Bölüm 17 : UÇURUMDAKİ İZ

3.3K 438 250
                                    

Yorumlarda geleceğe dair Spoiler yazmazsanız sevinirim. Lütfen başka okurlardan da Spoiler istemeyin. (Başka okurlara saygı duymamız açısından bu benim için oldukça önemli. Beni kırmayacağınızı biliyorum. ♥)

Bana İnstagram hesabımdan da ulaşabilirsiniz. Orada aktif oluyorum ve sizlerle daha samimi bir ilişki kurabiliyorum. Oraya özel paylaşımlarımız var.

İnstagram : hilaleasar

Bölüm Şarkısı/-ları :

Lütfen Oy vermeyi ve Yorum yapmayı unutmayın. Çok öptüüüm ♥

Keyifli Okumalar...

Keyifli Okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bir anda... Aramızdaki o uçurum sanki hiç kapanmamak üzere büyüdü, büyüdü ve daha çok büyüdü. Ben o tepenin başından metrelerce yuvarlanarak yere çakıldım. O ise, zirvede benim bıraktığım izin üzerine basıyordu. Ölmemiştim belki ama boğazıma dolan kanların hırıltısı eşliğinde acıyla yaşama tutunmaya çalışıyordum.

Dipten doruklara uzanan acılı bakışlarıma bir akbaba gibi tepeden bakıyor, ve belki de ölümümü izliyordu.  "Ne?" Parmaklıkları tutan ellerim hızla onun göğsüne sert bir şekilde darbe atarken kendimi olabildiğince ondan uzaklaştırdım.

"Ne saçmalıyorsun sen?" Aklımı kaybetmek üzereydim! "Beni nereden vurmak istiyorsan vur ama bunu ailem üzerimden yapma Savaş." Başımı hızla iki yana sallarken bir elimle saçlarımı sertçe çekiyordum. Eğer bir kabusun içindeysem bir an önce uyanmalıydım! Kafamdaki soru işaretleri birer birer kayboluyor gibiydi. Fakat hayır. Buna inanamam.

Başından beri beni öldürmemesinin nedeni buydu.

"Sen... Babamı tanımıyorsun. Senin gibi bir adamla onun işi olamaz!" Sesim gereğinden yüksek çıkarken gözlerim de dolmaya başlamıştı. O benim karşımda ifadesiz bir şekilde suratıma bakarken çıldırmamak elde bile değildi. Babam kötü biriydi. Hatta iğrenç ötesi biriydi, bunu biliyorum. Ama ne olursa olsun çocuklarına karşı iyi bir babaydı.

Herkesin kötü adamı olabilirdi belki ama bir zamanlar benim de her kız çocuğu gibi  kahramanımdı.

Ben babamın öyle bir adam olduğunu öğrendiğimde yıkılmıştım. Bilmek hiç bu kadar ağır gelmemişti hayatım boyunca. Tecavüz edilen kızla konuşurken onun gözlerindeki korkuyu görmüştüm. Babama güvenmişti. Fakat onun rüşvet alıp dava dosyasını ustalık eseriyle kapatmış olmasından dolayı korkmuştu. Çünkü dünyada iyi insanların kalmayacağına inanmıştı. Ben onunla konuştuktan sonra ne mi olmuştu? Kustum. Midem bulanmıştı çünkü. Babamın yaptığı iğrençlikten değil. Tüm bunlara rağmen içimde bir yerlerde ufak da olsa babamın masum olduğuna inanmış olduğumdan...

O kızın gözümün içine baka baka yalan söylemesini istediğimden...

Ve en kötüsü... Benim de en az babam kadar iğrenç ötesi bir insan olduğumu fark etmemden dolayı midem bulanmıştı. Şimdi de midem bulanıyordu. Çünkü yıllar geçse de itiraf etmekten vazgeçsem de ben yine babasına inanmak isteyen o aptal kızdım. Savaş gibi bir adamla iş yapmış olamazdı. Kendisini bu kadar da batırmış olamazdı!

PERSONA'NIN DÜŞÜŞÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin