Yorumlarda lütfen spoiler vermeyeliim!
Beni İnstagram'dan takip edin - @hilaleasar
Sınır : 700 yorum
"Cihangir Bey iyi misiniz?!" dedi çok yabancı olmayan bir ses."Ben iyiyim! Bırak beni! Umay'a bakın! O iyi mi?!" Başımda keskin bir ağrı vardı. Gözlerim kıpırdanmaya başlarken ellerimle başıma dokunmak istedim ama benden önce bir el başıma uzandı.
"Vurulmadı. Başını yuvarlanırken sert bir şekilde çarpmış olmalı." Cihangir'in yorgun da olsa derin bir nefes verdiğini duydum. Rahatlamıştı. Göz kapaklarım titreyerek açılırken gözlerim bir araba tavanına bakıyordu. Arabanın içindeydik...
"Umay? Kızım, iyi misin? Korkma artık güvendeyiz." Onun yorgun sesini bir kez daha duyduğumda uzandığım araba koltuğunda yavaşça doğruldum. Lüks bir minibüsün arka bölmesindeydik. Elim başımdaki ağrıyı bulurken hemen yanı başımdaki adamımız bana arabanın köşesinden bir şişe su uzattı. Onu elimin tersiyle reddederken yüzümdeki rahatsız edici ifade Cihangir'i görmemle birlikte korkunç bir ifadeye büründü. Omzu kanlar içindeydi. Ve sol eliyle sağ omzuna baskı yapıyor parmaklarının arasından taşan kırmızılık beyaz gömleğini kızıla boyamıştı.
"Vurulmuşsun!" Gözlerim anında dolarken ona doğru atılmak istedim ama o tek bir el hareketiyle kendisine yaklaşmamı engelledi. Çok kan kaybetmişti. Yüzü beyazlamış, dudakları bile hafiften morarmaya başlamıştı. Yine de korkmamam için gözlerime öyle bir güvenle bakıyordu ki oturuyor olmasam dizlerimin beni taşıyabileceğini düşünmezdim.
"Sakin ol Umay... Sen iyisin ya. Gerisi önemli değil." Gözleri dolarken başını koltuğun sırtına dayadı ve duygusal yoğunluğu bir ağlayışa dönüşmesin diye dizlerini alt dudağına saplayarak acıyla dolu gözlerini camdan dışarıya çevirdi. Araba son hız gittiği için arada bir sarsılıyordu bedenlerimiz.
"Allah beni kahretsin!" diyerek sert bir şekilde koltuğa vurdu başını.
"Allah beni kahretsin!" diyerek tekrar vurdu ve benim gözlerim iyice doldu.
"Yapma şunu! Belki de beni takip ederek buldular bilmiyoruz ki!" Ellerimle onun dizlerine tutunurken şoföre doğru bağırdım.
"Daha hızlı sür şu lanet arabayı!" Ellerim titriyordu. Kafayı yerdim. Ona bir şey olursa kafayı yerdim.
"Bana bak! Üzerime neden atladın ki! Benim yüzümden birilerinin ölmesini istemiyorum!" Gözlerim taşıyordu artık. Yüzünce buruk ama sıcak bir tebessüm oluştu. Oysa bedeni giderek soğuyordu.
"Senin yüzünden değil, senin için Umay... Bu ikisi farklı şeyler." zorlukla nefes alıyordu. "Adamlarımın çoğu üzerime kapaklandığı için zor kurtulduk. Bir dahakine artık ölürüz Umay. Hiç kimse kalmadı! Adamlarım yok... Karakol istifasını falan bile beklemeden seni de Kamer'i de buradan kaçıracağız." Yüzünde acı çeken bir ifade vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PERSONA'NIN DÜŞÜŞÜ
Acción***MİNİ GİRİŞ BÖLÜMÜNÜ KESİNLİKLE OKUYUNUZ. Ben içimdeki şeytanı öldürmüş bir zebaniydim belki ama o... O, şeytanın cennetten kovulmamış ilk hali gibiydi. Öylesine zarif, öylesine güzel, ve de öylesine yalan... Dudakları açıkta kalan boynuma küçük...