75.

12.5K 442 24
                                    

5 gün sonra

Lavabodan çıktığımda, aklıma gelen düşünce ile dudağımı ısırdım. Bu olabilir miydi? Yüzümde oluşan tebessüm ile elimi karnıma götürdüm. Kusmaya başlamıştım, sürekli midem bulanıyordu ve koku duyum artık bazı şeyleri kaldırmıyordu. Merdivenden aşağıya indim ve koltukta oturan Çağlar'a arkadan beri sarıldım.

"Benim yakışıklı kocam!"

Kahkahası üzerine yanağını öptüm ve geri çekildim. Elimi tuttu ve karşısına geçmemi sağladı. Beni iyice bir süzüp, dudak büzdü.

"Bir şeyler var gibi sende?"

"Ne gibi?"

"Çıkaramadım. Bir şey mi yaptın güzel yüzüne?"

"Hayır, yapmadım. Ama acelem var çıkmam gerekiyor."

"Nereye?"

Elindeki telefonu bıraktı ve ayağa kalktı. Korku ile öfke arasındaydı. Gülümseyip sarıldım.

"Kuaföre gideceğim, randevu aldım."

"Anladım, tamam. Seni bırakayım mı?"

"Yok, gerek yok. Buraya yakınmış zaten."

"Olsun bırakayım seni. İşin bitincede haber verirsin."

"İyi peki."

Telefonunu koltuğun üzerinden aldığında, birlikte evden çıkmıştık. Kalbim heyecandan hızlı hızlı atıyordu.

"Neredeymiş, yolu biliyor musun?"

"Evet, caddeden sağa döneceğiz. Hemen karşıda."

Gülümseyip elimi tuttu. Gülümsemeden duramıyor, sürekli acaba mı diye düşünüyordum. Cidden olabilir miydi? Yeniden. Yeniden bizi hayata bağlayabilir miydi?

Çok geçmeden geldiğimizde yanağını öptüm ve çantamı elime alarak arabadan indim. Camı açıp bana seslendi.

"İşin bitince ara geleyim."

"Tamam, sen merak etme. Seni seviyorum."

"Bende seni seviyorum karıcığım."

Gülümseyip kuaförün içine girdim. Randevumu söylediğimde, biraz beklememi söylemişti. Dışarıya baktığımda Çağlar'ın gitmiş olduğunu görmüştüm.

"Pardon buraya yakın eczane var mı?"

"Hemen iki yan tarafta eczane var İzel hanım."

"Teşekkürler."

Heyecanla, dışarı çıktım ve ilerleyip eczaneye girdim. Tedirgince oradaki adama, hamilelik testini istediğimde hızla vermişti. Ücretini ödeyip kutuyu elimde tutarak kuaföre ilerledim. Sıra kısa zamanda bana geldiğinde sadece fön istediğimi söylemiştim.

"Sizi ilk defa görüyorum."

"Öyle çok kuaföre gelmiyorum. Zaten taşınalı birkaç ay oldu."

"Öyle mi? Hayırlı olsun canım."

"Sağolun."

"Bir şey ister misin?"

"Yok hayır sağolun."

İşi yirmi dakikaya bittiğinde, ücreti ödedim ve kuaförden çıktım. Çağlar'ı aradığımda meşgule atmıştı. Dudak büzüp eve doğru yürümeye başlamıştım. Zaten yol çok uzak değildi.

Yol boyunca, hamileliği düşünüp durdum ve hızlı adımlarla evin önüne geldiğimde kapıyı açıp, lavaboya ilerledim. Kullanımı doğru şekilde yaptım ve beklemeye başladım. O sırada kapı tıklanmıştı.

KORUMA MI? O DA NE? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin