Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDI

Ali ve Hatice' nin Çiftçiliği

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...

🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿

"Kader iki insanı birbirine yazdıysa ister yan yana olsunlar yada birbirlerinden hiç haberleri olmasın yine de onları karşılaştırır ve birbirlerine yar yoldaş eder..." dedi Fatma içinden.
Uçaktan inince Yavuz'a bakarken.

Ali Bey hava alanına inince taksiyle çiftliğine gitmek için sabırsızlanıyordu karısına sürpriz yapacaktı...
Karısının hiç haberi yoktu.Fatma hariç hiç kimse bilmiyordu aileden. Hava alanına inince Yalçın Bey ve Zeynep Hanım evlerinde misafir olmalarını, kendilerine bir düzen kuruncaya kadar başlarının üzerinde yerleri olduğunu bildirdi.

Fatma, Yavuz'a bakıyordu.
Sürprizden Yavuz'un da haberi vardı. Fatma ona anlatmıştı herşeyi.
Zeynep Hanım ve Yalçın Bey ısrar ediyordu" bize gidelim" diye.

Hatice'de kara kara düşünüyordu" ne yapacağız biz Allah'ım İstanbul'da bunca kişi... Sen yardım et bize..."diye.

Ali Bey" sağ olun Yalçın abi ve Zeynep abla. Ama biz evimize gidelim sizi de ben davet ediyorum, bizi evimize kadar götürürsünüz herhalde..." deyince;

Hatice kocasına baktı "neler oluyor Ali?" diye.

" Gidince görürsün Hatice..." dedi.

Zeynep hanım ve Yalçın bey bu teklifi kabul etti.
Hepsi beraber taksilere binerek en önündeki Ali Bey'in bindiği taksiyi takip ettiler.

Taksi Çatalca'ya girmişti. Çatalca'da koskocaman arazi içerisinde güzel yeni yapılmış bir çiftlik evine geldiler. 3 katlı yeşillikler içinde etrafı koskocaman araziler ile çevrili etrafında çadırlar ve hayvanlar için barınaklar vardı. Yemyeşil arazi üzerine kurulmuş bu çiftlik evi muhteşemdi...Büyüleyici bir güzelliğe sahipti. Hem çok modem bir yapıya sahipti hem de doğa hayatını çok güzel yansıtıyordu.Hepsi hayran kalmıştı.
Buraya niye geldiklerini düşünüyorlardı. Özellikle de Hatice "Ali gece gece biz burada ne arıyoruz...?" dedi endişeyle.

Ali sadece gülümsemişti" bekle birazdan öğreneceksin Hatice'm..." dedi.

Çiftlik evinin bir tarafında koskocaman bir meyve bahçesi vardı. Bir tarafında da sebze bahçesi ile mükemmeldi.

Çiftlik evinin önünde ki bahçesi komple çiçekler ve sardunyalar ile doluydu. Rengarenk çiçekler ve bahçede ki oturma köşesi büyüleyiciydi.
Taksi tam çiftlik evinin önüne gelip durunca diğer taksilerde durdu .

Herkes taksiden indi. Yavuz Fatma'nın elini tutarak inmesine yardımcı oldu.

Ali' de karısının elini tutarak " işte Hatice'm sürprizim buydu.
Bak bakalım şu çiftlik evinin kapısın da ne yazıyor?"

Hatice başını kaldırınca kapıda koskocaman" Ali ve Hatice'nin Çiftliği" yazıyordu.

Hatice" Ali ne demek oluyor bu...?"Dedi gördüğüne
inanamazcasına. Çocuklar hemen anne ve babalarının yanına koştular.

" Baba bu çiftlik bizim mi?
Annemle senin adın yazıyor.
Çok güzelmiş baba..." dediler sevinçle.

Ali " evet yavrularım. Çiftlik bizim, annenizle benim ilk nişanlandığımız zamandan beri hayalimizdi. Ama gerçekleşememişti bazı olaylardan dolayı. Son yıllar da tüm yatırımımı buraya çektim. Yavaş yavaş hazırladım. Tabii ki bu konuda en büyük destekçim Fatma' ydı.
Hepinizin fikrini ayrı ayrı alan oydu, hayalinizi soran sorgulayan öğrenen oydu..."deyince;