Bölüm 62 : ZİRVEDE SIFIRLANMAK

2.1K 361 1.1K
                                    


Yorumlarda geleceğe dair Spoiler yazmazsanız sevinirim. Lütfen başka okurlardan da Spoiler istemeyin. (Başka okurlara saygı duymamız açısından bu benim için oldukça önemli. Beni kırmayacağınızı biliyorum. ♥)

Bana İnstagram hesabımdan da ulaşabilirsiniz. Orada aktif oluyorum ve sizlerle daha samimi bir ilişki kurabiliyorum. Oraya özel paylaşımlarımız var.

İnstagram : hilaleasar

Bölüm Şarkısı/-ları : Peter Gundry - Bury my hearth (Bu bölüm mutlaka şarkıyı dinleyin derim, çok yoğum bir bölüm çünkü.)

Çok öptüüüm ♥

Keyifli Okumalar...

SINIR : 1000 yorum

*ÖNEMLİ NOT : İki bölüm birden yükleyeceğim fakat iki bölümün sınırı da geçmeden yeni bölüm gelmeyecektir. Lütfen değerli yorumlarınızı yapmayı ve oy vermeyi unutmayınız.

 Lütfen değerli yorumlarınızı yapmayı ve oy vermeyi unutmayınız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Zaman kaybetmedim.

Savaş mutfaktan çıktı ve önümdeki bilgisayarı açtığım gibi belleği bilgisayara taktım. Günlerdir izleme fırsatım olmamıştı bunu. Gördüğüm kabustaki en güzel şeylerden biri Egemen ve Kuzey'in arasındaki samimi  ilişkiydi. Onları öyle görmem demek benim için anlatılmaz bir duyguydu. Hayatım boyunca Kuzey'in eksikliğini hissetmiştim fakat hiç bugün hissettiğim kadar hissetmedim.

Ekranda çıkan klasörlerden ilkini açtığımda karşıma bir video çıktı ve hemen ardından Kuzey'in o mükemmel tebessümünü gördüm. Yasemin, kamerayı tutuyordu ve Kuzey veteriner olduğunu düşündüğüm bir yerde sedyede uyuyan Cesur'un siyah tüylerini seviyordu. Genelde her hafta Cesur'u kontrol amaçlı veterinere götürürdü. Ve bu görüntü de o kontrollerden birinde olmuş olmalıydı. Daha genç bir yüzü vardı fakat yüzündeki olgunluğa rağmen neşeli gülüşü bir çocuk kadar sevimliydi.

İşte o zaman bir şey fark ettim. Babam da dahil Erden erkeklerinin tebessümü hep aynıydı. Ne kadar üzgün olurlarsa olsunlar onlar tek bir gülümsemeleriyle sanki dünyayı yeniden inşa edebileceklermiş gibi mutlu görünebiliyorlardı. Egemen de öyleydi. Ve garip bir şekilde mutluluklarını gerçekten insanlara da bulaştırıyorlardı.

"Bak nasıl da uyudu." Kuzey'in sesini duyduğum anda gözlerim dolarken Yasemin'in kıkırdayışını duydum. Bir ses nasıl olabilirdi de içimi sımsıcak edebilirdi böyle? "Bırak onu şimdi, uyuyor zaten. Sen şu olayı tekrar anlatsana. Bak kaydedeceğim bu sefer. İlerde Umay'a anlatmak zor gelirse bunu izletirsin." dediğinde Kuzey Cesur'u okşamayı bırakarak kameraya baktı. Sanki gözlerime bakıyormuş gibi mutlu olmuştum bir an.

"Sen her şeyi böyle kayda alacak mısın Yasemin?" Sorusu bıkkınlık içeriyordu fakat yüzündeki gülümseme hala solmamıştı.

"Bir gün anlatmaya karar versen bile konuşamayacağını biliyorum Kuzey. Dayanamıyorsun kimseyi kırmaya. Bari buraya anlat. Hem.... Beni mi kırıyorsun sen? Tamam. Al işte. Kapatıyorum." Yasemin'in sesinden bile anlayabiliyordum ki numara yapıyordu. Fakat Kuzey anlamamış olduğu için telaşla atıldı.

PERSONA'NIN DÜŞÜŞÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin