477. Ders :
24. Cüz, 41. Sûre, 477. Sayfa
Fussilet Sûresi
12-20. Âyet-i Kerîm'eler.بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ
12
فَقَضَاهُنَّ سَبْعَ سَمَاوَاتٍ فِي يَوْمَيْنِ
"Böylece onları, iki günde yedi sema olarak yarattı."Böylece Allah onları yoktan yarattı ve durumlarını mükemmel kıldı.
وَأَوْحَى فِي كُلِّ سَمَاء أَمْرَهَا
"Ve her semaya kendi işini vahyetti."Allah her semaya irade verdi veya fıtrî bir sevk ile onları yapacakları şeylere sevketti.
Denildi ki: Bundan murat "emirleri ve yasaklarıyla her sema ehline direktifler verdi" manasıdır.
وَزَيَّنَّا السَّمَاء الدُّنْيَا بِمَصَابِيحَ وَحِفْظًا
"En yakın semayı kandillerle süsledik ve onu koruduk."Öyle ki, sen semaya baktığın zaman oradaki yıldızları dünya üzerinde parlar bir vaziyette görürsün.
Semanın korunması,
-"Onu afetlerden koruduk"
-Veya "cinlerin kulak hırsızlığı yapmalarından koruduk" manasını ifade eder.
ذَلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ
"İşte bu, Azîz – Alîm'in takdiridir."Onun kudret ve ilmi, kemâl mertebesindedir.
13
فَإِنْ أَعْرَضُوا فَقُلْ أَنذَرْتُكُمْ صَاعِقَةً مِّثْلَ صَاعِقَةِ عَادٍ وَثَمُودَ
"Eğer yüz çevirirlerse, onlara de ki: Ben sizi Âd ve Semûd kavimlerini çarpan saika gibi bir saikaya karşı uyardım."Bu beyandan sonra imandan yüz çevirirlerse, onları yıldırım gibi kendilerine isabet edecek şiddetli bir azap ile uyar.
14
إِذْ جَاءتْهُمُ الرُّسُلُ مِن بَيْنِ أَيْدِيهِمْ وَمِنْ خَلْفِهِمْ أَلَّا تَعْبُدُوا إِلَّا اللَّهَ
"Hani peygamberler onlara önlerinden ve arkalarından gelmiş, "Allah'tan başkasına ibadet etmeyin" demişlerdi."Peygamberler her taraftan onlara gelmiş ve her cihetle kendilerine anlatmışlardı.
Veya mana şöyle olabilir: Gelen elçiler hem geçmiş, hem de gelecek zamanla alakalı uyarılarda bulundular. Geçmiş zamanla alakalı olarak kâfirlerin başlarına gelen felâketleri anlattılar. Gelecekle ilgili olarak ise, ahirette onlara hazırlanan azabı hatırlattılar.
Veya şöyle de düşünülebilir: Onlardan önce ve sonra peygamberler gelmişti. Çünkü bunlara önceki peygamberlerin haberi ulaşmıştı. Peygamberleri olan Hz. Hûd ve Hz. Salih, sonraki peygamberleri de haber vermişlerdi. Bunların hepsi de onları imana davet etmekte idi.
Veya ayetin ibaresinden murat, "Rızkı her yerden bol bol geliyordu." (Nahl, 112) ayetinde olduğu gibi çokluğu ifade etmek de olabilir.
قَالُوا لَوْ شَاء رَبُّنَا لَأَنزَلَ مَلَائِكَةً
"Onlar dediler: Şayet Rabbimiz dileseydi melekler indirirdi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✔️3- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚
SpiritualKur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz📚 devamıdır. Kapak Tasarımı : @Fatel16_13 kardeşimize aittir