Sabahın ilk ışıkları yine yüzüme vurmaya başlamıştı. Her zamanki gibi erkenden kalkmış yatağımın içinde günün çağırmasını bekliyordum. Yavaştan güneş ışınları yüzüme gelmeye başladığında vaktin geldiğini anladım. Sonra aniden aklımı yine düşünceler sardı. Son günlerde ne kadar da çok olay yaşamıştık. Doğa krallığına gidişimizden bu yana birçok yeni şey öğrenmiştik. Her gecen gün açığa çıkan sırlar bizi bazen üzse bazen kızdırsa da bunlarla baş etmeyi öğrenmiştik artık. Dünyaya geldiğimiz günden sonra alaylanın ziyaretiyle bir daha sarsılmış olsak da kısa zamanda toparlanacağımıza olan inancım tamdı. İçimden bir his bu evreni kurtaracak olan kişilerin biz olduğunu söylüyordu. İçimdeki hislere kulak versem iyi olurdu. Şu an Belki de çoğu şeyin geleceği bizim ellerimizdeydi. Krallıktan tutun diğer perilerin gerçeği bilmesine kadar. Sanırım bunları sadece düşünmek bana bir şey kazandırmayacaktı. Bir an önce kalkıp harekete geçmeliydik. Kendimi her zamankinden daha güçlü ve daha cesur hissediyordum. Şimdi yattığım yerden doğrulma ve önümdeki engelleri aşma zamanıydı.
Yavaşça yatağımdan doğrulup kapıdan dışarı adım attım. Evde sessizlik hakimdi. sanırım herkes uyuyordu. Yavaşça selinanın odasına yöneldim. Kapıyı açtığımda mışıl mışıl uyuduğunu gördüm. Daha sonra kendi odamın yanındaki odaya yöneldiğimde abimle alaz da derin bir uykuda gibiydi. Rahatsız etmek istemezcesine kapıyı kapattım ve diğer odaya baktım. Annem odada yoktu. Sanırım banyodaydı çünkü banyodan su sesleri geliyordu. Oranın kapısını da çekip aşağı kata indim. Aşağıdaki odada ise evan ve nicolas kalıyordu. Ama onlar çoktan uyanmış derin bir sohbet içerisindeydiler. Tabii bahçede oldukları için sesleri içeri gelmiyordu. Yavaşça yanlarına yaklaştım. Ve dinlemeye koyuldum.
Evan:
-burasını pek bilmiyoruz. Koşu antrenmanlarını nerede yapacağız?
nicolas:
-çocuklar hakimdir dünyaya evan dert etme.
Evan:
-onlar için endişeleniyorum nicolas. Özellikle de alaz ve melina için... onlar için yazılmış bir kehanet var. Ve bu kehanetlerden evrende kurtulan tek bir peri var biliyorsun.
nicolas:
-eğer biri ne yapıp edip kehanetten kurtulduysa alaz ve melina da kurtulabilir evan. Bu mümkün
Evan:
-o peri sonsuz güçteydi nicolas. Kehanetten kurtulmuş olması mucize değil yani. Ki o perinin varlığı bile efsanelere dayanıyor. Yani öyle biri var olmamış da olabilir.
Nicolas:
-ben o efsaneye inanıyorum evan. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Yani bence kar perisi gerçek. Ve hala yaşıyor olmalı.
Dediklerini dinlerken ne kadar şaşırsam da son cümleden sonra iyice şaşırmıştım. Kar perisi de neydi. Bildiğim kadarıyla evrende yalnızca ateş, su, doğa, toprak, hava ve enerji perileri vardı. Ki genelde doğa ve toprak perileri aynı kabul edilir, enerji perileri ise pek ortada görünmez saraydaki ve evrendeki enerji dengesini sağlamak amacıyla yetiştirilen periler olurdu. Ama daha önce hiç kar perisi diye bir şey duymamıştım. Selinaya sorsam iyi olurdu. O kesin biliyordur ne de olsa o bir kitap delisi. Ben bunları düşünürken kulaklarımı yeniden evanın sesi doldurmuştu.
Evan:
-kar perisi sence kendine yazılan kehanetten nasıl kurtuldu?
nicolas:
-bu konuda çok görüş var evan.. kimisi üstün gücün onu kurtardığını iddia ediyor. Kimisi ise kaçarak gücü etkisiz hale getirdiğini.
Evan:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş Krallığı Ve Son Koruyucular
Fantasíaiki koruyucu, yok olan bir krallık, saklanan gerçekler ve ortaya çıkması bir çok acıya sebep olacak sırlar... ateş krallığının yıkılmasından sonra ateş koruyuculardan kimsenin kalmadığına inananlar ve gerçeklerin zıtlığı... gizli bir görevle başlaya...