarına yapışmıştı....İğrençti kız az kalsın boğulacaktı... dilini kızın boğazına kadar soktuğuna emindim. Ahhh midem bulanmıştı.
Kızın dudaklarından ayrılır ayrılmaz bir çöp gibi kenara fırlatmıştı. Gerçekten bu kızlar para için meden kendilerine bu şekilde davranılmasına izin veriyordu.
Adam biranda ayağa kalkarak bizim yanımıza gelmişti.
Elini bana doğru uzatarak Jimine bakmıştı.
+Eşinizi dans için ödünç alabilir miyim?
Şuan söylediği şey için bile onu öldürebilirdim ama bizimde istediğimiz buydu.
Jimine göz kırparak ayağa kalkmıştım. Elimden tutarak merkeze doğru götürmüştü.
Tiksinerek elinden tutup uzak durmaya çalışmıştım. Jiminle göz göze geldiğimde yumruğunu sıkmış sinirle bizi izliyordu.
Adam elini belime yerleştirerek müziğe ayak uydurmaya çalışmıştı. Niyetinin ne olduğu zaten belliydi. Saçlarımı koklamaya çalıştığında olabildiğince uzak durmaya çalışmıştım.
+Eşinizi gerçekten seviyor musunuz?
Üzgünüm Jimin ama bu oyun için yalan söylemeliydim.
"Hayır...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
