Bölüm +39

4.7K 306 63
                                    

Merhaba Aynalı ailesi,

Size hafta başı ve ay başı sürprizi yapayım dedim,  yepisyeni bit bölümle gecenizi şenlendirmeye geldim :) Valla bu ara iş güç çok yoğun ama elimden geleni yapıyorum hız konusunda. 

Şimdi size özel bir teklifim var:

 Bu kadar dans okuyorsunuz, dans konuşuyorsunuz, dansla yatıp kalkıyorsunuz, yüzlerce bölümü birlikte götürdük, yarışmalar gördük, çılgın antrenmanlar izledik.  Ama hiç dans etmedik birikte. Derim ki bir Latin dans gecesi yapalım. Bildiğiniz gibi ben eski dansçıyım, kardeşim de öyle. Bir saatlik, online bir dans dersinde buluşmayı teklif ediyorum size. Tamamen ücretsiz elbette!! Hem tanışalım hem dans edip eğlenelim. Ne dersiniz? Var mısınız? Hangi dansı isterseniz onu seçeriz ;) dersler benden katılım sizden.

Hadi bana yazın fikrinizi ve bölümü de keyifle okuyun :)

E.Ç.

***

It's too late to apologize...

***

BÖLÜM: +39

BİP BİP BİP

Rüzgar'dan

Güneşin doğduğu zar zor belli oluyordu bu sabah. Gecenin siyahı dağılırken karanlığı yağmur bulutlarına nöbet bırakmıştı sanki. Aralardan denize ulaşan sarı ışık huzmelerine rağmen önümüzde uzanan su birikintisi de başımızın üstünü saran gök gibi kapkaranlıktı. Karayı döven dalgalar yaklaşan fırtınayı haber veriyordu da asıl kasırganın çoktan kopup beni paramparça bıraktığından bihaberdi. Yok olmakla nefes almak arasında bir yerde asılı kalmıştım dünden beri. Zehirli bir gaz doluyordu ciğerlerime ağzımı her açtığımda. Dokunsalar un ufak olacaktı kemiklerim. Sadece duruyor, neyi beklediğimi bile bilmeden bekliyordum.

Ve bir de Caner vardı. Bir gölge gibi bir adım ötemdeydi. Yıkıldığımda beni yeniden ayaklarımın üzerine kaldırmak için yanımda kaldığını biliyordum. Bir an arkasını dönse kendimi şu terastan aşağı atacağımı düşünüyor olsa gerek yarım saat önce geri gelen doktoru karşılamak dışında gece boyu gözünü benden ayırmamıştı. Konuşmadığı, daha önemlisi konuşmamı beklemediği için ona minnettardım. Sessizce tutuyordu ruhumun tasmasını, kayıp diyarlara sürüklenmemem için yanı başımdaydı. Şimdiye kadar sınırda kalmamı sağladığını söyleyebilirdim, yeni günün ne getireceğini ise hep birlikte öğrenecektik.

 Şimdiye kadar sınırda kalmamı sağladığını söyleyebilirdim, yeni günün ne getireceğini ise hep birlikte öğrenecektik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Caner ceketinin cebinden bir sigara çıkarıp terasın korkuluklarına gittiğinde ben de onu takip ettim. Hemen paketi bana da uzatmıştı. Sigarayı dişim arasına sıkıştırıp Caner'in yaktığı çakmağa uzandım ve aldığım birkaç nefesle etrafa yayılan dumanın ötesinden izledim manzarayı. Denizin haşinliğinin garip bir şekilde sakinleştirici bir etkisi vardı. İçimde verdiğim savaşta yalnız olmadığımı hatırlatıyordu sanki bana. Kadere edemediğim isyanı benim yerime o haykırıyordu dalgalarıyla. Ne çok şey söylemek geçiyordu aslında içimden. Ve nasıl da anlatamıyordum derdimi kimseye.

AYNALI SALONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin