♏23. Upss...♏

3.5K 483 39
                                    

SU

Sınıftan içeri girdiğimde alevin dediği gibi en arka cam kenarına oturdum. Tabi çantamı onun yaptığı gibi oturmadan önce fırlattım. Bu onun vaz geçilmez huylarından birsidir. Hatta bir keresinde atarken okulun popüler çocuğunun kafasına denk gelmişti ve kavga etmişlerdi. Yaklaşık bir ay boyunca didişip durdular. Bir ayın sonunda da çocuk aleve aşık olmuştu. Her neyse.

Yerime oturduğumda başımı sıraya yaslamıştım ki üzerimde hissettiğim karaltıyla başımı kaldırdım. Bir oğlan ayakta durmuş bana bakıyordu. Evet, bu alevin dediği oğlan olmalı. Çünkü koca sınıfta bir o yabancı bir de ben. Adı neydi, cole...

Cole
-günaydın.

-günaydın.

Dedim esneyerek. Anlaşılan dün akşamdan sonra hala uykumu alamamışım.

Cole
-şey, dün kazanabildin mi.

Dedi alt dudağını kemirerek. Alev için endişelenen biri olması beni mutlu etti. Ona tek kaşımı kaldırarak baktım. Üstelik Alevin neyi kazanması gerekiyordu ki?

Cole
-hani dün dövüşecektin ya. Yendinmi rakiplerini.

Dediği şeyle dün olan şeyler açıklığa kavuştu. İşte şimdi yapbozun parçaları birleşmeye başladı. Demek dün beni o yüzden dövüş yapılan alana götürdüler. Hatta o yüzden o çocuk bana vurmaya kalktı. Alev oraya dövüşmeye gitmişti. Peki ya neden? O dövüşmeyi seven birisi gibi görünse de aslında öyle birisi değildir. Alev sadece kendine zarar vermek isteyenleri döver.

-evet evet, kazandım.

Dedim fısıldayarak. Hala aklım o dövüş meselesindeydi. Alev ne işlere bulaştı? Ya da ne işlere bulaşmak istiyor?

Cole
-o zaman... İşler daha da zorlaşıcak. Ne zaman yardıma ihtiyacın olursa bana gel. Ne zaman istersen buradayım.

-teşekkürler.

Desiğimde bana içten bir şekilde güldü ve sırasına geçti. O sırada sınıfa giren bir kaç kız bana şaşkınlıkla baktı. Ardından yanıma geldiler. Umarım alevle kavgalı falan değillerdir.

-s sen... Biraz önce tuvaletteydin. Nasıl bizden önce geldin.

Bu durumda alev ne derdi. Ah evet, ilk önce yüzüne şu sinir bozucu gülüşünü yerleştirirdi. Hemen o sinir gülüşü yüzüme yerleştirdim ve kızlara alayla baktım.

-güzelim ben hızlı değilim siz çok yavaşsınız.

Bunu dememle ayağını sinirle yere vurdu ve gitti. Diğerleri de arkasından onu takip etti. Ahahahaa... Aslında, alev olmak gayet eğlenceli. Bunu bazen kullanabilirim. Sınıfa hoca girdiğinde hepimiz ayağı kalktık ama hoca direkt bana baktı. Ne yaptım?

-ooo... Alev hanımın bu gün öğretmenine saygı duyma günümü. Normalde ben girince ayağı kalkmaz yatarsın.

Ah alev. Beni zor duruma düşürüyorsun. Bir şey demeden yerime oturdum. Öğretmen tahtaya bir soru yazdı ve sınıfa döndü.

-bu soruyu yapanın sözlüsüne 100 vereceğim.

Ahhh... Alevin değimiyle bu haca tam bir çakal. Bu konu üniversite konusu ve onlar için bile zor. Ama benim için değil. Tam parmak kaldıracaktım ki vaz geçtim. Alev parmak kaldırmazdı. Ayğı kalktım ve hocaya seslendim.

-ben yapabilirim.

Hoca alayla bana güldü. Ardından sınıftan başka biri konuştu. Bakışlarım bir kaç sıra önümde oturan çocuğa döndü.

-hahahaa... En son x'i çok güzel bulmuştu hocam. Bence bir şans verin.

Tüm sınıf gülmeye başladığında ben olayı anlamaya çalışıyordum. Alev ne yapmış ta rezil olmuş olabilir ki? Onlara gözümü devirdim ve tahtaya çıktım. Ardından hocanın elindeki kalemi aldım ve soruyu çözmeye başladım. Yaklaşık 3 dk sonra tüm tahtayı doldurmuştum. En son cevabı bulup altına çizik attım ve alayla önce hocaya, ardından da sınıfa döndüm. Hepsinin ağzı bir karış açılmış bana bakıyordu. Hocanın yanına gittim ve kalemi eline verdim.

-buyrun hocam. Numaram 1512. Siz notumu verin ben lavaboya gidip geliyorum.

Dedim ve kapıya doğru ilerledim. O sırada gözüm en arka duvar kenarında oturan kişiye takıldı. Beni kurtaran çocuk. O da mı bu sınıfta. Ona dikkatlice bakarken gözlerini kıstı ve gözlerime baktı. Bir şey demeden hızla sınıftan çıktım. Çıktıktan hemen sonra kapıya yaslandım ve derin bir nefes aldım. Çok cesaretli davrandım. Sınıftan izinsiz çıktığıma inanamıyorum. Üstelik o çocuk neden bana öyle baktı. Acaba alev olmadığımı anladı mı? Tüm bunların hesabını aleve soracağım. Hızla kütüphaneye gittim ve içeride dolaşmaya başladım ama,ahhh...
Nereye gittin alev.

Tam kütüphaneden çıkacaktım ki duyduğum çığlıkla olduğum yerde kaldım. Bu alevdi. Kardeşimin başına bir şey mi geldi. Hızla sesin geldiği yere gittiğimde elimle ağzımı kapadım. Alev bir erkeğin üzerinde ve yerde yatıyorlardı. Daha dikkatli baktığımda onun dün akşam gördüğüm çocuk olduğunu anladım. Adı, adı taehyungtu. Bana yardım eden çocuğun atkadaşı.

V
-alev...

-e efendim.

V
-senden korkmalı mıyım.

-anlamadım.

Dedi alev gözlerini kırpıştırarak. Onun bu saf haline gülmemek için yanaklarımın içini ısırdım.

V
-bana öyle bakmaya devam edeceksen korkmaya devam edebilirim ki öyle bir bakıyorsun ki beni gözünle soyduğuna bile inanabilirim.

Bunu demesiyle kahkahayı bastım. Hahahaa... Bu cidden komikti. Demek gözünle soyduğuna bile inanabilirim. Ben hala gülerken ikisininde bana baktığını fark etmedim. Alev hızla taehyungun üzerinden kalkmaya çalıştı. Ama sadece çalıştı çünkü kalkarken tekrar üzerine düştü. En sonunda taehyung dayanamayıp onu bir hamlede altına aldı ve üzerinden kalktı.

ALEV

Üzerinden kalkmaya çalışırken tekrar üzerine düştüm. Su öyle gülerken ve taehyung bu kadar yakınımdayken düşünemiyorum. Taehyung en son dayanamamış olacak ki beni bir hamlede altına aldı. Hayır olamaz, çok yakın. Çok çok çok yakın. Bana biraz daha eğildi ve ardından gerinerek hızla ayağı kalktı. Bende kendime gelip ayağı kalktım.

-s senin burada ne işin var su.

Su
-asıl senin taehyungun altında ne işin var.

Ahhh... Suya ben gittikten sonra ne olmuş. Resmen beni utandırmak için elinden geleni yapıyor. Bir dakika yaa... Neden utanıcam ki sanki. Sadece takıldım ve düştüm.

-su sadece ayağına takıldım ve üzerine düştüm fazla abartma. Hem onu bunu bırakta çabuk cevap ver. Sen dersten nasıl çıktın?

Su
-sanırım biraz cesaretlendim. Ayrıca sözlüne yüz aldın. Matematikten.

-nasıl.

Su
-hocanız bir soru sordu. Bilenin sözlüsü 100 olacak dedi. Bende çözdüm.

Puhahahahaaa... Beleşten 100ü de aldım. Kendim alsam bu notu asla bu kadar sevinmezdim.

-tamam şimdi anlat, neden dersten çıktın.

Su
-dün akşam olanları anlat alev, dinliyorum.

Upss...

Gençleeer...
Umarım bölüm hoşunuza gitmiştir. Bir daha ki bölümde görüşmek üzere.

Hepinize BTS'li günler. 😛


ANKA (BTS) ~ (Kaybediş Serisi ll) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin