"Çağlar!"
"Efendim!"
"Kalkamıyorum!"
"Ne demek kalkamıyorum?"
Yanıma geldiğinde, yatakta yan yatan bana baktı ve gülümseyip anında kucağına aldı. Karnım şişmeye başlamıştı ve zorluklar bununla birlikte daha fazla artmıştı. Kahkahalarımın arasında, kalçamı sıktı.
"Ben hamile bir kadınım!"
"Bende aşık bir adamım!"
Kafamı geri çektim ve dudaklarına yapıştım. Şaşırdığına dair gözlerini açtığında geri çekildim ama o sırtımı duvara verip, derin nefeslerle dudaklarımı öpmüştü.
"Beni delirtiyorsun!"
Bir şey söylemeden dudaklarına bir öpücük daha kondurdum. Başımı geriye attığımda, boynumu öpüyordu.
"Beni azdırma!"
"Azdırmıyorum!"
"Boynumu öpüyorsun ve ben daha fazlasını istiyorum."
Kıkırdadığında, altımda hissettiğim ıslaklıkla yüzümü buruşturdum ve kucağından inmeye çalıştım. İndiğimde de hem altımdaki eşofmanımın hemde onun üzerinin kan olduğunu fark ettim.
"Doğuruyor musun? Lan daha büyümediler bile!"
Aceleyle karnıma baktığında durdurdum ve kendimi kasarak tuvalete doğru ilerledim.
"Çağlar saçmalama ne doğurması, kanıyorum sadece!"
"Ne kanamasıymış ya bu?"
Üzerimdeki her şeyi çıkardım ve fıskiyeden kanayan yerlerimin akmasını sağladım. Kendisi de sırıtarak bana bakıyordu. Gözlerimi devirip suyu ona tuttum. Kahkahalar eşliğinde üzerime doğru geldi ve suyu bana tuttu.
"Çok güzelsin!"
Kıkırdadım.
"Şuradaki havluyu ver de kurulanayım. Üstümede bir şeyler getir."
Dediklerimi yaptı ve yeniden yanıma gelip havluyla sardığım belimi iyice her ayrıntısına kadar kuruladı ve çamaşırlarımı giymemde yardımcı oldu.
"Doktora gitmeliyiz!"
"Neden?"
"Kanıyorsun."
"Bu normal bir şey, ben araştırdım."
"Emin misin?"
Gülümseyip dudağını öptüm. Rahatlamış gibi, elini belime atarak kucağına aldı ve mutfağa götürdü. Bu sırada da çocuklarına seslenmeyi unutmamıştı.
"Yemek yiyesim yok."
"Nasıl yok? Hamilesin ya sen? En çok senin yemen gerekiyor."
Omuzlarımı silktim ve beni oturttuğu sandalyede dönmeye başladım. Başım dönünce de durmuştum. Yanı başıma geldiğinde ellerimi tuttu.
"Biraz zorlaman gerekiyor güzelim, senin ve çocuklarımızın sağlığı için."
"Yorgunum. Bir şey yemek istemiyorum."
Arkama geçip omuzlarımı sıktı. Bedenimin yumuşadığını hissettiğim an gözlerimi kapatmıştım. Ardından karnıma ufak hareketlerle masaj yapmıştı. Gülümseyip ona döndüm.
"Beni sevdiğin için sana minnettarım Çağlar."
"Benim ısrarım üzerine, sıkılmadan ikinci kez hamile kaldığın içinde bende sana minnettarım güzel kızım. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORUMA MI? O DA NE?
ChickLit"Şimdi ben nereye gidersem gideyim, sen benim peşimde mi olacaksın?" "Evet, efendim." "Efendim mi? Farkında mısın bilmiyorum ama sen benden büyüksün. Bu yüzden İzel demen yeterli." "Peki, İzel..." Ve hayatımın böyle süreceğini bilseydim, çok önceden...