Bölüm 97: Kar Elementinin Temeli

91 9 1
                                    


Hızlı bir şekilde doğa krallığının önüne gelmiştim. Herkesin burada olduğunu bildiğim için enerji krallığına gitmemi gerektirecek bir şey yoktu. Sarayın önünde durduğumda aniden tüm gözler arabaya çevrildi. Hızlıca arabadan indiğimde yüzümdeki gözyaşlarının yerini öfkeli bir ifade almıştı. Sarayın korumaları birer adım öne attıklarında yavaşça onlara doğru ilerledim. Benim kim olduğumu bilmemelerine imkan yoktu ama böyle bir harekete kalkışmak istedikleri her hallerinden belliydi. Tamamen önüme geçtiklerinde yüzlerine gülümsedim.

Melina:

-kral ve kraliçenizin emri üzerine beni buraya almayacağınızı biliyorum. Zaten amacım bu değil. Amacım sizin kendi isteğinizle beni içeri almanız.

Herkes yüzüme tuhaf tuhaf bakıyordu. Yavaşça sağ taraftaki korumaya yanaştım.

Melina:

-kral ve kraliçeye bundan yıllar önce çevirdikleri her şeyden haberim olduğunu söyle.

Koruma yüzüme dik dik bakmaya devam ediyordu. Geri gelen öfkem iyice yüzüme yansımış olacak ki elimde bir ateş kıvılcımı yarattım.

Melina:

-bu evrendeki en güçlü perilerden biri olduğumu biliyorsunuz. Eğer sarayınızı yok etmemi istemiyorsanız hemen gidip kral ve kraliçenize dediğimi söyleyin.

Sağımda duran koruma önce geri adımlarla daha sonrada önüne dönerek hızlıca içeri girdi. Normalde asla tehditle işi olmayan ben bile bunlara mecbur kalmıştım. Beni vurabilecekleri en hassas yerden vurmuşlardı. Çocuğum üzerinden...

Birkaç dakika sonra koruma geri geldi. Yavaşça kulağıma eğilerek içeri geçebileceğimi söyledi. Hepsine kısa bir selam verdikten sonra doğa krallığının sarayına giriş yaptım. Doğrudan ortak salonun kapısını açtığımda içeride neredeyse 50 koruma ve su ve ateş krallığı hariç herkesin burada olduğunu gördüm. Öfkeli bir biçimde yüzüme bakan enerji kralı ve kraliçesi her an saldırmaya hazır gözüküyordu. Tahta doğru yaklaştığımda kraliçe selamıyla onları selamladım.

Bir kaç saniye sonra kral ve kraliçe korumalara dışarı çıkmasını söyledi. Şu an içeride yalnız kral ve kraliçeler ile ben vardım.

Sarah:

-ne yüzle buraya geldiğinizi anlayamadık kraliçem, ama boş tehditlerle geldiğiniz açık.

William:

-boş tehditlerinizi hiç dinleyesimiz yoktu ama belki sizi ikna ederiz diye buraya çağırdık. Elurayı ve çocuğunuzu verin her şey eskisi gibi olsun.

Onlara kısa bir gülüş atmıştım. Yavaşça parmağımı önce William ve Sarah'ya daha sonrada Elizabeth ve Michael'a doğru uzattım. Bana anlamayan boş suratlarla bakıyorlardı. Hava krallığının bu işle hiçbir alakası yoktu ama diğerleri tamamen suçluydu.

Elizabeth:

-ne yapmaya çalışıyorsun?

melina:

-öncelikle teker teker suçluları göstermek istedim ki, dediklerimi yanlış kişiler üstüne almasın.

Michael:

-neyden bahsediyorsun?

Charles ve ava kendi aralarında fısıldaşmaya ve ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordu. Diğerlerinin ise yüzünde anlaşılamayacak derecede bir tedirginlik vardı. Ben de kendimi tam söze girmeye hazırladığım anda arkamdan hızlıca bir kapı açılma sesi geldi. Arkamı döndüğümde, alaz abim selina evan elura ve annemin buraya geldiğini gördüm.

Ateş Krallığı Ve Son KoruyucularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin