2 ay sonra...
Aradan yaklaşık iki ay geçmişti. Bu sürede zamanın nasıl geçtiğini hiç anlamadım. Karnım oldukça büyümüştü. Bebek beni bazen zorlasa da alazın yardımlarıyla her şeyin üstesinden geliyordum. Halk da bir çocuğumuz olacağını öğrenmişti. Herkes bu durumu büyük bir sevinçle karşıladı. Yeni bir prens ya da prensese sahip olmak ve soyun devamlılığı halk için de oldukça önemliydi.
Hepimiz bebeğin cinsiyetini ve gücünü merak ediyorduk. Acaba benim su genlerimden bir gen alır mıydı? Belki de melez bir peri ya da uzman olurdu. Ama yüksek ihtimalle ateş elementine sahip olacaktı. Bu beni açıkçası çok mutlu ediyordu.
Diğerlerine gelince, herkes iyiydi. Ben ve bebeğim gündemden düşmediğimiz için eluranın olayı sürekli erteleniyordu. Ama elura bu şekilde de mutluydu. Saray dışına çıkarken zorluk çekse de sarayda ona kimse karışmıyordu. Selina da annesine ve babasına oldukça alışmıştı. Hatta bir kar melezi olduğu için bu gücünü de kullanmaya karar verdi. Elurayla beraber sürekli güç çalışmaları yapıyorlar.
Ve bugün yine karnımın şiş olmasından dolayı yataktan kalkmaya dahi zorlandığım bir gün oluyor. Bugün bebeğin cinsiyetini ve elementini öğrenmeye gideceğiz. Oldukça heyecanlı olduğum için hemen kalkıp hazırlandım. Alaz da çoktan uyanmış duş alıyordu. Duştan çıkınca beni ayakta gördüğünde önce gülümsedi sonra ise birden kaşlarını havaya kaldırarak yanıma yaklaştı.
alaz:
-ayağa kalkmak için beni beklemelisiniz.
Alazın bu halleri çok hoşuma gidiyordu. Bana tek değil de iki kişi gibi davranması oldukça komikti.
Melina:
-biz iyiyiz alazcım, keyfimiz yerinde ve ayağa kalkabiliyoruz.
alaz:
-bir kaç ay sonra bebeğimiz iyice büyüdüğünde yardımımı istersin ateş perisi.
Melina:
-sen de yardım edersin alaz!
Gelip bana sarılmıştı. Şakalaşmak çok hoşumuza gidiyordu. Daha fazla eğlenmeden üstümüzü giyip aşağı indik. Saraydan dışarı çıkıp arabaya geçtik ve yola koyulduk.
Geldiğimiz yer gerçekten enteresan bir yerdi. Saray gibi ama değildi de. Giriş kapısı ise koskocaman bir ağaçtan oluşuyordu. Yavaşça kapıdan geçtik. İçeride bir peri bizi karşıladı.
Peri:
-merhabalar efendim ben danışman periyim. İsminizi alabilir miyim?
alaz:
-Alaz ve Melina Sparks. Ateş Krallığı.
Peri:
-Oh..! kralım kraliçem, kusura bakmayın tanıyamadım. Sizin geleceğiniz bana bildirilecekti ama bilgi gelmedi. Affedin.
Melina:
-sorun yok canım, bizi sen mi yönlendireceksin.
Peri:
-evet kraliçem, şöyle buyrun.
İlerideki karanlık koridordan geçerek bahçe gibi bir yere çıkmıştık. İleride duran kapıdan tekrar içeri girdiğimizde sihirli bir kürenin yanında oturan oldukça yaşlı olan periyi gördüm. Kafasını bize çevirerek gülümsedi.
Yaşlı peri:
-demek yeni kral ve kraliçe sizsiniz. Hoşgeldiniz, ben doğum perisi eva..
Alazla başımızı sallamakla yetindikten sonra kenarda duran koltuğa oturduk.
Alaz:
-bizde alaz ve melina, memnun olduk.
Eva:
-sizleri tanıyorum, elementlerinize ve cinsiyetinize bakmıştım. Amaris seni öğrendiğinde çok sevinmişti kraliçe melina.
melina:
-lütfen bana sadece melina diyin, hürmet edilmesi gereken sizsiniz.
Eva:
-teşekkür ederim güzel peri. Sanırım bebeğiniz için burdasınız.
alaz:
-evet artık zamanı geldi. Öğrenmek istiyoruz.
Eva bize yavaşça gülümsedi. Daha sonra bana ileride duran sedyeye benzeyen etrafında sarmaşıklar bulunan yere uzanmamı söyledi. Dediklerini yaptım. Üzerimde bulunan giysiyi yavaşça yukarı çıkardığında karnım gerçekten komik gözüküyordu. Eva gülümseyerek yanımda belirmişti. Alaz da karşıdan bize bakıyordu. Eva iyice yaklaşarak sağ elini karnımın üzerine koydu. Ardından hafif bir baskı hissettim. Elini koyduğu yerde yeşil bir ışık parıldıyordu. Bu gerçekten oldukça tuhafıma gitmişti. Elini aniden kaldırarak bize doğru gülümsedi.
alaz:
-bu kadar mıydı?
Eva:
-cinsiyetini söyledi..
İkimizde merakla eva'ya bakıyorudk. gülümsemesini büyüterek ikimize de bir bakış attı.
Eva:
-o bir erkek.. iyi bir uzman olacak...
alaz:
-o bir erkekmiş melina..
melina:
-çok güzel sevgilim..
Alazın gözlerinin aniden parladığını görmüştüm. Bende çok duygulanmıştım. Demek bebeğimiz erkekti. Aslında bir kızım da olsun çok isterdim ama buna da çok sevinmiştim.
Eva yeniden elini karnımın üzerine koyduğunda bu sefer mavi bir ışık belirmişti. Bir süre ellerini karnımda tutmaya devam etti. Bir ara kaşlarını çattı ve gözleri neredeyse gözyuvalarından çıkarcasına fırladı. Elleriyle karnıma oldukça sert bastırdığından canım biraz acımıştı. Aniden elini çekti. Neye uğradığını şaşırmış gibiydi. Kötü bir şey olduğunu düşündüğümüzen alazla bende telaşlanmıştık.
alaz:
-eva bir sorun mu var?
Melina:
-eva bizi korkutuyorsun.
Eva yavaşça gidip kitaptan birkaç bir şey bakmıştı. Bende bu sırada toparlanmış koltukta alazla oturuyordum. Hala hiçbir şey söylemeden öylece susuyordu. Ben neredeyse ağlama durumuna gelmiştim. Bunu fark ettiğinde bize döndü.
Eva:
-bir şey var çocuklar, ama endişelenip endişelenmemek size kalmış.
Evanın dediğinden hiçbir şey anlamamıştık. Sakince gözlerini kapattı yeniden açtığında ise ağzından şu kelimeler döküldü.
Eva:
-o bir kar elementi..
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
yeni bölüm...
dün atmam gerekiyordu ama bölümüm silindiği için atamadım.. anlayışınız için şimdiden teşekkürler..
birinin artık ateş, ateş-su evliliğinden neden kar perisi ya da uzmanı çıktığını çözmesi gerekiyor, haksız mıyım?
iyi okumalar<3
-melina..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateş Krallığı Ve Son Koruyucular
Fantasyiki koruyucu, yok olan bir krallık, saklanan gerçekler ve ortaya çıkması bir çok acıya sebep olacak sırlar... ateş krallığının yıkılmasından sonra ateş koruyuculardan kimsenin kalmadığına inananlar ve gerçeklerin zıtlığı... gizli bir görevle başlaya...