+Sen katil değilsin Jimin. Sen hepimiz gibisin.
-Yanılıyorsun ben acımasız bir katilim ve bu benim işim unuttun mu? Hepimizin bir görevi var. Plan yapmak, araştırmak, bulmak, ve benimki öldürmek. Gerekirse hiç acımadan seni de öldürürüm...
✦
+Anlam...
Dudaklarını dudaklarıma bastırdığında dudaklarına karşılık vererek hemen bacaklarının üzerine oturmuş ve kollarımı boynuna sarmıştım.
Dudaklarının deli gibi hareketlerine ayak uydurmaya çalışmak zor olsada sanırım başarıyordum. Zaten ondan nazik bir öpüşme beklenemezdi...
Kolları tüm belimi güçlü bir şekilde sardığında ellerimi ıslak saçlarına daldırarak öpüşüne karşılık vermeye devam ettim. Bu hoşuna gitmiş gibi gülümsemişti.
Dudaklarımdan bir sürelik ayrılarak alnını alnıma yaslamıştı. Buz gibi vücuduna rağmen yüzüme çarpan nefesi oldukça sıcaktı. Ellerini yanaklarıma çıkararak yüzümü avuçları arasına almıştı.
Jm-Beni büyülüyorsun
Söylediği şeyle gülümsediğimde çenemden tutatak dudaklarımızı tekrar birleştirerek öpmeye devam etmişti.
"Gitmeliyiz Jimin. Herkes seni arıyor"
Şaşkınlıkla gözlerime bakarak hemen beni kaldırmış ve ayağa kalkmıştı.
Jm-Bana yalnız gelmediğini söyle...
"Üzgünüm ama başka yolu yoktu. Diğerlerine haber verelim"
Hemen bacağıma bakarak sinirle kucağına almıştı.
Jm- Yaran yeniden kanamış. Ayağını fazla zorlamamalısın.
Merdivenleri inerek beni salondaki koltuklardan birine oturtmuştu.
Jm-Üzerimi giyinip hemen geliyorum. Bir yere ayrılma.
Hemen yanımdan ayrılmıştı. Yaram gerçekten tekrar acımaya başlamıştı. Ama önemli olan onu bulmuştum. Vee beni öpmüştü tabiki sadece öpen o değildi.
Öpüşmüştük...ahhh buna inanamıyordum. Ona aşık olduğuma gerçekten inanamıyordum. Sorun onda değildi sadece ben genel olarak asla birine aşık olamayacağımı düşünürdüm ama olmuştum. Peki şimdi ne olacaktı? Bazı şeyler değişecek miydi?
Jm-Hadi gidelim...
Jimin de üzerini değişerek yanıma dönmüştü. Saçları hala ıslak olduğu için eliyle arkaya doğru ittirerek alnına dökülmesine engel oluyordu.
"Motorla geldiğim için giderken sen kullanmalısın"
Jm-Yani bu durumda bir de motor kullandın ha? Getçekten delisin...
Ayağa kalktığımda koluma girerek kapıya kadar benimle ilerlemişti.
Motorun arkasına oturmama yardım ederek hemen önde yerini almıştı.
Jm-Sıkı tutun gidiyoruz...
Kollarımı beline sardığım anda gaza basmıştı. Son hızda eve doğru yol almıştık.
Jm-Rahatsın değil mi?
Hızdan dolayı bağırarak söylediği şey bile zor duyuluyordu.
"Evet...oldukça"
Başımı sırtına yaslayarak gözlerimi kapatmıştım. Bir şeyler düşünmek istemiyordum. Uzun zaman sonra nedenini bilmediğim şekilde huzurlu hissediyordum ve bu huzurun tadını çıkarmak istiyordum.
~
Diğerlerine haber verdikten sonra onlarla nerdeyse aynı anda eve varmıştık. Sanırım az çok Jimin'in halini tahmin etmiş ve üstüne gitmemişlerdi. O yüzden herkes sessizce odalarına geçmişti. İkimizde birşey konuşmamıştık.
Peki bundan sonrasında ne olacaktı? Diğerlerine söylemelimiydik? Ama daha Jimin bile net bir şey söylememişken diğerlerine ne söyleyebilirdim ki? Sanırım en iyisi Jiminle doğru dürüst konuşmaktı.
Telefonumun çalmasıyla hemen açmıştım. Çünkü arayan bay Woo'du
-Aloo
+Victoria önemli bir durum var.
-Evet dinliyorum
+Okula kaç zamandır gitmiyorsunuz? Müdüriyet kızmış ve şuan sizi araştırmaya devam ederlerse sahte belge ve kimlikleriniz ortaya çıkar.
-Lanet olsun. Onu tamamen unuttuk.
+İşin içine polis karışırsa herşey kötü olabilir. O yüzden biran önce halletmelisiniz.
-Peki çok haklısınız ben yarın diğerleriyle halledeceğim.
+Tamam Victoria
-Görüşürüz..baba
+Görüşürüz kızım..
Jiminin söyledikleri aklıma gelmişti ve ona bu şekilde seslenirsem mutlu olacağını düşünmüştüm. Gerçektende öyleydi. Kızım derken sesinin tittediğini duyabilmiştim.
Yarın bizimkilerle konuşup okula gitsek iyi olacaktı. Bu şekilde başımızı derde sokabilirdik. O yüzden biran önce önlem almalıydık.Umarım o kadar zor şeylerle baş ederken böyle bir önemsiz sorun yüzünden zorda kalmazdık...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
