500.Ders Câsiye Sûresi 23-32

18 4 8
                                    

500. Ders :

25. Cüz, 45. Sûre, 500. Sayfa
Câsiye Sûresi
23-32. Âyet-i Kerîm'eler.

 بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ


23

أَفَرَأَيْتَ مَنِ اتَّخَذَ إِلَهَهُ هَوَاهُ
"Hevâsını ilâhı edineni gördün mü?"

Hüdaya tâbi olmayı terk edip hevâya uydu, sanki hevâsına tapar hâle geldi.

وَأَضَلَّهُ اللَّهُ عَلَى عِلْمٍ
"Allah onu bir ilim üzere saptırdı."

Allah onun dalâletini ve ruh cevherinin bozulmasını bilerek, kendisini yüzüstü bıraktı, yoldan saptırdı.

وَخَتَمَ عَلَى سَمْعِهِ وَقَلْبِهِ
"Kulağını ve kalbini mühürledi."

Bunun sonucu olarak artık verilen öğütlere aldırmaz, ayetler hakkında düşünmez.

وَجَعَلَ عَلَى بَصَرِهِ غِشَاوَةً
"Ve gözüne de perde çekti."

Dolayısıyla basiret ve ibret gözüyle bakmaz.

فَمَن يَهْدِيهِ مِن بَعْدِ اللَّهِ
"Artık Allah'tan sonra ona kim hidâyet verebilir?"

Artık Allahın saptırmasından sonra kim onu hidayete sevk edebilir?

أَفَلَا تَذَكَّرُونَ
"Hala düşünmez misiniz?"














24

وَقَالُوا مَا هِيَ إِلَّا حَيَاتُنَا الدُّنْيَا
"Dediler ki: Dünya hayatımızdan başka hayat yoktur."

نَمُوتُ وَنَحْيَا
"Ölürüz ve yaşarız."

Nutfe iken ve daha evvelinde ölü idik, ardından hayat bulduk.

Veya ruhlarımız ölür, çocuklarımızın hayatlarının devamı ile biz de yaşarız.

Veya bazımız ölür, bazımız yaşar.

Veya ölüm ve hayat şu dünyada bize isabet eder, bunun devamında başka bir hayat yok!

Bununla tenasühü murat etmeleri de muhtemeldir. Çünkü tenasüh inancı, puta tapanların çoğunda görülen bir durumdur.

وَمَا يُهْلِكُنَا إِلَّا الدَّهْرُ
"Bizi ancak zaman yok eder."

Bizi ancak zamanın geçmesi helâk eder.

Dehr kelimesi, aslında âlemin bekası müddetidir.

وَمَا لَهُم بِذَلِكَ مِنْ عِلْمٍ
"Bu hususta onların hiç bir bilgisi yoktur."

Onların olayları müstakil olarak feleklerin hareketine ve bununla alakalı şeylere bağlamaları veya öldükten sonraki hayatı inkâr etmeleri, ilme dayalı bir inanç değildir.

إِنْ هُمْ إِلَّا يَظُنُّونَ
"Onlar ancak zanda bulunuyorlar."

Çünkü, bu konuda bir delilleri yoktur. Bunu,

-Taklide

-Ve duyularıyla muhatap olmadıkları şeyi inkâra binâ ederek söylediler.














25

وَإِذَا تُتْلَى عَلَيْهِمْ آيَاتُنَا بَيِّنَاتٍ مَّا كَانَ حُجَّتَهُمْ إِلَّا أَن قَالُوا ائْتُوا بِآبَائِنَا إِن كُنتُمْ صَادِقِينَ
"Onlara âyetlerimiz açıkça okunduğu zaman onların delilleri ancak, "Doğru söyleyenler iseniz babalarımızı getirin" demek oldu."

✔️3- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin