🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...
🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Furkan, yıkılmıştı. Ruh gibiydi.Hiç bir şeyi sağlıklı düşünemez olmuştu. Yaşadıkları yıkmıştı zaten.Birde Nur'un kendisine yanlış yaptığını düşündüğü için iyice delirmiş gibiydi.
Nur , gittikten sonra bir saat daha o ıhlamur ağacının altında oturdu.
Ağladı için için. Hiç kimseye, etraftaki insanların bakışlarını aldırmadan.
Güçlü gözükmek istemiyordu bugün.
"Yıktı beni canımın canı bildiğim... Daha da hiç bir şey umrumda değil..."diyordu içinden.Biraz sonra aklı başına gelince abisini öylece bırakıp geldiğini hatırladı.
"Hay Allah ya!Ben abimi öylece bırakıp geldim.Peşimden de o kadar çağırdı dur diye. Ama ben çekip geldim. Bir arayayım bari..."diye cebine elini uzattı " olamaz ben telefonumu da almamışım..."diyerek oturduğu yerden kalktı.Hemen üniversitenin karşında ki hikaye cafeye girdi.
" Pardon ben telefonumu evde unutmuşum.
Rica etsem sizin iş yerinin telefonundan birisini araya bilirmiyim ? Ücretini öderim..."Daha on sekiz, on dokuz yaşlarında olduğu belli olan garson genç " ben buranın çalışanıyım abi. İş yerinin telefonuna yetkim yok ama istersen benim telefonumdan araya bilirsin" diye eski model ekranı kırık olan telefonunu uzattı.
Furkan, iç çekerek bir temiz yüzlü gence birde uzattığı telefona baktı.
"Sağol kardeşim "diyerek telefonu alıp abisinin ezbere bildiği numarasını tuşladı.Yavuz, eve sığamadı için bahçede bir o yana bir bu yana dönüp duruyordu.
"Ah be Furkan benim aslan kardeşim. Nereye gittin sen?" Diye.Telefonu çalınca kayıtlı bir numara olmasada hemen anladı Furkan'ın olabileceğini.
"Telefonunu unuttuğunu nihayet fark ettin demek "diyerek telefonunu açıp "alo "dedi."Abi benim Furkan."
"Anladım aslanım zaten senin olabileceğini. Sen nereye fırladın gittin öyle? Anlamadan dinlemeden..."dedi sinirli soğuk ciddi sesiyle.
Furkan, anlamıştı abisinin çok kızdığını.
"Abim, merak etme iyiyim ben. Ama biraz yalnız kalmak istiyorum. Ve şimdi senin Ağva'da ki kulübeye geçiyorum. Anneme ve babama söylersin sen. Telefonumun yanımda olmadığınıda söyle...""Konuşmamız lazım önce aslanım. Ondan sonra git kafanı dinle biraz."
"Sonra abim sonra. Şu anda sadece yalnız kalmak istiyorum lütfen.Hadi kapatıyorum ben abim..."
Yavuz, derin bir nefes alıp" tamam git bakalım..."dedi.
Furkan, telefonu uzattığı gence "teşekkür ederim kardeşim. Allah razı olsun senden.Bu arada senin adın ne? Ve öğrencimisin sen?" dedi.
" Adım Batuhan abi. Evet öğrenciyim..."
Furkan, cebinden 200 tl çıkardı
" Batuhan yanlış anlamazsan kardeşim al bunu lütfen. Bana telefonunu verdin güvenerek karşılığı olamaz ama...""Olmaz abi ben alamam bunu.
Bir dakika kadar telefonumu kullandın sadece..."" Sen öğrencisin ve belliki ihtiyacın olduğu için burada çalışıyorsun. Ve talebeye sadaka geçer. Bunu benim sadakam olarak kabul edersen mutlu olurum.
Çok zor bir süreç yaşıyorum. Belki senin duan kabul olur. Bana bol bol dua et.""Ederim abi elbette. Ama yinede o parayı almam..."
"Tamam o zaman Batuhan kardeşim.
Peki sen bir yerden burs alıyormusun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabr-ı Sükût 2.Seri (Aşk-ı Muhal) TAMAMLANDI
General FictionNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... Yaralı kalplerin büyü...