Velime Yemeği

2.4K 303 134
                                    

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Ve nihayet akşam olmuştu. Yavuz'un evinin bahçesi boydan boya hazırlanmıştı. Fatma, görünce hayran kalmıştı.

Fatma'nın ailesi de erkenden geldi...
Misafirleri karşılarken Yalçın bey ve Zeynep hanım,Ali bey ve Hatice hanım karşılayacaklardı anneler ve babalar olarak...
Yavuz, karısının ailesini bahçe kapısında karşılamıştı. Büyük bir hürmetle ve mutlulukla.

Bu manzarayı terastan izleyen Furkan kendi içi kan ağlasa da, abisi adına çok mutlu oldu.
"Bu Ali bey ve ailesi ne kadar dürüst ve temiz insanlar böyle. Böyle insanlarla akraba olduğumuz için çok şükür Rabbim'e.
Şu yanlarındaki de küçük kızları galiba. Antalya'da düğünde görmüştüm çok az...Gelinin kız kardeşi demişlerdi. Hatta iki aile resim çekilirken de kalabalıkta yanlışlıkla ayağına basmıştım."Dedi farkında olmadan gülümseyerek.

"Ama benziyor Fatma yengeme...Çok yakından bakamamıştım. O gün ayağına bastığım da bile başını kaldırmadan ve özür dilememi beklemeden koşar adım çekip gitmişti..."Dedi ve içinden" sahi o resimler geldimi ki?"diye geçirdi
bir anda.

Fatma, bahçeye çıkıp ve ailesinin geldiğini görünce sevinçle gidip sarıldı annesine.
Annesine hayran hayran baktı.
Leylak renginde zarif kemerli hafif sade şık bir abiye ve aynı abiyenin renginde ki şalıyla ,siyah stiletto ayakkabısı ve siyah şık zarif el çantası ile sade zarif boynuna, bileğine, ince ve zarif beyaz parmağına takım olarak taktığı altın set takımı ile mükemmel ve etkileyici gözüküyordu.

"Ne bu güzellik annem...?Maşallah kim der gelinin annesi diye...Öğrenenler çok şaşıracak bizi abla kardeş sanacaklar..."Dedi.

Hatice hanım özlemle kızına bakıp "ah benim kuzum yavrum...Sana da Maşallah Sübhanallah...Ne kadar güzel olmuşsun..."Dedi gözleri dolu dolu. Şöyle tekrar bakmıştı güzel kızına krem rengi ve hafif işlemeli abiye elbise ve aynı renkteki şalıyla, aynı tondaki prenses ayakkabısıyla çok şık olmuştu.

Düğünde Yavuz'un taktığı bilezikleri ve takı seti ile birde babalarının geçen yıl hem Fatma'ya hemde Nur'a aldığı sade şık isimlerinin baş harflerinin olduğu altın bilekliği takmıştı.
Zaten hiç çıkarmıyorlardı babalarının hediyesini.
Takılarla da tamamlayınca muhteşem görünüyordu.
"Tam bir gelin gibi...benim prensesim"dedi kızının yanağını okşayarak ve öperek.

Fatma, utangaç bir şekilde gülümseyerek "annem Yavuz, almış elbiseyi. Bana süpriz yapmış. Ben gerek yok gelinliği tekrar giyerim demiştim...

Biraz önce paketi getirdi. İster bunu giy ister gelinliğini giy.
Tekrar gelinlik almadım bu velime yemeğimiz olduğu için belki bu daha rahat olmanı sağlar haraket ederken...
Hem azıcık seni tanıdıysam iki tane gelinlik israf dersin diye başka özel bir günde de giyebilmen için bunu aldım ahu gözlüm dedi..."Demişti ki ağzından kaçırttığı son sözle kıpkırmızı olmuştu.

Annesi kızının utandığını anlayınca mesut bir şekilde "ah benim ince düşünceli damadım .Nasılda bilirmiş ahu gözlüsüne yakışanı..."Dedi derin bir nefes alıp damadına baktı bahtiyar bir şekilde.

Fatma'nın aynı kendisine benzediğini bilen annesi ve kendisi gibi kızınında çekingen tavrını çok iyi bilen annesi merhametle;

" Niye utanıyorsun yavrum? Biliyorum ağzından kaçırttığını...
Ben senin annenim ve çok mutlu oldum duyunca. Ben seni böyle görünce yıllardır yavruma, sana ettiğim dualarımın tecelli edişine şükrediyorum... İnşallah diğer yavrularımda hayırlı eşlerle karşılaşırlar ve mutlu olurlar
yıllardır duam beşinizin de
mutlu, huzurlu, muhabbet dolu yuvalarınızın olması..."Dedi.

Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin