Bölüm 23 : DARBE

3.6K 514 613
                                    

Yorumlarda geleceğe dair Spoiler yazmazsanız sevinirim. Lütfen başka okurlardan da Spoiler istemeyin. (Başka okurlara saygı duymamız açısından bu benim için oldukça önemli. Beni kırmayacağınızı biliyorum. ♥)

Bana İnstagram hesabımdan da ulaşabilirsiniz. Orada aktif oluyorum ve sizlerle daha samimi bir ilişki kurabiliyorum. Oraya özel paylaşımlarımız var.

İnstagram : hilaleasar

Bölüm Şarkısı/-ları : Dans sahnesi şarkısı / Max Richter - Celesta Taboo Lament

Lütfen Oy vermeyi ve Yorum yapmayı unutmayın. Çok öptüüüm ♥

Keyifli Okumalar...

Hayatımda belki de ilk kez bir adam tarafından bu kadar sevilme ihtiyacı duyuyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Hayatımda belki de ilk kez bir adam tarafından bu kadar sevilme ihtiyacı duyuyordum.

Akın Başyurt...

Geçmişimin en güzel notası...

Kulağıma çalınan dünyada görülmüş en güzel ezgi gibi.

Geçmişimin en ürkütücü notası...

Geleceğimin karanlık yüzüne fısıldanmış ninni gibi.

Beni ilk defa kalabalık hissettiren adam aynı zamanda bir o kadar yalnızlığa hapsetmişti. Babamın gerçek yüzüyle karşılaştığımda ona sığındım. Babam öldüğünde ona sığındım. Ama o... Sığındığım limanları ben içindeyken yakıp kül etmişti. Ben o küllerin içinde bir çocuk doğurmuştum. Şimdi küllerin içinde yeniden doğmaya ve yaşatmaya çalışıyordum. Şimdi ne mi olmuştu? Zümrüdüanka'nın kanatlarını cani bir varlık kopartmaya gelmişti. Yine.

Beni sevsin istiyordum. Onu sevdiğim için değil... Onun canını yakabilmek istediğim içindi bu ihtiyacım. Çünkü en iyi ben bilirdim sevdiğin insan tarafından böylesine acı çekmenin hissiyatını. Yıllar sonra bile kalbinde küçücük de olsa bir yerim olsun. Olmalıydı. Onun canı en az benim kadar yanmalıydı çünkü. Gözlerim karardı. Haldun'un ruhsuz bakışları altında ezilirken hemen ilerimizdeki masada Çağan ve Savaş'ın gergin bakışlarıyla karşılaştım. Çağan Savaş'a bir şey söylüyordu fakat Savaş hiç oralı değilmiş gibi gözlerini bana dikmiş yapacağım her hareketi dikkatle süzüyordu.

"Umay..." Akın tereddütlü bir şekilde yanıma gelmiş fakat gergin olduğu belli olmasın diye her iki elini de şık pantolonunun ceplerine sokmuştu. Onu ellerinden tanıdığımı biliyordu çünkü. Gergin olduğu zaman ellerini daima yumruk yapardı. Bakışlarım Savaş'tan çekildiğinde yavaşça gözlerimi Akın'a çevirdim. Esmer teni, koyu kahve gözleri yeterince uzun ve şekillendirilmiş saçı... İlk bakışta onun değişmiş olduğunu sanmıştım fakat her şeyiyle aynıydı. Eskiden sporu çok severdi. Belli ki sonra da devam etmişti çünkü omuzlarının genişliği ve vücudu aradan geçen onca yıla rağmen daha da yapılanmıştı. Sahi, on yılı geçmişti onunla görüşmeyeli.

PERSONA'NIN DÜŞÜŞÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin