🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...
🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Güzel ve güneşli günler gelmişti artık Turhanların ve Ali Çınarın hanesine.
O şiddetli yağan yağmurlardan ve poyraz esen günlerden, yıllardan sonra.
İmtihan dünyası yenileri ekleniyordu ama birlik ve dirlikleriyle üstesinden geliyorlardı.Bugün Furkan ve Nur'un vuslat günüydü. Üstelik öyle bir denk gelmişti ki Furkan'ın da 31. yaş günüydü. Ama sevdiğine kavuşacak olmanın verdiği mutlulukla doğum gününü bile unutmuştu Furkan.
Zaten doğum günü kutlamazdı hiç. Gereksiz görürdü. Tıpkı abisi Yavuz gibi...Çiftlikte rüya gibi bir kına gecesi yapmışlardı.
Şimdi de villanın bahçesinde düğünleri yapılıyordu.Hocaların okuduğu Kuran-ı Kerimden sonra velime yemeği dağıtılmıştı.
Herşey mükemmeldi.
Sıra resmi nikaha gelmişti. Resmi nikahları kıyılmıştı ama Furkan ve Nur ayağa basma geleneğini unutmuşlardı.Ada ve Fatma, Azra, Nazlı gülerek izliyordu Furkan ve Nur'u.
Azra, gülümseyerek " unuttular ayağa basma geleneğini " dedi.
Fatma'da, görümcesine gülümseyerek
" heyecandan canım heyecandan.
Bende, sende basamamaştık. Hatırlıyorum da benim nikâhımda yüreğim gümbür gümbür atıyordu. Daha kocamı tanımıyordum bile doğru dürüst.
Hele sen Azra ağlaya ağlaya evet demiştin.
Evden gelin değil de cenazen çıkmış gibiydi.
Öldüm ben artık Fatma. Benim için herşey buraya kadarmış...demiştin. Ama bak şu anda nereden nereye geldin. İki oğlun var. Birisi de karnın da bakalım belki bu bir prenses olur..."Dedi.Azra , ileride oturan kocasına bakarak
" evet Fatma aynen öyle demiştim. Çünkü kocamın başka birisine yani ölmüş nişanlısına sevdalı olduğunu biliyordum. Ve hiç unutmadığını ve unutamayacağını düşünüyordum.
Yaşadıklarım çok zordu... Kimselere anlatmadım ama çok kanlı gözyaşları döktüm gurbet ellerde İngiltere'de... Kimsem yoktu yanımda..." dedi.Ada, derince bir iç çekerek " ah be Azra ne kadar sabırlı ve güçlü çıktın. İnan ben senin gibi dayanamazdım.
Erhan'ı ben çok kıskanıyorum.
Halbu ki hayatında ki ilk ve tek kadın olduğumu bildiğim halde. Ama Engin enişte dürüst birisi... Her şeye rağmen sana ve çocuklarına karşı vefalı..." dedi.Azra, her baktığında yüreğine en güzel duyguları tattıran kocasına bakarak " evet Engin bambaşka Ada. Aslında yüreğime en büyük acılarda O'nun yüzünden açıldı ama en güzel duyguları da o tattırdı bana..." dedi ve gülümseyerek babasının yanında bıcır bıcır konuşan oğlu Yaman'a baktı sonra da kucağında ki Yalçın Efe' sine baktı. Engin'de aynı şekilde karısına bakıyordu göz ucuyla gizli gizli.
******
Furkan, arkadaşlarının yanına gidince Fatma gülümseyerek kız kardeşinin yanına gitti.
" Elticiğim nikahta heyecandan kocanın ayağına basmayı unuttun " dedi.Nur'da, kıkırdayarak " evet öyle oldu elticiğim ama ne önemi var ki değil mi?" Dedi.
" Şaka yaptım canım kardeşim. Bende basmamıştım. Hem sadece bir gelenek yani dini bir vecibe değil. Üstelik evlilik bir yarış değil ki canım benim. Yeri gelir kocanın sözü geçer yeri gelince karının sözü geçer. Yerine göre. Zaten önemli olan da karı ve koca arasında istişaredir.
Ayak basmakla veya sadece benim sözüm geçerli olur demekle olmuyor bu işler..."Furkan, gülümseyerek " çok doğru söyledin yenge..." dedi.
Furkan'ın yanında ki Yavuz'da imalı imalı ve hayran hayran karısına bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDI
General FictionNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... Yaralı kalplerin büyü...