414.Ders Secde Sûresi 01-11

12 3 6
                                    

414. Ders :

21. Cüz, 32. Sûre, 414. Sayfa
Secde Sûresi
01-11. Âyet-i Kerîm'eler.

 بِسْــــــــــــــــمِ اللهِ الرَّحْمـٰـنِ الرَّحِيــــــمِ

1

الم
"Elif, Lâm, mim."



2

تَنزِيلُ الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ مِن رَّبِّ الْعَالَمِينَ
"Kitabın indirilişi, hiç şüphesiz âlemlerin Rabbindendir."






3

أَمْ يَقُولُونَ افْتَرَاهُ
"Yoksa 'onu uydurdu' mu diyorlar?"

"Onu uydurdu..."

Onların bu sözü, Kur'anın âlemlerin Rabbinden olmasını inkâr etmeleridir.

بَلْ هُوَ الْحَقُّ مِن رَّبِّكَ لِتُنذِرَ قَوْمًا مَّا أَتَاهُم مِّن نَّذِيرٍ مِّن قَبْلِكَ
"Hayır, o senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için, Rabbinden gelen bir haktır."

Kelâmın bu şekilde nazmında şöyle bir incelik vardır:

Allah önce Kur'anın i'cazına işaret etti. Sonra buna Kur'anın âlemlerin Rabbinden olmasını terettüp ettirdi.[1> Onda şüphe olmasını red ile bunu takrir etti. Sonra buradan intikalle, kâfirlerin Kur'an hakkındaki sözlerine yer verdi, "yoksa..." diyerek durumun onların dediği gibi olmadığına dikkat çekti, onların böyle demelerine muhatapları hayrete sevketti.[2>

Sonra yine isbatına yöneldi, Kur'anın Allah tarafından indirilmiş hak bir kitap olduğunu bildirdi, onun indirilmesinden maksadın ne olduğunu beyanla şöyle söyledi:

"Senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için..."

Hz. Peygamberin muhatapları, Onun gönderilmesinden önce "fetret ehli" idi.[3>

لَعَلَّهُمْ يَهْتَدُونَ
"Ola ki, hidayeti kabul ederler."

Ola ki onları uyarmanla doğru yolu bulurlar, hidayete ererler.









4

اللَّهُ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ
"O Allah ki, gökleri- yeri ve bu ikisi arasındakileri altı günde yarattı."

ثُمَّ اسْتَوَى عَلَى الْعَرْشِ
"Sonra da Arş'a istiva etti."

Bunların açıklaması A'raf sûresinde geçmişti.[4>

مَا لَكُم مِّن دُونِهِ مِن وَلِيٍّ وَلَا شَفِيعٍ
"Sizin için O'ndan başka ne bir dost vardır, ne de bir şefaatçi."

Allahın rızasını esas maksat yapmadığınızda size yardım edecek ve şefaatçi olacak hiç kimse yoktur.

Veya mana şöyle olabilir: Sizin için Allahtan başka dost ve şefaatçi yoktur. Sizin bütün maslahatlarınızı üstlenen ve yardım gereken yerlerde size yardım eden O'dur.

Bu ikinci manada, "şefaatçi" ifadesi "yardım eden" anlamında mecazen kullanılmıştır. Dolayısıyla sizden elini çektiğinde sizin için ne bir dost olur, ne de bir yardımcı.

✔️3- Kur'ân-ı Kerîm / Meâl / Tefsîr Okuyoruz 📚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin