Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDI

Furkan ve Nur'un Duyguları

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Yavuz, her iki ailesiyle de Furkan ve Nur hakkında konuşmuştu. Ama bundan ne Nur'un ne de Furkan'ın haberi vardı.
Bu aşkı yeni öğrenen Turhanlar hem şaşkın hemde çok mutlulardı. Ve Nur'u bir an önce gelinleri olarak görmek istiyorlardı.

Zeynep hanım ve Yalçın bey " yazık çocuklara tam beş yıl olmuş aşkları başlayalı. Daha fazla bizde onlarda beklemeyelim..."dediler.

Ali bey ve Hatice hanım, Nur'un, kardeşleri de bu aşıkların artık kavuşmasını istiyorlardı.

Yavuz, ailesiyle konustuktan sonra binbir zorlukla kardeşi Furkan'ı getirtmeyi başarmıştı.
Ama olacaklardan bir haberdi Furkan.

Nihayet olayı ciddiyete kavuşturmanın zamanıydı artık.
Yavuz ve Fatma anlaşmışlardı. Üsküdar' da ki Fethi Paşa Korusun'da doğanın için de bir kafeye gideceklerdi.

Ama Fatma öncesinde sadece Nur'la buluşup konuşacaktı.
Yavuz'da, kardeşiyle konuşup ikisini orada buluşturacaklardı.

Nur, öncesinden bilse kabul etmeye bilirdi. Herşeyi gizliden yönetiyorlardı aileleri ile birlikte.

Fatma ve Nur birlikte kafede buluşmuşlardı.
Nur, merakla ablasına bakarak
" ablam hayırdır inşallah böyle bir anda buraya gelmemi istedin?" Dedi.

Fatma, gülümseyerek " hayır canım benim, merak etme. Kardeşimle başbaşa konuşmak istiyorum biraz.
Benim biricik kız kardeşim çok üzgün ve aşık ama bana anlatmıyor, ben konuşmak isteyince de kaçıyor konuşmaktan..."dedi.

Nur, sesi titreyerek " abla sen ne diyorsun böyle? Ben mi aşığım ve kime ?" Dedi gözlerini kaçırarak ve utanarak.

Fatma, kız kardeşinin utandığını anlayınca ellerini tutarak ve gözlerine şefkatle bakarak " utanma Nur'um benden. Ben senin ablanım. Aramızda bir yaş olsada ben senin ablan olarak seni çok iyi tanıyorum ve biliyorum.
Biz birlikte büyüdük. Birbirimizin en iyi arkadaşı ve sırdaşı da olduk daima...
Ne olur anlat bana içinde ki gizlediğin sevdanı. Üzülüyorum senin için de Furkan abim için de..."deyince Nur yutkunarak ;

" Ne Furkan'ı ablam? Ben mi aşığım O'na?"

" Evet canım aynen öyle sen aşıksın. Sadece sen mi ? O' da sana kara sevdalı. Hemde deliler gibi.
Ama yıllar önce babama verdiği söz yüzünden karşına çıkamıyor. Yoksa Furkan abimi kimse tutamazdı. Sanırım birde öncesinden Ceren'le evli olduğu için kendini sana layık görmüyor... Ama sende biliyorsun ki aralarında gerçek bir karı ve koca ilişkisi asla olmamış. Ve sadece kağıt üzerinde evlilermiş. Dini nikahı zaten Ceren kabul etmiş...
Öyle olmasa bile insanoğlu boşanmışta olabilir. Kader de neler yazılı olduğu bilinmez..."

Nur, gözleri dolu dolu " abla biliyorum elbette O'nların evlilik durumunu.  Dediğin gibi insan boşana da bilir. Bu durum yüzünden kimseyi yargılayamam...
Ama merak ettiğim şey babam O'na benden uzak durmasını mı söylemiş ve ne zaman? Benim haberim
yoktu "dedi.

" Evet canım aynen öyle demiş babam. Yıllar önce üniversitenin önünde o yaşadığınız olayın akşamına bizim dördüzler için evde verdiğimiz aile üyeleri arasında ki yemekte. Bahçede uzun uzun konuşmuşlardı. Babam Furkan abiyi çok iyi anladığını  söylemiş. Ama bir baba olarakta senden uzak durmasını söylemiş. Malûm o zamanlar daha Furkan abim boşanmamıştı ve öyle bir gündem de yoktu. Yavuz, herşeyi biliyormuş ama O'nun dışında bizler bilmiyorduk Ceren'in pislikliklerini... Babamız seni korumak istemiş kendince.
O yüzden Furkan abim boşandıktan sonra da sana yaklaşamadı.
Furkan abim İspanya'ya niye kaçtı sanıyorsun. O sana boşanmadan önce aşık olduğunu fark edince hemen oraya kaçmış.