Gelmiştik. Bulunduğumuz yere bakıyordum. Farklı gelmişti. Büyük ve üç katlı bir evin önündeydik daha doğrusu bahçesinde. İlk kata girmek için bahçeden aşağıya inmeniz gerekiyordu. Ne kadar tuhaf gelsede ev hoşuma gitmemiş değildi. Selinaya baktığımda onunda mutlu gözlerle eve baktığını gördüm. Sonra da sorabilecek en mantıklı şeyi sordum.
Melina:
-ev iki kişi için biraz büyük değil mi?
Alayla gülümseyip bana baktı ve ekledi:
-evet aslında haklısın ama okula yakın ve rahat edebileceğiniz tek ev buydu. Sorun olacağını sanmıyorum.
Selina:
-bence gayet güzel bahçeyede bayıldım ama biraz bakıma ihtiyacı var.
Melina:
-orasını sana bırakıyorum dokunmayacağım. Hadi eve girip gezelim. Neyi bekliyoruz?
Alayla:
-haklısın hadi kızlar.
Eve girdik. Her şey çok güzel gözüküyor. Odalarımız üst kattaydı. İlk kata indiğimizde ise beklemediğimiz bir görüntüyle karşılaştık. Burası tek bir odaydı. Yani kocaman bir salon. Alayla'nın şimdi neden bu evi seçtiğini daha iyi anlayabiliyorum. Benim dans etmeyi sevdiğimi ve bu şekilde kendi güçlerimi ve koordinasyon yeteneğimi geliştirdiğimi biliyordu. Bu eve seçmesi dans etmeye devam et demekti.
Selina:
-bu salon gerçekten çok büyük. Melina burada dans edebiliriz. Koordinasyonumuz da gelişir.
Melina:
-haklısın benim de aklımdan tam olarak bu geçiyordu eminim ki sadece ikimizin aklından geçmiyor.
Alayla:
-evet kızlar evi seçmemin diğer nedeni de bu. Ne kadar size dövüş eğitimi verdirmemiş olsam da koordinasyon yeteneğiniz güçleriniz için önemli. Karşınızdaki uzmanlar dövüş biliyorlar onları ancak dikkatli olursanız yakalayabilirsiniz.
Melina:
-çalışacağımızdan şüphen olmasın alayla. Uzmanlar demişken gitmeden onlar hakkında ve enerji izi hakkında bize bilgi vermen gerekiyor.
Alayla:
-evet oturalım gelin.
Hepimiz koltuklara geçtik ve dinlemeye başladık.
Alayla:
-öncelikle isimleri alaz ve yamaç. Yamaçtan başlayayım. Yamaç su elementini kontrol edebiliyor. Güçlü bir uzman. Dövüşebiliyor, dövüş eğitimi büyük ustadan aldı. Alaza gelecek olursak onun hakkında bildiğim tek şey ismi. Hangi elementi kontrol ettiğini ya da diğer yeteneklerini bilmiyorum.
Bunu söyledikten sonra yere bakmaya başladı. Ve tedirgin oldu. Nedenini anlayamasamda çok sorgulamadım. Sadece isimlerini bildiğimiz iki uzmanı arıyorduk. Bu gerçekten zor bir görev olacak gibi duruyor.
Alayla:
-enerji izlerine en son bu civardaki sahil kıyısında rastlandı. Biliyorsun her peri enerji izi yayar. Onları hissetmemiz için enerji izini ortadan kaldıran taş kullanmış olmalılar. Size de vereceğim. Onların sizi hissetmesi tehlikeli olabilir elinizden kaçırmanızı istemem.
Ardından çantasından iki kolye çıkardı. Uçlarında taş olan kolyeler. Bana kızıl taşı Selinaya ise yeşil taşı uzattı. Alıp ikimizde boynumuza taktık. Sanırım bunları asla çıkarmamız gerekiyordu.
Alayla:
-bunları asla çıkarmayın. Size güveniyorum. Gitmem gerekiyor görüşürü- Tam konuşuyordu ki selina ya bir şey oldu. Birden bağırmaya başladı. Ne dediğini anlamaya çalışıyorduk. Sanırım canının yandığını söylüyordu.
Alayla:
-ah nasıl unuttum, olamaz. Bekle melina hemen hallediyorum.
Birden yok oldu. Korkmuştum. Arkadaşım acı çekiyordu ama bir şey yapamıyordum. Hafiflediğini söylüyordu ama hala acı çektiğini gözlerinden anlayabiliyordum. Ben ne yapacağımı bilemezken birdenbire Alayla geri döndü. Elinde bir şişe vardı selinanın yanına gidip içirmeye başladı.
Alayla:
-iç Selina. Bu acını dindirecek.
Ne olduğunu anlayamıyordum. Daha önce hiç böyle bir şey olmamıştı.
Melina:
-ne oluyor? daha önce hiç böyle bir şey olduğunu hatırlamıyorum. Ne içirdim alayla bize bir açıklama yapar mısın lütfen.
Bunları söylerken bi yandan gözümden akan yaşlara engel olamıyordum. Selina iyiydi. Sanki hiçbir şey olmamış gibiydi. Sadece yüzünden korktuğu anlaşılıyordu.
Alayla:
-kızlar sakin olun anlatacağım. Selinanın bir şeyi yok o gayet sağlıklı ve iyi sadece dünya bazı perileri kötü etkileyebiliyor.
Melina:
-nasıl yani dünyada kalamaz mı?
Alayla:
-hayır melina. Dünyada milyonlarca orman var ama bazen doğal nedenlerden bazen de insanlar yüzünden orman yangınları ortaya çıkabiliyor. Selina da bitkilerin hissettiği acıyı hissediyor. Bak selina dünyada her gün milyonlarca ağaç ya yanıyor ya da kesiliyor yani sen sürekli olarak az da olsa bi acı çekeceksin. Bunun olmaması için ilacını düzenli almalısın. İlacın tarifi anneannenin sana verdiği defterde olmalı.
Şaşırmıştım. Bu oldukça kötü bir şeydi. Ama selina gülümsüyordu. Sanırım ilacın tarifini biliyordu.
Alayla:
-daha iyisin değil mi?
Selina:
-evet teşekkürler alayla, ayrıca benim bundan haberim vardı. Yani dünyada kötüleşebileceğimden. Mel'e anlatmayı unutmuşum. Ama artık o da bildiğine göre birdaha böyle bir şeyle karşılaşırsak ne yapması gerektiğini biliyor olacak.
Gülümsemiştim. Artık daha dikkatli olacağımdan emindi. Onu ne kadar sevdiğimi biliyordu. Biz birbirimiz için kardeşten bile öteydik. Birbirimizin tek ailesiydik.
Alayla:
-kızlar benim artık gitmem gerekiyor. Son olarak zaman kavramını unutmamanızı istiyorum. Dünyada zaman peri alemine göre daha farklıdır. Bu yüzden burada geçireceğiniz saatler bizim dünyamızda dakikalara denk gelebilir. Bunu zaten bildiğinizi biliyorum ama yine de hatırlatmak istedim.
Seli de bende bunu biliyorduk. Gelmeden önce dünyayı anlatan bir kitapta görmüştük. Evet, seli gelmeden önce tüm dünya hayatı ile ilgili kitapların kopyalarını aldı. Hepsini okuyacağına eminim.
Alayla gitmişti. Seliyle baş başa kaldık. Kendimize yemek hazırlayıp yedikten sonra, odalarımıza çekildik. Sabah okula gidecektik ve ikimizde heyecanlı ama aynı zamanda endişeliydik.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
umarım ilk iki bölümü beğenmişsinizdir. ilk hikayem olduğu için yaptığım hataları lütfen görmezden gelin...
-melina..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş Krallığı Ve Son Koruyucular
Fantasyiki koruyucu, yok olan bir krallık, saklanan gerçekler ve ortaya çıkması bir çok acıya sebep olacak sırlar... ateş krallığının yıkılmasından sonra ateş koruyuculardan kimsenin kalmadığına inananlar ve gerçeklerin zıtlığı... gizli bir görevle başlaya...