Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDI

Yavuz'un Amacı

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Fatma ve Nur o gün gece korku ile birlikte konağın avlusuna çıktıklarında gördükleri ile dehşete düşmüşlerdi.
Alışkınlardı bu konakta zaten kavga hiç eksik olmuyordu .
Bağırış hiç eksik olmuyordu.
Huzur adına hiç bir şey yoktu.
Ama bugünkü olay daha bir farklıydı Sultan Hanım delirmiş gibi yine Hatice'ye saldırıyordu. Ama bu sefer Hatice'de karşılık veriyordu.

Normalde doğru dürüst karşılık vermeyen Hatice bugün karşısındaydı.
Şaşırtıcı olan da buydu.
Hatice'nin ona karşılık vermesiydi. Normalde susardı muhattap bile olmazdı bu densiz kadınla. Onun seviyesine asla inmezdi.
Çünkü Hatice asil bir kadındı onun gibi değildi...
Hatice ağlıyordu "olmaz razı gelmeyeceğim bu yaptıklarınıza asla asla..." diye hem Sultan'a hem de kayınvalidesine ve kayınpederine söyleniyordu .

Tüm konak ahalisi sese çıkmıştı. Ali bey delirmiş gibiydi .Sultan'ın kolunu tutup çekti "Ne yapıyorsun sen? Bir daha sana Hatice'ye böyle davranmayacaksın demedim mi?
Hı demedim mi ...?Geçmişte ki yaptıkların yetmedi mi...?
Zulümlerin,günahların...?
Uzak dur, uzak dur pisliğini Hatice'ye sıçratma.
Aileme çocuklarıma sıçratma.
Zaten yıllar öncesi ödettin günahlarının bedelini ,diyetlerini bizlere... Yıllar öncesi çıkarttın günahını pisliğini..." demişti.

Ama çocuklarını görünce şoka girmişti .Tabii ki bu sözleri duyan çocuklarda şaşırmıştı Fatma harici ama Ali Bey üzerini kapatmıştı bir şekilde .
Ali'nin bu konuşmasını duyan çocuklara korku içerisinde bakan nineleri ve dedeleri hatta Sultan bile şoktaydı,korkmuşlardı Ali sinirine hakim olamayıp herşeyi
konuşacak diye .
Ama Ali Bey çocuklarına kıyamıyordu. Susuyordu ama bir tarafta da kızı Fatma'sı vardı.
İşte yıllar önce kendine ve sevdiği kadın Hatice'ye yapılanı şimdi kızına yapmak istiyorlardı ve buna asla razı gelmeyecekti. Ne pahasına olursa olsun...

Nur ve Fatma hemen ağlayan yerde adeta kendini paralayan Hatice anneyi kaldırdılar "gel Hatice anne" diyerek.
Çünkü Nur'da çok seviyordu Hatice anneyi.Ona, o da" Hatice Anne" diyordu.
Hatta oğlanlar bile .Çünkü onların hepsini yetiştiren Hatice'ydi.
Bu anne görünümündeki Sultan'ın hiç çocuklarına analık yaptığı bile olmamıştı.
Çocukları bile dehşet içerisindeydi herzaman.
Bu kadının yaptıklarına....
Çünkü Sultan'ın bir korkusu yoktu ki yıllar önce herkesi emrine amade etmişti... Bir şartla Ali'yi de kendine bağlatmıştı. İstediği gibi at
koşturuyordu...

Tüm sülale arkasındaydı.
O yüzden ne Ali'den ne kimseden bir çekincesi vardı...
Malın büyük bir bölümünü de onun üzerine yapmışlardı.
Yani Ali'nin elini kolunu bağlamak için her şeyi yapmışlardı. Ama Ali'nin malda mülkte gözü yoktu.Sadece bu kadından kurtulmak istiyordu.
Ama şart bağlıyordu elini kolunu.

Oğlanlar da yerde oturup ağlayan Hatice annelerine dayanamayarak "Hatice anne kalk lütfen.
Ne oldu sana? "Diyerek üçü birlikte gitti. Çünkü Hatice bu eve geldiğinde ikizler 2,5 yaşında Onur'da 1 yaşındaydı ve anneleri Sultan terk etmişti. Ali Hatice'yi eve getirince Hatice koca yüreği ile bu günahsız yavrulara kıyamamıştı. "Akça sulalesi suçluydu ama bu sübyanların ne suçu var...?" Diye düşünmüştü hep.
Bir de kocası Ali'nin hatırına her şeye sabretmişti.

Bu çocuklara resmen annelik yapmıştı. Daha hayatı yeni yeni tanımaya başlayan bu küçücük yavrular anne olarak bu kadını tanımıştı. Hatta kimsenin bilmediği sır olan aslında Ali'nin oğlu olmayan ikiz kardeşler Ahmet ve Mustafa'ya bile kucak açmıştı.
Ali'de öz çocuklarından ayırmamıştı. "Ne günahları var bunların bu
sübyanların...?" Demişti günahı bu çocuklara yüklemişti.