Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDI

Hayal Kırıklığı

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...Furkan'ı anlatıyor..

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Ceren'in, tavrı tüm Turhanları bozguna uğratmıştı.
Zeynep hanım gözyaşlarıyla hoş "geldin kızım "dedi yinede herşeye rağmen.

Ceren, dik dik bakıp "hoş bulduk Zeynep hanım..."Dedi kaşlarını kaldırarak.

Yalçın Bey, içi içini yiyerek "hoş geldin gelin hanım..."Dedi.

"Hoş bulduk Yalçın Bey..."Dedi yine aynı tavırla.

Adettendir diyerek Turhanların hepsi "hoş geldin "dediler.
Hepsine yine aynı tavırla cevap
verdi Ceren.

Dilber nine dayanamayarak karşısına geçip elini uzattı " hoş geldin gelin..."diyerek .
"Biliyorum senin tepkini ama sende beni tanımıyorsun daha...Ben de ailemi üzdürecek göz varmı...?"Dedi içinden.

Ceren, tepeden bir bakış atıp Dilber ninenin elini alıp öpmedi.
"Hoş buldum Dilber hanım..." Dedi.

Furkan, yıkılmıştı burada şu anda yaşananlara.
"Zaten aylardır yıkıldım yaptıklarından dediklerinden dolayı. Allah'ım ben nasıl bu kadar cahil olabildim?
Değişeceğim dedi bana...Hatta nikah gününe kadar da değiştiğine inandırdı beni.
Yoksa asla kabul etmezdim ben. O peşimde dolaşan kız gitti bir şeytan geldi yerine.

Ama hep şeytanmışta ben anlayamamışım...Ben Furkan Turhan bu hallere düşecek adam mıydım?
İlk defa görenler çekinip yanıma yaklaşamazdı bile.
İş dünyasında toz attırıyordum. Yazılım dünyası ve inşaat sektörüne kök söktüren ben ne hallerdeyim.
Görseler şu halimi dehşete düşerler.
İşletme fakültesinin tozunu dumanına katmış olan ben ne
hallere düştüm ?"Dedi içinden.

Yavuz, sanki kardeşinin gözlerinden anlıyordu içindekileri.
"Sağ kolum aslan Furkan'ım benim.26 yaşını bitirip 27'ye girdin. Ve iki yaşındaydım bana yoldaş, kardeş, sağ kol olduğunda.

Aynı yatakta yattık seninle. Aynı tabaktan yedik.
Sende biraz büyüyünce aynı kıyafetleri giydik yokluktan. Aynı okullara gittik. Kavga olsa sırt sırta koruduk birbirimizi .
Ser verdik sır vermedik kimseye,
biz seninle neler yaşadıkta...

Sırdaş olduk...Dertdaş olduk...Benim mahpus yıllarım da evin büyüğü olarak kaldın daha 16 yaşında. Anama babama, kardeşlerimize destek olmak için elinden geleni yaptın.
Liseyi bırakıp açıktan okudun çalışıp ailemize destek olmak için.
İşlerin bu noktaya gele bilmesi için gece gündüz çalıştın benimle.Bir gün of bile demedik.Ailemiz için...

Hayaller kurduk bu günler için. Bu yolda en büyük destekçim oldun...
Sonra Erhan ve Nurettin yetişti onlar bizden küçük olsada öğrenciyken bile destek verdiler. Okulları bitince
gücümüze güç kattık.
Ne hayallerle bu villanın arazisini almıştım ben.

Hepimize birer ev yapacaktık...Geniş ailemizle geçinip gidecektik .
Hep derdin ya o bahçede hepimizin çocukları oynayacak .
Eşlerimizle hep birlikte toplanıp kahvaltılar ,yemekler yiyeceğiz...diyordun..." Dedi içinden.
Yanıyordu kardeşine için için.

Ceren'in, olduğu yere bile bakamıyorlardı ne Yavuz, ne Erhan, ne Nurettin...
Furkan, bu durumu bildiği için daha kötü oluyordu.
"Ceren'i bir bacı olarak görüyorlar ama inançları gereği bakamıyorlar bile doğru dürüst. Onları da zor duruma düşürüyorum...Bir gün evlendiğim kadın yüzünden bunlardan dolayı utanacağım akımdan bile geçmezdi..."Dedi içinden kalbi kanaya kanaya.